6- Dokuz Yıl Öncesi

17 1 0
                                    

Esma bir banka ata biner gibi oturdu. Bacaklarını ikiye ayırdı. Dağhan da onun yaptığının aynısını yaparak oturdu. Karşılıklı gülümseyerek birbirlerini izlediler bir süre. Sonra sabırsızlanan Dağhan:

-Eee şimdi napacağız, oturttun bizi böyle ama. Söyle bakalım, dedi. Esma sırıttı.

-Birbirimizi tokatlayacağız, dedi.

-Ne, dedi Dağhan şokla.

-Doğru duydun. Birbirimizi tokatlayacağız. Hangimiz daha çok canımızı acıtırsa, diğeri ona dondurma ısmarlayacak. Al işte sana yeni oyun.

-Esma kafayı mı yedin sen?

-Hayır, kafam yerinde duruyor, dedi Esma gülerek.

-Esmaaa...

-Ya hadi ama. Çok zevkli olacak güven bana. Hadi ilk önce ben başlıyorum, dedi Esma ve daha Dağhan bir şey diyemeden sert bir tokat geçirdi suratına. Sonrada kahkahayı bastı. Afallayan Dağhan anında çok daha sert bir tokat geçirdi. Esma da ona. Dağhan sonra, Esma, Dağhan, Esma, Dağhan, Esma, Dağhan... Derken birbirlerinin yanaklarını iyice kızartana kadar devam ettiler bu oyuna. Sonunda Esma pes etmek zorunda kaldı.

-Tamam, dondurmanı alıyorum. Şu oyuna son verelim artık, dedi. Dağhan zaferle gülümsedi.

-Ama önce son bir şey yapmak istiyorum, dedi Esma ve sert bir tokat daha geçirdi Dağhan'ın kıpkırmızı suratına. Sonra da hemen yanından kaçıverdi.

-Seni..., dedi Dağhan onun arkasından öfkeyle.

Dondurmalarını sokağın birinde el ele dolaşarak yediler. Çok zevkliydi bu şekilde dolaşmak ve dondurma yemek. Esma'nın en sevdiği şeylerdendi. Dondurmalarını yerlerken pek konuşmadılar. Arada Esma Dağhan'ın dondurmasından yaladı, Dağhan da onunkinden. Sonunda Esma'nın dondurmasının daha güzel olduğuna karar verdiler.

-Bilerek daha güzelini seçtin değil mi velet, dedi Dağhan.

-Herhalde yani. Zaten dondurmanın parası benden çıktı, birde güzelini sana mı alacaktım, dedi Esma gülerek. Dağhan onun kafasına bir tane geçirdi. Esma da onun karnına bir dirsek indirdi böyle olunca. Dağhan yeni bir darbe yerine Esma'nın kalçasına dokundu usulca. Esma birden onun iki bacak arasına şiddetli bir tekme geçirdi. Dağhan acıyla iki büklüm oldu.

-Ne yaptın sen lan, dedi.

-Rahat dur sen de, dedi Esma Dağhan'ın acısına aldırmayarak. Birazdan toparlanacağını biliyordu çünkü. Öyle de oldu. Dağhan birazdan kendine geldi. Dondurmasını yeni bitiren Esma'nın iki yanağını eliyle sıkıştırarak tuttu ve dudağını tutkuyla öptü.

-Sevgilim değil misin, ne bu hava, dedi. Esma yanağını ondan kurtardı ve bu sefer o Dağhan'ın dudağına yapıştı. Bıraktığındaysa:

-Rahat dur da ikinci darbeyi yeme. Bu sefer çabuk toparlanamazsın mazallah, dedi dalgayla.

Geçmişin ArdındakilerHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin