BP- 73

1.9K 76 1
                                    


Her zamanki gibi gürültülü bir barda meyve suyumu yudumluyordum. Ömer yine beni zorla bir yere getirmişti. Birde içki içmemi yasaklayarak bir sandalyeye oturtmuş yanımda kaçıncı olduğunu sayamadığım viskisini içiyordu. "Sence de biraz hızlı itmiyor musun?" diye sorduğumda bana boş boş bakıp, "sana ne," dedi. Bıkkınlıkla gözlerimi kaçırarak başımı ovdum. Biraz daha oturmaya devam edersem çıldırabilirdim. En son bir barda adam öldürmüştü ve kolu hala sargıdaydı. Dinlenmek yerine şu an burada oturuyordu. Bir sigara yaktığında gözlerim yüzünde takılı kaldı. Kusursuz bir yüzü vardı. İstediği her kızı dize getirebilirdi. Sanırım beni yanında istememesinin nedeni de buydu. Hiçbir şekilde yanına yakışmıyordum. Konuşkan bir kız değildim, güzel hiç değildim, baştan çıkartan bir fiziğim yoktu. Ben fazlasıyla sıradan biriydim.

Yüzümü asarak önüme döndüm. Şu an burada onlarca güzel kız vardı. Hepsi dan ediyor, etrafa şuh kahkalarını atıyor ve fiziklerini sergiliyorlardı. Benim üzerimde siyah yüksel ben kot ve askılı bir tişört vardı.

Kaybolmak istedim. Ortadan yok olmayı diledim. Görünmez olmak gibi bir yeteneğim olsaydı keşke. Tekrar Ömer'e baktığımda utancımdan gözlerimi kaçırmak istedim. Kim bilir bizi yan yana görenler ne düşünüyordu?

Bu çocuk bu kızı neden yanında taşıyor diyorlar mıdır?

Sırf dış görünüşten dolayı mı beni istememişti. Sırf bu yüzden olmamalıydı.

Yüzümü biraz daha eğerek kimseyle göz teması kurmamaya çalıştım. Biraz ilerde Ömer'e bakan üç tane kız gördüğümde gözlerimi sımsıkı kapattım. Olamaz. Olmamalıydı. Ömer farkında olmadan viskisini yudumluyordu. Acaba kızları görmüş müydü? Görürse onlarla konuşur muydu?

Hayır!

Bu kesinlikle olmamalıydı. Saçlarımı çekiştirerek olduğum yerde tepinmek istedim. Meyve suyu içmek istemiyordum, kendimi çocuk gibi hissediyordum. "Ömer?" bana bakmadan başını salladığında, "bende bir şeyler içebilir miydim?" diye sessizce sordum. Bakışlarını bana çevirerek gözlerimde kilitlendi. Başını hayır anlamında sallayıp bardağı kafasına dikti ve sertçe bırakarak yenisini işaret etti. "Neden?" kaşlarım çatılarak baktım.

"Çünkü sana zarar veren şeylerden uzak tutacağım. Bu kadar."

"Çocuk gibi hissediyorum kendimi," bakışları bıkkınlıkla bana döndüğünde, "o zaman çocuk gibi hisset, içmeyeceksin," dediğinde kollarımı kavuşturarak mızmızlandım.

"İçeceğim," önüme dönerek barmene sesleneceğim sırada kolumu kavrayıp sıktı ve yüzünü yüzüme doğru yaklaştırdı. Alkol kokan nefesini yüzümde hissedebiliyordum. Donmuş bir şekilde ne yapacağına baktım. Nefesi düzensizdi, alnında sinirlendiğinde çıkan damar ortaya çıkmıştı.

"Sana içmeyeceğini söyledim! İçme İrem."

Bir süre gözlerime dik dik baktıktan sonra geri çekildi. Öylece kalmış ve ona bakıyordum. Nefesini hala yüzümde hissedebiliyordum.

İlerleyen saatlerde boş boş oturup dans eden insanlara baktım. Bir ara Ömer yanımdan kaybolduğunda huzursuzca geri gelmesini bekledim. Bir süre daha onu göremeyince telaşla etrafımı taradım. Başına bir şey gelmiş olabilir miydi? Biraz daha bekleyerek telaş yapmamaya çalıştım. Bu kalabalıkta onu bulamazdım. Etrafı bir kez daha aradığım da yoktu.

Ciddi ciddi başına bir şey gelmiş olmasından korkarak saçlarımı geriye attım. Kalbim korkuyla teklemişti. Dışarı çıkıp birileriyle yine kavga ediyor olabilirdi. Kolay kolay sarhoş olabilen değildi ama çok fazla içmişti.

Müzik şiddetini arttırmıştı ve dans edenler daha çok çoştuğun da kulaklarımı tıkama isteğimi bastıramadım. Buradan gitmek istiyordum. Ömer'i bulunca direkt dışarı çıkacaktım. İsterse gelmeyebilirdi ama ben eve dönmek istiyordum. Zaten beni buraya zorla getirmişti. Kollarım sıkılmaktan dolayı morarmıştı. İçerisi daha çok karanlık olduğunda inanamayarak yüzümü buruşturdum. Bunu bilerek mi yapıyorlardı?

Sonra dans eden insanların arasında bir süliyet gördüğümde gözlerimi kısarak bakmaya çalıştım ama önüne birileri girmişti. Tam ışık üzerine vurduğunda yüzü parladı ve dans edenin Ömer olduğunu gördüm. Aslında tam olarak dans etmiyordu sadece duruyordu ve yanında ki kız ona sürtünerek dans ediyordu.

Şaşkınlıkla onlara baktım, ışık üzerlerinden çekilip tekrar karanlığa gömüldüklerinde nefes alamadığımı hissettim. Bir kızla sarmaş dolaştı. Bir kez daha gördüğümde kız Ömer'e ellerini dolamış dans etmeye devam ediyorlardı. Onu bir başka kızla görmüştüm. Başım dönmeye başladığında sandalyeye tutundum. Daha sonra kızı belinden kavrayıp duvara doğru ilerlediğinde film izler gibi izliyordum. Yüzünü kavrayışını, eğilişini ve daha sonrasını...

Yüzümü başka bir yöne çevirdiğimde ağlamamak için direndim. Beni buraya zorla getirdiği gibi birde önümde başka bir kızla öpüşmüştü. Midem bulanmaya başladığında kusmamak için direndim. O sahne sürekli gözümde canlanmaya başladığında ne yapacağımı bilemedim. Burada öylece o işini bitirmesini bekleyemezdim. Kendimi bir zavallı olarak görüyordum. Zavallıydım. onun için bir şey ifade etmiyordum.

Çıkışa doğru yöneldiğimde terli bedenlere sürtünmemeye çalışıyordum. Yanağıma sıcak bir damla düştüğünde daha fazla direnemeyeceğimi anlamıştım. Dışarı çıktığımda soğuk bir hava yüzüme çarptı. Derin derin nefes alarak rahatlamaya çalıştım.

Yanımda hiç para yoktu. Yürümeye başladım, nereye gittiğimi bilmeden sadece yürüdüm. Ayaklarım beni taşıyamadığın da dizlerimin üzerine çöktüm ve hıçkırarak ağladım.

Neden böyle bir şey yapmıştı?

Onu sevdiğimi biliyordu, anlamış olması gerekiyordu. Neden bana acı çektirmeye devam ediyordu? Taşların üzerine doğru düştüğüm için dizlerim kanamaya başlamıştı. Daha fazla yürüyemezdim. Yavaşça ayağa kalktım ve geri döndüm. Kenarda bir yere oturarak dışarı çıkmasını bekleyecektim. Artık ne zaman aklına gelirsem ya da ne zaman işi biterse.

Buz ParçalarıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin