Y/N: Merhabalar, nasılsınız? Bela Sokağı için yeni bir devrim başladı. İrem fazlasıyla kararlı. Yorgun, bitkin ama ayakta dimdik duruyor. Çünkü ne olursa olsun, dayanıklı olmak zorunda. Hepinizi seviyorum. İyi okumalar!
Multimedia: Bela Sokağı için yapılan bir çalışma var.
Playist: Cem Adrian- Herkes gider mi?"Hey benim için üzülme, iyiyim ben." Pınar'a sahte gülümsememi gönderdim. Kaç aydan sonra okula gelmiştim. Onur beni görünce şaşkınlıkla bana sarıldı.
"Gelmezsin diye düşündük." Bende gelmemeyi istiyordum ama evde beklersem çıldırabilirdim. Konu eksiğim vardı ama hiçbir şey önemli değildi.
Ömer'i unutma çabam her geçen gün zorlaşıyordu. Pınar Buğra'yla çıkmaya başlamıştı. Ondan haber almaya çalışıyordum ama Pınar ben üzülmeyeyim diye Buğra'ya bir şey söyletmiyordu. Kafamda geçirdiğimiz anlar dönüp duruyordu. Mutluyduk, en azından oyalanıyordum, şimdi hayatımdan tamamen çıkmıştı. Dikiş izlerime baktım. Üzerinden çok geçse de izler hala duruyordu. Hep benimle olacaklardı.
Okuldan çıktığımda karşıda siyah bir araba vardı. Camları koyu olduğu için içeriyi görememiştim, zaten bir önemi yoktu. Bugün yürümek istediğim için Pınar'la değildim. Uzaktan bir arabadan biri indi. Sarp olduğunu gördüğümde arkama döndüm. Onu görmek istemiyordum.
"Hey, İrem bekle." Dediğine aldırmadım. Hala hızlı bir şekilde yürüyordum. Kolumdan tutarak durdurdu.
"Dikkat çekiyorsun, amacım seni korkutmak değil." Etrafıma baktığımda kimsenin bize baktığını görmedim.
"Kimse bize bakmıyor, ne saçmalıyorsun?" Nefesimi vererek sabırsızlıkla bekledim.
"Dikkat etmedin galiba Ömer'in adamları seni gözetliyor." Kaşlarım çatıldı, buna inanmamı beklemiyordu heralde. "Siyah arabaya bak, onlar Ömer'in adamları." İşaret ettiği yere baktım, dikkatimi çeken ama fazla önemsemediğim arabayı gösteriyordu.
Bunu neden yapsın? Biz ayrılmıştık. Beni değil Ecrin'i seviyordu. Canım bir kez daha yandı. "Sana inanmıyorum." Adım attığımda önümü kesti. Amacı neydi bilmiyorum ama fazlasıyla canımı sıkmıştı.
"Sadece konuşmak istiyorum." Umursamaz bakışlarımı gönderdim. Ömer'le bağlantım tamamen bitmişti, birbirimizin hayatından çıkmıştık. Beni artık ilgilendirmiyordu.
"Ben konuşmak istemiyorum." Sesim kesin ve netti.
"Konu Ecrin ve Ömer'in hayatı." Dediği şeye durdum. Dudağımı dişleyerek Sarp'a baktım. Ecrin hakkında bilgi edinmek istemiyordum ama Ömer olabilirdi. Ondan, onun hakkında hiçbir şey duymamıştım. Beni ilgilendirmiyordu! Zihnimde dönüp dolaşan bir sürü düşünce vardı. Hangisini yapacaktım, bilmiyorum.
"Ben gelmek istemiyorum." Kararsız bir şekilde baktım. Artık aramızda bir bağımız yoktu ve hayatı beni ilgilendirmezdi.
"Emin misin?" Ellerini cebine koydu, yerinde yaylanarak baktı. Dudağımı bir kez daha dişledim.
"Ömer'in hayatı beni ilgilendirmiyor." Yürüdüm, birkaç adımdan sonra arkamı döndüm. Sarp hala oradaydı. Pes etmiş bir şekilde arkamı döndüm.
"Bunu bana neden yapıyorsun?" Umursamaz bir şekilde, "Bilmiyorum." Dedi.
"Bir amacın olmalı." Sarp'a güvenmiyordum. Beni kaçırmıştı, Ecrin'e hala ne yaptığını belli değildi, az kalsın tecavüz edecekti, Ömer'in en yakın arkadaşı olmasına rağmen canını yakmıştı. Ömer'i üzdüğü için ondan nefret ettim.
"Evet çünkü Ömer'in sana yaptıklarını duydum." Şaşkınlıkla durdum, nereden duymuş olabilirdi? Gözlerim doldu, bunu bana tehdit amaçlı mı kullanacaktı? "Senin için üzüldüm ve bu yüzden ondan intikam almanının iyi olacağını düşündüm."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Buz Parçaları
Teen FictionMutlu Olmayı Hak Etmeyenlerin Hikayesi Buz Parçaları Serisi- I 2014 Kapak Yapımı: @GlbayramON