KB3-12

2.5K 162 4
                                    

Aydın masasındaki kağıt yığınına uzanıp önüne çekti ve ellerini çenesinin altında birleştirerek konuştu.

"Siz benimle dalga mı geçiyorsunuz Serra hanım?!"

Serra gözlerini kapatıp derin bir nefes aldı ve gözlerini açıp Aydının gözlerine dikti. Aydının gözlerini gördüğünde gözlerini kaçırıp başını eğmek istese de kendini son anda durdurup konuştu.

"Hayır Aydın bey, dalga geçmiyorum. İstediğiniz belgelerin bu kadar kısa sürede yetişmeyeceğini siz de biliyorsunuz." Aydın başını salladı.

"Bir haftadır işinizi asmasaydınız yetiştirebilirdiniz elbette!"

"İzin aldım Aydın bey. Kişisel problemlerim vardı ve işimle özel hayatımı birbirinden ayırmak için bir haftalık izin aldım. Size de tavsiye ederim, işe yarıyor. En azından ortalıkta sinir küpü gibi dolaşmamış olursunuz!" Aydının kaşları daha da çatılırken Serra tanıdığı pamuk gibi Aydına ne olduğunu düşünmekle meşguldü. Şuan da karşısında olan adam çok... yabancıydı.

Aydın sessiz geçen bir kaç saniyenin ardından dudaklarını araladı.

"Problem öyle mi? Tabi ya problem! Serra hanım... çıkabilirsiniz. Şunları da alın gözümün önünden." Aydın önündeki dosyaları Serraya doğru ittirirken Serra Aydının kendisini pdasından kovmasının şokunu yaşıyordu. Ne demişti o? Problem mi?

Bu odadan çıkıp giderse hiçbirşeyin bilincinde olan Serra derin bir nefes aldı ve inatla Aydının karşısında dikilmeye devam etti.

"Aydın..." Sesi birkaç dakika öncesine göre çok daha yumuşaktı. Artık Aydına diklenerek bu işi çözemeyeceğinin farkındaydı en azından.

"Beye ne oldu?"

"Aslında..." Serra başını önüne eğerek alnını kaşıdı. "Birbirimize o şekilde hitap edemeyecek kadar yakınlaştığımızı düşünüyorum." Aydının kaşları yavaşça havalandı. Neyden bahsediyordu bu kadın? Kendine tokat atıp gittiğini unutmuş muydu?

"Serra han-" Aydın boğazında oluşan kıpırtıyla elini ağzına kapatıp birkaç kere öksürdü."Serra hanım! Olanları hatırladığınıza emin misiniz siz?" Serra yavaşça başını salladı.

"Elbette hatırlıyorum. Ve özür dilerim, yani.. sana tokat attığım için. Ben aslında.. senin beni anlayabileceğini düşünmüştüm. Yani o tokadın aslında sana değil, kendime olduğunu. Sen de biliyorsun, yeni bir ilişkiden çıktım ve zamana ihtiyacım var. Duygularımdan emin olmak için zamana ihtiyacım var. Gerçekten sana karşı birşeyler mi hissediyorum yoksa kendimi boşlukta hissedip sığınacak bir liman mı arıyorum emin olmam gerek. O tokat.. kendimi durdurmak içindi. Aslına bakarsan.. o an hiç bitmesin istemiştim ve bu yanlış geldi, Kendimle çelişiyormuş gibi. Özür dilerim. Senin bu kadar kırılacağını düşünmemiştim."

Serra dudaklarını birbirine bastırıp Aydının bir tepki vermesini beklerken Aydın masasına dayanıp ondan güç almaya çalıştı. Konuşabileceğini hissettinde titrek bir nefes aldı.

"İ-iki gün süreniz var. Yazışmaları eksksiz masamda görmek istiyorum. Çıkabilirsiniz."

Serranın beklediği şey kesinlikle bu değildi ama yine de başını sallayıp dosyaları eline aldı. Odadan ayrılmadan ardına dönüp Aydına sonbirkez baktığındaysa Aydının ellerini yüzüne kapattığını gördü.

Devam edecek...

Kaçma Benden (düzenleniyor)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin