Ömer:
Zehra masayı terk edince peşinden gitmek için ayağa kalktım. Ayşe'nin seslenmesi ile durakladım.
"Abi Alev doğrumu söylüyor?"
"Ayşe şimdi gitmem lazım. Önce Zehra ile konuşmalıyım. Sonra konuşalım."
Odaya giderken çantası ile çıkan Zehra'yı gördüm. Çıkmak için kapıya uzattığı kolunu tuttum.
"Zehra ne olur dinle beni! Bugün anlatacaktım sana ama…"
Sözümü kesti.
"Seni dinlemek istemiyorum! Bırak kolumu!"Çıkmak için kapıyı açtı. Bir iki adım atıp durdu. Neden durduğunu anlamak için bende kapıdan dışarı çıktım. Gördüğümüz karşısında şok olduk. İkimizde şaşkınlıkla birbirimize bakıyorduk.
Kapının önüne bir bebek bırakılmış. Zehra ile birbirimize şaşkınlıkla bakarken ilk toparlanan Zehra oldu. Merdivenin ilk basamağına oturarak bebek ile ilgilenmeye başladı. Bebek çantasını alıp dizlerine koydu rahatça ilgilenmek için. O sırada fark ettik. Bir not vardı. Notu bana uzattı. Sesli olarak okumaya başladım.
" Ben oğlum Çınar'ı bırakmayı hiç istemedim. Ama maddi durumum ona bakmaya yetmiyor. Onu burada bırakıp giderken yüreğimide burada bırakıyorum.
Ama onu emanet edebileceğim tek güvenilir yer KERVANCIOĞLU konağı. Ne olur oğluma sahip çıkın. Bugün altıncı ayına girdi oğlum. Çok uslu. Yemek yerken zorluk çıkarmaz.
Benim başka çarem yok! Ona aile olun LÜTFEN!"
"Nasıl yani! Şimdi annesi bu bebeği bıraktı mı? Ömer insan evladını nasıl bırakır! Annemde beni böyle mi bıraktı!"
"Zehra hadi odaya gidelim. Sana her şeyi anlatacağım. Çınar'ı ver bana."Dikkatlice Çınar'ı tutarken kendimi çok garip hissettim. Asya'yı ilk elime aldığımda hissetmediğim şeyler hissediyorum şuan. Kucağımda sakince iri gözleri ile bana bakıp gülümseyen bu bebek bir anda bana Ayşe'nin yeni doğduğu anı hatırlattı. Onunda gözleri kocamandı. Oda sebepsizce gülüyordu. Çınar'a bakarak tebessüm ettim ve Zehra ile odaya geldik. Camın önüne gelerek kokusunu içime çektim. Tertemiz, mis gibi kokuyor. Elim ile oynarken yatağın önüne geldim.
Yatağın ortasına Çınar'ı yatırırken, bende yatağa oturdum. O küçücük parmakları ile serçe parmağımı kavrayıp gülücükler saçıyordu. Zehra bizi böyle görünce tebessüm ederek yeşil koltuğa oturdu.
"Evet! Dinliyorum. Ailem hakkında ki gerçekleri öğrenmek istiyorum!"
Çınar ile ilgilenmeye devam ederken bir yandan da Zehra'ya olanı biteni anlatmaya başladım.
"Zehra annen seni terk etmedi. Baban annene çok eziyet edermiş. Sana hamile kaldığında aylarca saklamış babandan hamile olduğunu. Sonra tabi söylemek zorunda kalmış. Ailene hiç iyi davranmamış. Bir abin var. Sevim anne beni yanına çağırdığında anlatmıştı.
Sonra babandan seni korumak için Salim baba ile konuşmaya gelmiş. Salim Baba senin dayın! Seni korumak için doğum sırasında seni kaybettiklerini söyleyip dayına vereceklerdi seni. Bu planın yapıldığı sırada annenin sancısı tutuyor hastaneye gidiyorlar. Sen doğduğunda ayarladığı insanlar seni Salim babalara verdi. Annen doğum sırasında hayatını kaybetmiş. Babana da ikinizinde öldüğü söyleniyor.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Adını Sen Koy (TAMAMLANDI)
Fiksi PenggemarNefretten → Aşka ♥ AYAKTA DURACAK MECALİM YOKKEN, HAYATTA DURACAK MECBURİYETLERİM VAR. Bir yanda Kanser hastası bir kadın. (Ayşe) Ve o kadın için elinden geleni yapan Fedakar bir abi. (Ömer) Bir yanda ise ailesi için didinen ve onlar için her şeyi...