Gözümden süzülen yaşı kimse görmeden sildim. İçim daralıyordu. Etrafımdaki çocuklar babaları için resim çiziyorlardı. Benim önümdeki kağıtta ise sadece bir çift göz vardı. Birtek yeşil gözleri olduğunu biliyordum çünkü. ''Evet çocuklar sessiz olun! Bu resimlerden puan alacaksınız.'' Gözümden bir damla yaş daha aktı. Bugün babalar günüydü. Benim babasız geçen babalar günüm.
''Clara niye sadece göz çizdin? Tembelliğin sırası değil.'' Kafamı kaldııp öğretmenimin yüzüne baktım. Babama ne olduğunu bilmiyordum ki. Ne diyebilirdim? ''O bir şey çizemez öğretmenim. Annem onun babasının öldüğünü söyledi.'' Tuttuğum gözyaşlarım birden akın halinde akmaya başladı. Bu kelimeyi biliyordum. Ölmek bu hayattan gitmek demekti. Annemin neden babamın bir yıldız olduğunu söylediğini anlıyordum. Babam bir daha dönmeyecek miydi yani?
Sınıftan hızlı bir şekilde çıktım. Okulun olduğu sokaktan çıkana kadar koştum. En sonunda yürümeye başladım. Yanımda bulunan taşlardan oluşan yere baktım. Mezarlık yazıyordu. Annem ölülerin burada uyuduğunu söyledi. Babam da burada mıydı? İçeriye girip ''Baba!'' diye bağırdım. Babamın adını bilmiyordum. En sonunda boğazım acımaya başlamıştı. Uçurum olan yere oturdum ve akşam olmasını bekledim. İlk gördüğüm yıldıza bakıp gülümsedim. ''Babalar günün kutlu olsun baba.''
Kollarım hissizleşmişti. Acıdan gözlerim kararıyordu. Vücudumun her noktasının titrediğini hissedebiliyordum. Gözyaşlarımı sırf o adı Harry olan sadist görmesin diye tutuyordum. Ne olursa olsun onun beni ezmesine izin vermeyecektim. Evet ondan nefret ediyordum. Burada benim gibi insanlara ne yapıyorsa bana yapmasına izin vermeyecektim. Öleceksem bile kendim ölürdüm.
''Anne, baba. Tarih konusunda hiçbir fikrim yok. Tek bildiğim şey canım çok yanıyor ve en önemlisi sizi çok özledim. Vücudumu şuan pek hissetmiyorum ama bu sizinle konuşmama engel değil. Anne görüyor musun? Hala güçlüyüm. Hep de öyle olacağım. Üzülmeyin en kötü sizin yanınıza gelirim. Beraber kayarız. İnsanların güzel dileklerini gerçekleştiririz hep birlikte.'' Akan yaşlarımın daha kolay akmasını sağlamak için gözlerimi açtım. Karşımda yeşil gözler görünce derin bir nefes aldım. Her aldığım nefes ciğerlerime bir bıçak edasıyla saplanıyordu. Elektrik şoklarının etkisi yeni ortaya çıkıyordu.
''Cidden sen delisin. Annen ve babanla konuşuyorsun.'' Sadece sırıttım çünkü onun hayal gücü bunu anlayacak kadar güçlü değildi. ''Cevap vermemek biraz fazla cesaretli ha?'' dediğinde gözlerimdeki yaşları silemiyor olmak gururuma çok dokundu. ''Senin hayal gücün için çok fazla değil mi? Anlıyorum.'' dedim zorlukla. Öleceğim gibi hissediyordum. Normal miydi? ''Asi kızımız konuşamıyor.'' dedi ve yanıma geldi. ''Çok üzüldüm Clara.'' Gözümden bir damla yaş daha geline güldüm. Canım çok fazla ynıyordu. ''Kalk! Ah dur kalkamazsın değil mi?'' dediğinde güldüm. ''Senin bu esprilerin öldürüyor beni.'2 diye fısıldadım. Kahkahası kulaklarıma dolarken ne kadar aciz bir durumda olduğumu fark ettim. Tam o sırada kollarım ve ayaklarım serbest kaldı. Kollarımı kaldırmayı denedim. Uyşmuştu. Ayaklarım biraz daha iyi durumdaydı. Elleri belimi sardı ve beni ayağa kaldırdı. Ellerini çekince yere yığıldım. Kahkaha attı. Kafamı kaldrıp yüzüne baktım. Demin yattığım yerden destek alarak ayağa kalkarken ''Sadist.'' diye fısıldadım.
''Sadist ha? Benim için çok fazla iyi bir terim değil mi?'' dedi ben tam olarak ayağa kalkmışken. Ellerimi demşn yattığım yere dayayarak dengemi sağladım. ''Kaçmaya çalışmaman beni çok şaşırttı.'' dediğinde güldüm. ''Kaçamayacağımı bile bile kendimi neden yorayım ıhm Harry?'' Gülümsedi. Sahte olduğuna emin olduğum gülümsemelerdendi bu. Benim hep kullandıklarımdan. ''Buradan çıkamayacağını erkenden kavramana sevindim. Çünkü buradan çıkamayacaksın.'' İçim daralırken güldüm. Ayakta durmak canımı yakıyordu. ''Kural üç; Sakın kaçmaya çalışma. Uranüs'e bile saklansan bulurum seni.'' dedi ve beni kolumdan tutarak tüm gerçeklerin ortasına attı.
![](https://img.wattpad.com/cover/16826100-288-k433389.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ALİEN
Fiksi PenggemarBüyüdüm. Büyüdükçe kabalaştım, soğuklaştım, umursamaz oldum. Büyüdükçe duygularımı gizlemeyi öğrendim. Büyüdükçe insan olmayı unuttum. Ben bir uzaylıyım. Gerçek bir uzaylı. Bir yaratık olmadığım zamanlarda insan olmam gerekirken bile uzaylıyım ben...