5.Bölüm: "Kestirme Yol"

5.4K 362 955
                                    

*

" Çünkü o beni ve babamı bırakıp sonsuza dek bizi göremeyeceği bir yere gitti. "

*

5.Bölüm:Kestirme Yol

Aras ATILGAN?

Kasıntı, zengin züppe.

Onun burada ne işi vardı? Yanında gördüğüm kızla daha da şaşkın bir hal aldım.

Kantindeki çingene kız. Sümüklü böcek gibi Aras'ın koluna yapışmış bana bakıyordu. Ve iki tanıdık yüz daha Ozan ile Serkan. Yine hayran hayran bana bakıyorlardı. Aras'ın sağında kılıksız oturuyordu ama solunda tanımadığım bir yüz vardı. Sol kolu sargılıydı.

"Kızım sen beni dinlemiyor musun? Hiç gelmeseydin diyorum. Zaten ders bitmek üzere!"

"Ben trafiğe takıldım ve.."

"İnsan biraz yaratıcı olur kızım. Bu saatte ne trafiği?!"

"Biz insanların işe gittiği saatte derse girdiğimiz için trafiğe yakalanıyoruz. Herkes bizim gibi kargalar kahvaltı etmeden derse girmiyor."

Bu dediklerim hocayı biraz susturmayı başarmıştı. Sadece biraz.

"Bu kadar insan niye trafiğe takılmıyor da sen neden takılıyorsun?Ah, neyse neyse seninle daha fazla konuşup ağız kaslarımı yoramam. Geç hadi geç." dedi ve eliyle bana git işareti yaptı. Ben de hemen sınıfa baktım.

Allah aşkına normalde hiç derse gelmeyen öğrencilerin bugün gelesi mi tutmuştu? Tek bir boş yer vardı koca sınıfta, tek bir boş yer! O da Atılgan Prensi'nin önünde olan sıraydı. Oturmak zorundaydım, başka şansım yoktu. Sıraya doğru ilerledim ama ayağım çok acıyordu. Topallaya topallaya oturacağım sıranın yanına geldim. Çingene benim duyacağım şekilde konuşmaya başladı.

"Sınıfımıza topal kurtlar da gelmiş." dedi ve kendi kendine güldü.

Sınıfımıza mı?

Topal kurt mu?

Bu kız dağdan gelmiş bağı sahiplenmişti resmen. Zaten dağdan inme boz ayılara benziyordu hareketleri. Bunun intikamını daha sonra çok acı bir şekilde alacaktım. Kime hakaret ettiğini anlamalıydı o suratsız.

Daha fazla ayağımın acısına dayanamadım ve oturdum. Aras'ın önünde oturmak gerçekten çok rahatsız ediciydi. Ayağım yetmezmiş gibi bir de elim acımaya başlamıştı. Sürdüğüm krem iyi gelmişti ama etkisi uzun sürmemişti. Parmağım hafiften yanıyordu.

*

Ders nihayet bitmişti. Arkamda oturan Aras ders boyunca hiç konuşmamıştı, benimle uğraşmaması iyi bir şeydi. Herkes amfiden çıktığında ben elime krem sürmek için kalmıştım. Çantamı açtım ve içinden kremi aldım. Tek elimle bunları yapmak çok zor oluyordu. Kremin kapağını açmaya uğraşıyordum ki biri gelip kremi elimden aldı. Kremi alan elin kellesine baktığımda yine şaşırmıştım.

"Sen ne yaptığını sanıyorsun?! Ver kremimi!"

"Ben açmasam açabileceksin sanki. Ayrıca umarım bu krem temizdir. Eğer temiz değilse ellerimi üzerine sürüp temizlerim ona göre."

Kremin kapağını açıp bana verdi. "Sen kimsin ki? Ellerini üzerime sürermiş! Ben mi aç dedim sana?Kendin geldin açtın." dedim bağırarak. O kadar bağırmama rağmen hala gülüyordu. Arsız mı ne?

"Neden topallıyorsun?"

"Sa-na ne!" dedim heceleyerek. Onu ilgilendirmezdi. Benim elimden ayağımdan ona neydi ki?

Çoban YıldızıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin