17.Bölüm: "Kabus"

2.9K 236 20
                                    

Kafenin kapanma saatine daha vardı. Zaman gelene kadar bir yerde oturup hava alabilirdim. Direksiyonu çevirip sahile gitmeye karar verdim. Orası hava alabileceğim en iyi yerdi.

Birkaç dakika sonra sahile vardım ve arabadan indim. Buraya gelmek bana huzur veriyordu. Biraz ilerledikten sonra kumlara oturdum. Nasıl olsa arabada yedek kıyafet vardı.

Denizin dalgalanmasını izlerken aklıma annemle olan bir anım geldi.

Yedinci yaş günümde annem elimden tutup beni sahile getirmişti. Evden hediyemi almaya gidiyoruz diye çıkmıştık ama buraya gelmiştik.

"Anne hani hediyem nerede?"

Annem yere eğilip, boyunu boyuna eşitledikten sonra gülümsedi.

"Hediyen elimde."

Elleri arkasında birleşikti ve ben hediyenin ne olduğunu göremiyordum. Sağa sola hareket edip hediyeyi görmeye çalıştım ama annem izin vermedi.

"Ama ne zaman vereceksin anne? Çok merak ediyorum ne aldığını."

Annem parmağını gözlerimin önünde sağa sola salladı.

"Şimdi değil, birazdan göreceksin."

Boş olan eliyle elimi tuttu ve denize doğru ilerledik. Yere oturdu ve beni de oturttu.

"Biliyor musun ben de senin gibi yedinci yaş hediyemi burada aldım."

"Ama ben daha almadım ki." dediğimde annem güldü.

"Birazdan alacaksın oğlum, sabret biraz." dedi ve devam etti.

"Annem yedinci yaşıma girdiğimde hediyemi burada verdi. Çok güzel, ışıklı ve melodili bir kar küresiydi. Onu çok sevmiştim. Küçükken hep karanlıktan korkardım. Her korktuğumda kar küremi elime alıp yakardım. Annem bana onu 'Karanlıktan korktuğunda yanında ben olmazsam onu yak.' diyerek vermişti. Ben de onun dediğini yapardım."

"Şimdi nerede?" diye sordum. Annem gözyaşlarını sildi.

"Şimdi yok. Onu eski evimizde bırakmak zorunda kaldım. Gidip almaya cesaret edemiyorum."

"Neden? Yoksa o evde hayaletler mi yaşıyor?"

Çocuk aklım bu kadarına yetmişti.

"Boşver sen o evi." dedi ve diğer elinde sakladığı hediyeyi meydana çıkardı. Görünce hissettiğim mutluluk paha biçilemezdi. Ellerimi çırparak "Hadi açalım." dedim heyecanla. Annem hediyeyi bana uzattı.

"Aç bakalım."

Hediye paketinden çıkardığımda ilk önce yüzüm asıldı.

"Anne bana doğum günü hediyesi olarak bir kaplumbağa mı vereceksin?" dedim memnuniyetsizlikle. Annem yanaklarımı okşadı.

"Ama o sıradan bir kaplumbağa değil. Üzerindeki delikleri görüyor musun?" derken kaplumbağanın deliklerini gösteriyordu.

"İşte o delikler karanlıkta ışık saçıyor, böylece artık karanlıktan korkmana gerek kalmayacak."

Çoban YıldızıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin