#ZaynSiaDuskTillDawn
#ModelSarıKurdeleler
*
" Ben, senin beni sevdiğin kadardım. "
*
(Medya:Maral ÖZDEMİR)
49.Bölüm:Acı
Vazgeçmek zor değildir, zor olan çılgın bir fırtınadan sonra gökkuşağı gibi gülümseyebilmektir. Kucaklamaya kollarının yetmeyeceği bir ağaç bir tohumla, en uzun yolculuklar bir adımla, gerçek sevgiler ise bir tebessümle başlar. Çocukken her fırsatta, gökyüzüne doğru zıplamayı denerdik. Hiçbir zaman güneşe ulaşamazdık ama, hiç olmazsa ayaklarımız yerden kesilirdi.
Ben onu, en çok güneşe benzetiyordum. Elimi gökyüzüne uzatsam dokunabilirim sanardım ama aramızda kilometrelerce fark olduğunu hesaba katmazdım. Işığını görebiliyordum, ısısını hissedebiliyordum, varlığından haberdardım. Ama o, bana çok uzaktı.
Derin derin nefes aldım, ciğerlerimi son kez doldurdum havayla. Sonra onun gece karası gözlerine baktım ve sağ gözümdeki yaş kendini bıraktı. İkinci defa sağ gözümden akıyordu ilk damla. Mutluydum, çünkü onunla el ele ölüme gidiyordum.
İkimizin parmakları de tetiğe değiyordu, ama ne o basabiliyordu ne de ben. Mahir'in kükreyen sesini duymuyorduk, sanki sadece o ve ben vardık burada.
"Ateş et!" diye bağırdı bir kez daha.
Parmaklarımız birbirine değerken gözlerimi kapatıp açtım ve fısıldadım.
"Yap, "
Başıyla reddetti. O ağlıyordu ve ben, ölüyordum. Gözyaşının ıslattığı yerde olmak istiyordum.
"Benim için, yapmak zorundasın. Benim yüzümden Esra'ya bir şey olursa kendimi affedemem, aldığım solukta boğulurum. Eğer yapmazsan ben basacağım." dedim dik durmaya çalışarak.
Sonra,
bir şey oldu.
Saniyeler içinde, ben ne olduğunu bile anlayamadan Aras'ın namluyu Mahir'in kafasına dayadığını ve bir sürü adamın silahlarını Aras'a doğrulttuğunu gördüm. Esra bu sırada ayağa kalkmış, yanıma gelmişti.
"Aras!" diye bağırdım. Gözü dönmüştü, kimseyi görmüyordu.
Ama, o namlu beni vuracaktı. Bir başkasına mı vereceksin senin elinden ölme ödülünü?
"Bak, seni arka plana atmama gerek kalmadı Mahir Atılgan. İlk cinayetim olacaksın."
"Aras, " diye hıçkırdım. Şu an önünde yapmaması için hiçbir engel yoktu ve ben, ne söylersem söyleyeyim ona engel olamazdım. Bir şeyler yapmam gerekiyordu.
"Hayatımdaki en değerli iki varlığa zarar verdin, yaşamayı hak etmiyorsun."
Mahir oldukça sakin ve rahattı. Aras'ın bir şey yapamayacağını sanıyordu ama ben onu tanıyordum. Acıyı iliklerine kadar hisseden bir insan her şeyi yapabilirdi. Aras'ın yerinde olsaydım şimdiye kadar katil olmuştum.
"Sen mi karar veriyorsun yaşamayı hak edip etmediğime, küçük kardeşim? O tetiğe basamayacağını ikimiz de biliyoruz. Sen, ben değilsin."
Ama basarsan, o olacaksın.
Kimseye fark ettirmeden korkudan tir tir titreyen Esra'nın kulağına eğildim ve sadece onun duyacağı şekilde konuştum.
"Koş dediğimde sakın durma. Arkana bile bakmadan girdiğin kapıdan çıkacaksın."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Çoban Yıldızı
Genel Kurgu•roman | tamamlandı. Kitabın eski adı Maral'dır. Aslında kadın ve adamın hikâyesi bugün, tam burada başladı. Masumiyet timsali kadın kendi elleriyle en baştan yüreği güzel bir adam yarattı. Sevmekten korkan bu adamı sevgisiyle besledi. Bıkmadı, pes...