23. Bölüm

49 7 5
                                    

     Nerdeydim? Yer neresiydi? Zaman ,mekan var miydi? Tek aklimda kalan içimde ki garip huzur ve mutluluktu.
     Yigitten ayrilali bir kaç saat olmuştu. Elimde telefon bir haber bekliyordum. Ha çaldi ,ha çalacak.. Az sonra telefonuma gelen mesajla yerimden firladim. Yigittendi. Mesajda
" Papatya yağmurunda ıslandim.Hayatimin en güzel yağmuruydu" yaziyordu. Önce bir anlam veremesemde sanirim "Papatya" bendim. Papatya zaafimi biliyordu. Belkide bu yüzden hep papatya gönderiyordu. İcim kipir kipirdi. Yillar sonra ilk kez mutlu oluyordum. Sanirim artik mutlu olma zamanin gelmisti. Bende cevap vermeliydim. Onun kadar güzel bir cevap yazmaliydim. Kafamda onlarca kelime savasi varken en güzelini seçmeliydim.Mesaj bölümüne girdim ve
"Baharda yagan yağmurda açar  papatyalar. Bahar geldi. Hoşgeldi". yazdim...
     Çalinan odamin kapisi yine ürküttü beni. Gelen Gülay di.
İçeri girdi elindede bir buket papatya vardi. Yerimden kalktim ve papatyalari kucakladim.Derin bir nefes çektim içime.. Kapida görünen Teyzemdi.( Nadia)
- Hoşgeldiniz Nadia Hanim..
- Hanimm!! Bana teyze demiyeceksin öyle mi? İnanmadinmi anlattiklarima..
   Yüzü asilmisti.
- Hayir ondan degil. Sadece biraz zamana ihtiyacim var.Alpte bende ögrendiklerimizi sindirmeliyiz. Sonuçta hayatimizin sırlarini ögrendik. Ama birkac sorum daha var size..
- Tabi ki.. Zaman yani zaman gerekli.. Yeterki gitmeyin sizde birakmayin. Kardeşimin tek hatiralarisiniz. Emanetisiniz bana..
- Annemizin fotografini gormek istiyorum.Alp anneme ben babamami benzedim.
- Evet ikinizde birinin özelliklerini almissiniz.Alp kardesime ,sen babana benziyorsun.
- Yiğit Hanoğlu yla ilgili konuşmak istiyorum.
- Farkindayim.Yani tabi hangi Yigit Hanoğlundan bahsetmek istiyorsun . Önce bunu ögrenmem lazim...
   Gözlerini kisip anlamli bir gülüş atti. Bense aslinda büyükbaba Yigiti sormak istiyordum. Ama Yigitle ilgilide sorularim vardi.
- Bizi masil biraraya getirdi?Kimligini neden gizledi?
- Bunu ondan ben istedim aslinda.Yigit Hanoğluyla oryak bir şirketimiz vardi. K9klü bir aileydik.Ama sonra o farkli işler yapmaya başladi ve yollari ayirdik.Ama aile bağlarimiz kopmadi. İstesekte kopamadik.
- Nasil yani kopamadiniz? Ne vardi ki?
- Ben çok gençtim.Çocukluk belki de.. Ben Yigite aşiktim.O evliydi .Bense çok gençtim.Ailem asla onaylamazdi.Kardeşimin başina gelenler yeterince sarsmisti onlari. Birde ben bunu yapamazdim.Sadece uzaktan sevdik birbirimizi. Telefonda konuşurduk.Buraya geldiğimde neredeyse senede bir yada iki defa yüzyüze görüşürdük. O babama ihanet etmek istememişti.Vazgeçmem için çok uyarmisti beni. Ama ne ben ,nede o kalbimize söz geçiremedik.Anne ve babalariniz öldükten sonra ondan yardim istedim. Ne yapacagimi bilmiyordum.Sizi önce ayri yetimhanelere sonrada ayni yetimhaneye yerlestirdi. Geldigimde sizi ziyarete gelirdim. Uzaktan izlerdim. Hatta birkaç defa Yigitle de yani torunuylada gelmiştik.Hic unutmuyorum Yigit seni ilk gördüğünde "papatya gibi" demisti..Dedesi gelemediginde Yigitin sizi ziyarete gelip ona rapor verdigini duymustum.
- Nasil yani Yigit beni taniyor muydu?
- Tabi ki... diyerek bir kahkaha atti..
- Bu inanilmaz birşey ama..
- İlk holdingten randevu istediginde beni aradi. Ne yapmaliyim diye sordu. Bende " görüsmelisin" demiştim.Sonrasinda size bir dava vermek istedigini söylemisti.
- Evet şu dava.. Ama o davanin amaci farkliydi ama neyse. Konumuz bu degil tabi ki.. Sonra..
- Sonrasi bu iste.. Şirkette yani legal kisminda pay sahibiyiz. Bunlarda Alp ve senin tabi ki.. Annenin hisseleri duruyor. Ben sizin yerinize idare ettim.Sen ikinci kez görüşmeye geldiginizde bende ordaydim. Yani yan odada.. Siz beni görmediniz. Otopark çikişinda Alpe neden sarildigini anlamamistim. Neden sarilmistin sahi..
- Boşver teyze hatirlamak istemiyorum.
- Ben mutluluktan zannetmistim.
-Hayir degildi.Peki bu illegal işler dedigin nelerdi mesela?
- Ala bunlari bilmen dogru degil. Anlatamam. Ama şantiyede ölen Hasan Sözen bu olayla ilgiliydi. Yigitin rakipleri tarafindan yapilmisti.Onlarin üzerine kalmisti.Adamda g9rmemesi gereken şeyler görmüş sanirim.
- Demek sebep buydu. Olay kapansin diye kazanmamiza izin verdiler.
- Eger bu olay uzasaydi Yigit ve şirket desifre olacakti.Çok inatçi çiktiniz..Şimdide sizin güvenliginiz için Yiğite yakin olmaniz gerekiyor.
- Neden? Nasil güvende? Biz tehlikedemiyiz? Kim onlar?
- Yigitin rakipleri. Ayni zamanda annen bildigin kadinin akrabalari .. İzinizi bulmuslar bir şekilde.Dikkatli olmaniz gerekiyor. Yigit Londradayken bir telefon gelmis. Oda erken dönmüş buraya. Sonrasinda yatta kaldiginiz gece için seni öldüreceklerini ögrenmiş. Ve seni yata çağirmiş. Seni korumak için.
- Bu yüzden mi erken döndü?
- Evet bu yüzden.. Karśi tarafla bir anlaşmalari var.
- Nasil yani. Ne anlaşmasi?
- Yigitin ablasi..
- Ne ablasimi var?
- Evet ablasi var. Yağmur...
- Hic duymadim . Bahsi geçmedi belkide. Ama yanliz yaşiyor.
- Evet yanliz yaşiyor.Sadece isim olarak var.
- Yagmur o ailenin ogluyla evlendi. Aşk işte.. Yigit bunu kendine yediremedi .Ablasinin böyle birsey yapmasi yillarca rakip şirketler. Ya birgün karşi karşiya kalirlarsa ne yapacakti. Yigit o kizginlikla Emirin yani Yagmurun kocasinin erkek kardesini kaçirdi . Ve kaçinilmaz son.
- Nasil yani?Öldurmek için mi?
- Evet.. Emir eger kardeşini öldürürse Yagmuru öldürecegini söylüyor. Ask bir yere kadarmiş demek ki..Yigit bunu göze alamadi.Yagmur bu hatayi nasil yaptim diye düşünürken psikolojisi bozuldu.Emirle Yigit bir araya gelmek zorunda kaldilar ve bir anlasma yaptilar. İkiside birbirinin soyadini tasiyan yada kanindan gelen kimseye dokunmayacaklardi. Yigit ablasini hayatindan çikardi.Emirse hayatinin anlasmasiyla mutsuzluga gömüldü. Çünkü Yagmur,kendisini öldürmek isteyen Emiri affetmedi.
- Roman gibi offfff...
- Aynen oyle.. Yigit o gece Alpide güvene aldi. Sinanla iş bahanesiyle beraberdi. Ve Sinan hep yanindaydi.Sonra ucagin düştüğü haberi falan..
- Bahane mi?Benim yatta kalmamda bir bahane miydi?
- Ne söyledi ki sana.. Yigit bu istedigini elde etmek için herseyi ince detayina kadar düşünür.
     Ne düşünecegimi bilmiyordum. Bahane ne demekti. Beni korumak adina her istedigimi yapmismiydi? Yoksa kendi istedigi icin mi yapmisti? Yine bir çikmaza girmiştim. Demek ki bu yüzden yaninda olmami istemisti. Ne kadar saftim. Nasilda inandim. Ya dogruysa dedikleri? Gercekten beni özlediyse?
- Ala.. Yillarca seni Yigite emanet ettim. Sana gözü gibi bakti ,korudu. O sana zarar vermez.Zarar gelmesinede izin vermez..
   Kafami salladim..Papatya demisti bana.. Yatinin adini Papatyam koymustu.Bana hep papatya almisti.Olamazdi yani yapmazdi. İnanmak istiyordum ona.. Yillarca teyzem güvenmişti. Ben neden güvenmiycektim.Son bir firsat istemisti. Bende vermistim. Bu ögrendiklerim kanimi donduruyordu.Gizli anlasmalar ,mafiavari sözler,cesetler,silahlar,adam kaçirma,illegal işler.. Yigit Hanoğlu nun gerçek yüzü işte..Teyzeme döndüm.
- Bunlari bana anlattigini Yigit bilmesin teyze olur mu?
- Tabi canim. Ama sebebini anlamadim.
- Zamani gelince anlatirim..
     Bu ögrendiklerim belki Yigiti bir nezede olsa nereye koyacagimi gösteriyordu.Belkide yaniliyordum. O yanliz biriydi. Belkide sevmeyi bilmiyordu. Ben... Bende sevilmeyi bilmiyordum.. Belki de kaderi yaşiyorduk..
*****
     Tlefonuma bir mesaj daha geldi .
    Dün gece ki gibi bir geceye daha var misin?
  Ne diyecegimi bilmiyordum. Herseyi akisina biraktim artik. Bir şans demistim ve o şu ana kadar bir hata yapmamisti.Geçmişi geçmişte kalmisti. Cevap yazdim.
-Nerde ve saat kaçta?
- Sinan seni alacak...
    Bir saat sonra telefonum çaldi. Arayan Sinandi.
- Tamam geliyorum.. Beni bekledigini biliyordum. Aşaği indim. Sinan kapimi açti. Arabaya bindigimde arka koltukta bir buket papatya ve icindede bu defa birkac gül vardi. Neden once sadece papatyaydi. Şimdi ise arasina güller giriyordu. Sinan kapimi kapatti. Hareket ettik. Hic konuşmuyordum. Garip geliyordu bu durum. Sanki suçlu gibi hissediyordum.Bunu ona söylemeliydim. Artik bu şekilde buluşmamaliydik.Normal insanlar gibi görüşmeliydik.
****
   Bu defa marinaya gelmistik. Araba durdu. Papatyam in önunde durdu. İndik. Yigit beni karşilamaya gelmişti. Karşimda gülüyordu. Gözleri ışıl ışıldı. Bana yaklaşti ve elini uzatti. Elini tuttum. Beni yanina dogru çekerken
- Özledim seni. dedi..
Yüzüne baktim. Bu ani bozmayacaktim.
- Ben de..  diyebildim.
  Gözleri dahada ışıldadi. Belimden kavrayarak beni kavrayip yukari kaldirdi ve sonra yere indirdi.
- Tesekkur ederim.
- Yeter ki iste... Hep kollarimda tasirim seni..
    Arkamizi dönüp gidecekken bir ses duyduk. Geriye döndük. Kendisini magazin dergilerinden gördüğüm ve adini bilmedigim bir adam ,yaninda podyumdan firlamis gibi bir kadin vardi. Alayci ve imali bir sesle
- Parti var sanirim. Nereye açiga mi?? İstersen eşlik edebiliriz. Gerçi sen açikta ,yanliz kalmayi seversin fistiklarla..
     Ne diyecegimi bilmiyordum.Yigitte şaşirmişti. Yüzünün şekli değişmişti. Utanmisti sanirim. Ama adamin söylediklerinden degil. Benden utanmisti.Bu defa yanilmisti adam ama demek ki daha öncede görmüştü. Yatin bu amaçla kullanildigini düşünursekte görünen oydu.. Hic birsey söylemeden kafami egdim ve içeri girdim. Yine korkularim gerceklesmisti.Ve adam bana eskort kiz zannetmisti. Kendimden nefret etmistim. Ne isim vardi burda. Ne duruma düşürmüştum kendimi. Kamaraya girdigimde her yerde papatyalar vardi. Araya serpiştirilmiş güller.. Kirmizi güller...
Ortada şahane bir masa.. Yemekler ve mumlar.. Çok güzel bir gece olabilirdi. Kalbim kirilmişti. Paramparçaydim. Ağlamamak için kendimi zor tutuyordum..
     İcerden Sinanin adama sert bir dille birseyler söyledigini g9rüyordum ama duyamiyordum. Ne söylerse söylesin bir önemi yoktu.Bu sirada yat marinadan ayrilmaya başladi.Yigit yanima geldi. Gözlerimden yaş akmiyordu ama kalbim ağliyordu.. Kiriliyordu ,kiriklari yeniden batiyor ,bu defa daha çok aciyordu.
     Yigit sessizdi. Bana bakiyordu.Ne tepki verecegimden emin degildi.Buda onu korkutuyordu. Bana bir adim atti. İkinci adim icin hareket ettiginde elimi kaldirip dur isareti yaptim. Elim birden mih gibi çakmisti onu.. Hic birsey söyleyemiyordum. Sadece
- Geri götür beni. diyebildim. Çok üzgün oldugu her halinden belliydi. Ama yinede bu birseyi degistirmiyordu. Tek gecelik bir kadin gibi görünüyordum. Buda igrenc bir durumdu.Yigitin agzindan iki kelime döküldü.
- Ala yapma...
- İnmek istiyorum.
   Açiklama yapmak istiyordu. -Benim suçum degildi. Yanliş anladi.Bunun hesabini verecek zaten. Beni yanliş anlama.. Ala birsey soyle. Gitmeee...
     Söylemek istediklerim canimi yakiyordu. Aklimdan geçiyor ama dudaklarima dökülemiyordu.Bogazim düğümlenmişcesine yutkundum. Gözlerimden bir damla yaş akti.Kaldirdigim elimi indirdim ve yanindan gecerek dışari çiktim. Denize yüzümü döndüm. Konusmuyordum. Kollarimi kiltledim oylece kaldim. Birkaç dakika sonra yat marinaya girmeye başladi. Çok uzaklaşmamiştik zaten. Yat yanasti. Sinan henuz gitmemisti. Adamla konuşmaya devam ediyordu.Sinanin bana uzanan eli havada kalmisti. Yatran indim. Hafif sendelesemde kendi basimin caresine bakabilirdim. Ayagim karaya basar basmaz arkamdan Yigitin sesini duydum.
- Gitmeee...
     Geriye dönmeye cesaretim yoktu. Gözlerim bir bulut olmuştu. Saganak gibi yagmak icin zamani bekliyorlardi.
    Hizli adimlarla ilerledim. Saçlarim rüzgarda uçuyordu. Elbisem rüzgarla savasiyordu. Orda duran adamin " enfes parçaymiş" dedigini duydugumda geriye dönüp baktim. Gözlerimden ateş çikiyordu. Tek kelime etmedim .  Yigite çevirdim bakislarimi.. Ve hiçbirsey söylemeden marinanin dışına dogru giderken gelen taksiyi durdurdum. Bir anda Yigite takildi gözlerim. Adami bir yumrukta yere serdi. Sinan kaldirdi o tekrar vurdu. Takside giderken gözden kaybolduklari ana kadar Yigit adama vuruyordu.
      Eve geldigimde Alpin evde olmamasi için dua ediyordum. Yukari çiktim. Bu aralar Alp pek evde kalmiyordu.Odama girdim. Çantami ve ayakkabilarimi öfkeyle firlattim. Yataga yüz üstü kapaklanip hıçkirarak aglamaya başladim.Kapinin zili çaldi.Duymak istemiyordum.Bakmiycaktim. Işıklar kapaliydi. Karanliga g9müldüm yine..
   Odamin kapisinin açildigini fark ettigimde bir ses duydum.
- Ala benim korkma.. Yigit..
    Kafami kaldirdim.Gozlerimden akan yaşlar yastigimi islatmisti.
- Git burdan git...
- Yapma...
- Gittttt...
- Gitmem...
    Sag tarafimin uzerine döndüm. Yigit arkada kalmisti.
Birkaç dakika sessizlikten sonra
- Ala bana bak..
   Sessizligimi koruyordum. Taş kesmiştim. Ruhum ağliyordu. Köşeye sıkışmıştim.Odada ne kadar kaldik bilmiyorum. Baş ucumdan battaniye alip üzerime örttü. Hiç hareket etmiyordum. Yigit ayagi kalkti hissedebiliyordum. Biraz sonra tekrar yataga oturdugunu hissettim. Tepki veremiycek kadar yorgundum. Birden belimde bir el hissettim. Sımsıkı sarildi. Bir bebek gibi kucagina aldi.. Kulagima egildi.Fisildayarak..
- Özür dilerim. Daha önce yaptiklarim için. Keske zamani geri çevirebilsem.. Seni yetimhanede ilk gördüğüm güne.. Seni  papatya kiz diye kazidigim güne.. Özür dilerim .. Özür dilerim.. Papatyam.... Ömrümün Bahari.. Özür dilerim...





AlaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin