Ask neydi? Aşka inanmayan ben ne hallerdeydim. İlk kez bu yangınları onda bulmamismiydim.? Çok kara göze bakmistim ama bir tek bu gözlerde kaybolmamış miydim? Ondan kaçarken hep yollarim ona cikmamis miydi? O gitti diye bomboş degil miydi bu koca sehir? Yemeyi unutmus hatta kendimi unutmamış miydim?
En kötüsü de ne zaman biteceği belli olmayan ayrilik degil miydi? Bir tek kendim olsam hic sayarak herşeyi yaninda dururdum. Ama ya bebeklerim. Emirin derdi bebeklerin degil miydi? Bebeklerimiz...
Gecenin bir hayal olmamasi için dua ediyordum. Gozlerimi açmaya korkuyordum. Tek duyduğum çalan telefon melodisiydi. Oda benim zil sesim değildi. Gozlerimi yinede actim. Yarı umut yarı umutsuzluk. Bir tarafim kalbim O burda diyordu. Diger tarafim mantığın ise "hayir" diyordu.Kalbimle mantığın arasinda kalakalmistim. Gozlerimi actim. İçimdeki korkularla savaşarak. Oda boştu,yatak boştu.. Sanırım ruyaydi. Hemde gordugum en guzel rüyalardan biriydi. Yataktan dogruldum. Üzerimde taytim , benden iki beden büyük tisortum vardi. Saclarim daginik .. Ellerimle saclarimi düzelttim. Banyoya gittim. Hayalkırıklığım parca parca etmisti kalbimi.. Aynaya baktım. " Kendine gel kizim. Sadece birkac hafta en fazla ay. Seni koruyor. Ne bu yas". Yuzumu yikadim.Cok açikmistim. Canim nasilda omlet istiyordu. Yigit olsa yapardim bana. Emine de yapardı ama olsun onun gibi yapamazdı. Banyodan söylenerek çıkıyordu. Bebeklerimle konusuyordum.
" Anladim demek bugun omlet istiyoruz. " Elimi karnının uzerine koydum. Balkon kapısının onune geldim." Babamız burda olsa omlet yapardim. Saat cok erken artik is bize dustu."
Geriye dönüyordum ki havalanan perdenin arkasindan bir ses
- Demek babalarından mi istiyorlar.?
Donakalmistim. Yiğittir gerçektende oydu. Tek diye bildiğim
- Ruya degilmis!!! Burdasin... Cok ozledim!!
Perdeyi elimle kenara cekip Yigitin boynuna atıldım.
- Geldin!!! Bize geldin.
- Birgun kârını gizlice gormeye geleceksin deseler inanmazdim. Ama oyle oldu.
- Gidiyor muyuz artik? Gidiyoruz dimi??
Birden hayallerim suya dustu. Kelimeler boğazında dugumlendi. Gozlerim doldu.
- Ben eve gelmek istiyorum. Gidelim.
Sesim kisilarak ",seni çok özlüyorum".
Yiğit eliyle saclarimi toplayarak " bende seni çok özlüyorum ama bu saatten sonra o serefsizin sağı solu belli olmaz. Burayi bulamaz. Biraz sabret. "
- Hayir.. Olmaz bende gelicem seninle.
- Ala geldiğine pişman etme nolur. Benim icin kolay mi? Biraz sabir. Boyle yapma yoksa bende gidemem..
Basımı omuzuna dayadim. O kadar sıkı sarılmıştımki.
- Kac gün kalacaksin?
- Bugun.. Gece gitmem lazim.
Birgün sadece birgun..Yeter miydi? Yetmezdi.
- Sen az önce omlet mi diyordun.? Ufakliklar omlet mi istiyor?
Bende bütün şımarık tavrını takinmistim. Dudaklarını buzerek
- Evet omlet istiyoruz. Ama uç yumurta.
- Oooo cok aciz demekki.
- Çokkk!!!
Yerinden kipirdayamiyordum. Onunda itirazı yoktu. Kulağıma eğilip
- Hani acikmistin sen?
- Sen yemekten daha iyi geliyorsun? Sanada açim. Senide özledim.
Elleri belinde dolaşmaya başlamıştı bile. Hafif cikmis gobegimle cokta seksi olmasakta yinede ona hazirdim. Elimi boynuna dolayı saçlarının arasina aldigimda ise beni coktan kucagina almisti bile. Yataga beni bıraktığında üzerindeki tisortunden kurtulmuştu. Benim tisortumu yukari sıyırıp bir hamlede atmisti bile. Ortaya cikan göbeğine gülümseyerek bakti.
- Ufakliklar rahatsiz olmaz degil mi? derken bir eliyle karnimin uzerinde gezdiriyordu.Taytimdanda kurtulmak birkac saniye sürmüştü. Bir el ne kadar yakışırdı bir tene.. Elleride ozlemişti belliydi. Dudakları dudaklarına değmeden yanmaya başlamıştı dudaklarim. Emirden nefret ediyordum. Bize bu aciları yaşattığı icin.
Elleri vücudunda dolastikca tamamlaniyorduk. Biz oluyorduk. Eksik yarim yerine geliyordu. Dudaklarini hissettikce bi gun hic bitmesin istiyordum. Mesafeler bile ayiramamisti bizi.Bebeklere zarar vermemek için sanki kiymetlisini sever gibi geziyordu elleri vücudumda.. Ellerim bos durmuyor her bir hamlesine karsilik veriyordu. Artik ayni dilden konuşuyorduk. İkimizde burda değildim artik. Herşeyi unutmus ,yer ve zaman kavramını silmistik. Nefesinin kesildiği yerdeydik. Basini omuzuna koydugunda eli göğüslerinde geziyordu. Bacagim onun belinin uzerinde..
- İyi misin?
- Evet ...
Hafifçe gulumsedi. " Nasil ayri kalicam senden.? Bir hafta bile dayanamadim".
- Telefonda öyle demedin ama..
- Heee su telefon..
Biyikalti gulumsedi.
- Özür dilerim askim. Ama Emirin telefonları dinlediginden suphelendik. Senin beni terk ettiğini düşünmesi gerekiyordu. Tedbir amaçlıydı. Anlayacağını dusundum.
Başını kaldirdim yuzume bakti.
- Benim icin kolay mi? Senden bebeklerimizden uzakta..
Omuzuna bir öpücük daha kondurdu.
- Birsey anladim biliyorum musun? Ben senden once neymisim ne yaşamisim. Seninle doğdum Ala..
Tekrar gozlerini kapatip basini omuzuna koydu. Ellerim saflarında dolaşıyordu. Ne kadar oyle kaldik bilmiyordum..
- Aciktim.. Yani bebekler acikti. Bulantimda basladi ilac almam lazim.
- Önce karnini doyuralim. Ben hazırlayıp geliyorum.
- Sen mi yapicaksin?
- Oğullarım benden istemedi mi?
- Oğulların??? O nereden cikti. Belki kizdirlar.
- Bilmem icime oyle dogdu. Belkide biri kiz ,biri erkek. Belki ikiside kızdır. Hic fark etmez ...
Son bir dudaklarından öpüp kalkti. Banyoya gidip düş aldi. Yatakta öylesine yatiyordum. Cok sey dusunmem gerekirken hic birsey düşünemiyorum.Sadece anı yasamaliydim. Yigit bes dakika icinde banyodan cikti.Acele ettigim belliydi. Gelip dudaklarından öpüp gitti. Bende yatagin icinde ellerimi yukari kaldirip esnettim. Yataktan ciktim. Dus aldim giyindim. Hafif makyaj yaptim. Onun için birşeyler yapmaliydim. Beni daginik halimle görmesini istemiyordum. Yataga tekrar oturduğunda Yigit elinde kahvalti tepsisiyle geldi. Mukemmel bir kahvalti olmasada üç yumurtayla yapılmış harika bir omlet,sicak simitlerimide unutmamıştı. Bir kocaman bardak sut....
- Nerede kahvalti yapmak istersiniz Kucuk Hanim?
- Balkonda yapalim mi?
- Tabi ki...
Balkona dogru yürürken devam etti.
- Herkes uyanmış. Beni goren hortlak gormus gibi bakiyordu. Bir sen normal karsiladin.
- Normal???
Gulmeye basladim. Geri donup bakti.
- Su gülüş icin yakarim dunyayi...
Gözlerini koşarak bakiyordu. Yüzündeki huzurum görmek dahada mutlu etmisti beni. Balkondaki sehpanın uzerine tepsiyi birakti.Perdeyi kenara cekti.
- Gel bakalim..
Oturmam icin yardim etti. Catalimi elime aldigimda elimden çatalı aldi. Yumurtadan bir parca alip agzima verdi. bir parçada peynirden aldi.
- Bebek miyim ?
- Bebeksin.. Benim bebegim...
- Ne kadar kalicaz boyle Yigit?
Yiğit derin bir nefes aldi. Çatalı tabağa koydu.
- Emir delirmiş durumda. Neler yapabilir bilmiyorum. Önce Yağmur kozuydu. Ama simdi oda yok. Herşeyi yakıp yikacaktir. Sizi riske atamam. Yanliz olursam olaylari daha cabuk toparlarim.
Yüzüm düşmüştü.
- Offf farkindayim. Ama elimde degil. Sanirim hormonlarim beni boyle yapti.
- Ben senin hormonlarinada asigim..
Eğilip yanağımdan optu.
- Her halin ayri asik olunası bir kadin iste.
- Biliyorum musun? Bir haftadir hergun buradan denizi izliyorum.Seni düşünüyorum aklim sende ama. Ya sana birsey olursa..
Yiğit basini uzun bir koridoru andıran sonrası da denize kavuşan vadi gibi uzanan denize çevirdi gozlerini..
- Bana birsey olmaz.
- Soz ver. Biran once bitirip geliceksin. Tamam mi?
- Tamam soz veriyorum!!
Uzun zamandir yaptigim en guzel kahvaltiydi. Kendimi daha dinç hissediyordum. Sut bardağını da elime aldim.
- Ne planliyorsun?
- Emirin yaptigini bildigim isleri var. Oralardan darbe vurursam Emir biter. Yani isini biz degil baskalari baskalari bitirecek.
- Nasil isler diye sormalimiyim?
- Sorma Ala?
- Anladim..
Yiğidin bahsettiği isler cokta legal degildi. Anladigim kadariyla Yigitte taşın altina gidebilirdi. Bu yüzden olayi baskalari bitirecekti.
- Baska ne zaman geleceksin?
Yüzüme bakti. Bilmiyorum anlaminda basini salladi. Oda bilmiyordu ne zaman biteceğini. Bitsin yeterdi. Ama ya biz?
- Biran önce bitsin diye çalışacağım. Ama zaman lazim. Önce iyi olduğunuzu bilmem lazim..
Kahvaltimiz bitmisti. Ama daha ona doyamamistim.Saatler cok hizli geçiyordu.
- Ayri bir guzellesmissin sanki..
- Bilmem oyle mi?
- Yok yok dahada bir guzellik var sende..
Yerinden kalktim. Kucagina oturdum.
- Yalancı...
- Kimmm??? Ben yalancı ?
Elimle saclarini düzeltiyordum.
- Cinsiyetleri ne zaman belli olur?
- Var biraz daha.. Umarim birlikte öğreniriz.
- ......
Kokumu derin derin icine cekti. Boynuma bir öpücük kondurdu.
- Asagi inelim mi?
- İnelim..
Kucağından kalktim. Elimi tuttu. Balkondan odaya girdik. Odanın kapısına dogru giderken birden donup dudaklarından optu.. Sonra tekrar elimden tutup kapiya doğru gitmeye basladik. Duyduğumuz silah sesiyle birden kapinin onunda kalakaldik...