BÖLÜM 4🎈TANIMAK🎈

1.3K 68 9
                                    

Korkuyorum desem sesimi biri duyar mıydı?

Gelir miydi biri yanıma? Beni bu yalnızlığımdan kurtaracak birileri yaşıyor muydu benimle aynı dünyada?

Şu an sesimi duyacak biri olduğuna inanmıyordum. Belki de hiçbir zaman inanmamam gerekecekti. Zihnim kalabalık bulutları ittiği gibi yeni bir kişiliğinde içine girmesine izin vermiyordu.

Korkuyordum, o ses beni ürkütmüştü. Aslında bir hayvanın sesi olduğu belliydi ve bu hayvan normal ses çıkartmıyordu, sanki..sanki yolunda gitmeyen bir şeylerin belirtisini veriyordu. Belki de yardım bekliyordu. Gülümsedim, ben hiç yardım etmiş miydim ?

Adımlarımı sesin geldiği yöne doğru ilerlettim. Kafam karışıktı. Her an buradan kaçıp gitmek istesem de bir yanım buna izin vermiyor, merakına yenik düşüyordu. Ses kesilmişti. Uğultu halinde geliyor, birilerinin konuşma sesini andırıyordu. Sanırım sadece hayvan sesi duymuyordum ya da sadece hayvan görmeyecektim, bu kesin bir bilgi gibi zihnimin derinlerine işledi. Gözlerimin önüne giren ilk görüntü kaşlarımın çatılmasına sebep oldu. Bu da neydi böyle?

Çocuklar iki tane köpeği bağlamış, ellerinde adeta onlarla oyun oynarcasına bir o yana bir bu yana çeviriyorlardı. Kaşlarım çatık dudaklarım aralıkken köpeklerden korktuğum fikri aklımdan tamamen çıkmış gibiydi. Zavallı köpekler neden öyle usluca onlara boyun eğiyorlardı ki sanki ?

Beni görünce dişlerini çıkartan köpekler şimdi küçücük çocukların esiri mi olmuştu ? Yoksa ben onlardan boşuna mı kaçıyordum?

Daha fazla yerimde durmaya dayanamayarak köpeklerin etrafında duran çocuklara doğru yaklaştım. Aramızda duvar vardı, fazla yaklaşmamaya özellikle çaba gösteriyordum. Köpek... her ne olursa olsun ona karşı korkumu bir türlü yenemiyordum. " Hey, " diye bağırdım. Sesim düzensiz soluklara gebeydi. " Siz ne yaptığınızı sanıyorsunuz  ? "

Çocuklar sesimi duyunca bana doğru döndüler. " Oynuyoruz abla. " Keyiflerinin yerinde olduğu belliyken ben cinnet geçirmek üzereydim. Ya, benim korktuğum o köpekler onların oyuncağı nasıl olabiliyordu ?

" Belli, " dedim sakin olmaya çalışarak. Hepsini teker teker dövsem beni şikayet ederler miydi ? " Bırakın onları, hayvanlarla oyun mu olurmuş ? Çabuk bekliyorum. " diyerek kendi hakimiyetime aldığımı zannettiğim çocuklar oldukça dişli çıkmıştı.

" Yürü be git işine abla. " diye gevşek gevşek konuşan çocuk sınırlarımı zorlayacağa benziyordu.

  O yanınızdaki köpek olmayacaktı da ben gösterecektim size, ablayı, hanyayı konyayı..   İç sesim kendiyle mücadele verirken sakin olmanın bir faydası olmayacağı belliydi.

" Ben sana bir yürüyeceğim göreceksin. Size onları bırakın dedim. " Bu kez ses tonum abartılıydı. Apartmandaki insanlar hiç mi görmüyordu? Ya da hiç mi duymuyordu? Nasıl yaşam alanıydı canım burası ?  " Beş saniye, size beş saniye veriyorum çabuk  bırakın şunları yoksa onların yerinde kendinizi bulursunuz. Telefon elimde anında ararım insanları.." Sahi böyle bir durumla karşılaştığımda arayacağım bir yer var mıydı  ? Belediye de bir yer ? İlgili bir yer ?

Bilmiyordum.

Sesimi duyan çocuklardan birkaçı laf dinleyen cinslere benzediğini bana kanıtlamak istercesine ipi çözmeye başladı. " Tamam, çözüyoruz. "

" Hey, niye çözüyorsun? " dedi benimle zıtlaşan çocuk. " Daha oyun bitme.."

" Baksana sen bana, " dedim biraz daha yaklaşırken oldukça temkinliydim. Köpekler bana saldırmazdı değil mi ? Sonuçta ben kurtarıyordum, saygı duymazlar mıydı bana ? " Seni alıp aynı o köpeklerin haline büründürmemi istemiyorsan, o küçük ama çok büyük çeneni sustur ve ben kafatasını kopartmadan önce buradan yol al. Hadi, evine. Buradan sana oyun çıkmaz, yaramaz çocuk. "

ANON (Bir Varmışım Bir Yokmuşum)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin