Napıyorsun şu an mesela, kim var yanında?
Eskiden bu sorunun cevabını bilmezdim. Bilmek için de çabalamazdım gerçi. Ama artık biliyordum bu sorunun cevabını. Şu an karşımdasın mesela, ben varım yanı başında.
Hayat size bir şeyleri getirirdi verirdi belki. Ama bazen vermezdi işte o zaman ise siz kendi hayatınıza bir şeyler katma ihtiyacı hissederdiniz. Ben, bunu aldığım kararla anlamıştım. Bazen oyunları, kurguları kendi ellerimizle yazmamız gerekirdi. Bunu daha önce hiç yapmamıştım. Ama son iki ayım boyunca bu fikri ilk kez düşünmüş hatta düşünmekle kalmamış oyunumu yazmıştım bile.
" Gazel mi ? " diye soran Efgan ile ilk defa göz göze geldim. Kahverengi göz bebeğinin etrafını saran kirpikleri oldukça uzundu. Belki de bir erkeğe göre oldukça uzundu. Yüzünün belli bir kısmını kaplamış olan sakallarına dokunmak istedim. Okşamak, ellerimle ona dokunmak.
" Evet Gazel. " diyen Elif 'le dikkatim dağıldı. Kendi içimde yaşadıklarım öyle hızlı ilerliyordu ki, bir yalnız kalsam herhalde o dünyamdan çıkamazdım.
" Güzel isim ve de ikinci duyuşum. Ilk duyduğumda garipsemiştim ama açıkçası güzel gelmişti. " Gözleri derinlerime iniyor sanki içimi çözmeye çalışıyor gibiydi. " Hoşgeldin tekrardan aramıza. " dudak kıvrımlarının üzerinde gezdirdiği diliyle bir nevi dikkatimi dağıtmıştı.
" Teşekkür ederim ve de hoş buldum. " dedim sesimi çok da net duymamasını isterken.
" Sesin. " dedi kaşlarını çatarak. İşte o an ona gönderdiğim ses kaydı geldi aklıma. Ne kadar da ince demişti. Hatırlamış mıydı beni ?
" Ne varmış sesinde ? " diyen Elif bana kaş göz işareti yapıyor, ne olduğunu anlamaya çalışıyordu.
" İnceymiş, " dedi devamını da getireceğini dudaklarının aralanmasından anlayabildim.
" Efgan, telefonun çalıyor oğlum. " diyen sesle biraz önce tanışmıştım. Ela teyzeydi, onun annesi.
Bir şey demeden ayağa kalktı ve bulunduğumuz odadan uzaklaştı. Gözlerim onu izlerken görüş açımdan çıkmasıyla Elif 'in bakışlarıyla karşılaştım. Yüzündeki tebessüm bir an silindiğinde ne olduğunu anlamadığım için kaşlarımı çattım. " Neler oluyor ? " diye sormasıyla kafamı salladım.
" Nasıl yani ? "
" Sesin, sesini biliyor muydu ? Yani biraz garipsedi ve açıkçası şüphelendi. " dedi dudaklarını dişleyerek. Bunu sık yaptığını fark ettim. " Bu kadar dikkatli olacağı aklıma gelmezdi ama sanırım kardeşim ilgilendiği şeyleri unutmuyor. "
Arkamda yeniden bir hareketlilik hissedince aralanan dudaklarımı geri kapatmak zorunda kaldım. " Kızlar, " dedi Ela teyze. " Ne yapıyorsunuz bakalım ? Keyfiniz yerindedir inşallah. " Kafamı ona çevirdim. Arkamdaydı ve benim ona baktığımı görünce durduğu yerden yanımıza doğru gelmeye başladı. O yaklaştıkça kalbimde sanki koşusuna devam ediyordu.
" Yerinde yerinde anneciğim. " dedi Elif tebessüm ederek. " Ve daha da yerine gelecek keyfimiz. " imalı sözleri beni hedef alırken gözlerimi hafifçe kısarak ona baktım.
" Oh, ne güzel. Arkadaş arkadaşa takılmak güzeldir tabiki. " dedi biraz önce onun oturduğu tekli koltuğa oturarak. " Ama kızlar ilk önce yemek yesek daha güzel olur. Acıktım yahu, hem Gazel kızımda acıkmıştır, yol yorgunu. Değil mi kızım? "
Hedefe atılan okun ucundaki kişi ben olduğum için biraz afallasamda bu kadının benimle çok uğraşacağını hissedebilmiştim. Sanki bir şeyler biliyor ve bildiklerini doğrulatmak için beni konuşturmaya çalışıyordu ya da tek derdi gerçekten benimle konuşup muhattap olmaktı. " Şey.."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ANON (Bir Varmışım Bir Yokmuşum)
Ficção AdolescenteNe kadar ileriye gidebilirdiniz ? Hiç tanımadığınız biri için.. Ben sanırım kimsenin yapamadığını, aklına dahi getiremeyeceği bir şeyi anlık cesaretle yaptım. Söz konusu kalbimse herşeyi yapabileceğimi kendimi bile feda edebileceğimi öğrendim. 16...