' Eve geldim. '
Sabah gözlerimi açtığımda gelen mesajla gülümsedim. Evindeydi. Rahattı, rahattım. Artık geceleri her mesajıma cevap verebilecek, o tür konuşmalarımıza devam edebilecektik.
' Sevindim. '
' Bende. '
' Özlemiş misin ? '
' Evet, özlemişim en çok da odamı..'
' Ahshshsh, odanı mı ? '
' Evet, odamı sksskssk...'
Yazlıklarında onun kendine özel odası yoktu. Illaki birisiyle beraber yatmak zorunda kalıyordu. Ama o biriyle kalmıyor benimle rahat konuşabilmek için oturma odasında yatıyordu. Odasına geldiğine sevinmesi gayet normaldi.
' Hmm, '
' Hmm ya..'
' Ne yapıyorsun peki '
' Uzanıyorum öyle sen ? '
' Aynen bende. Kurs yok bugün rahatım. '
' Güzel. '
' Öyle. '
" Gazel, aşağı gelebilir misin ? " diye bana seslenen annemle birlikte uygulamadan çıktım. Zaten şu anlık konuşacağımız bir şey yok gibiydi. Aşağı inerken adımlarıma özen gösteriyordum. Geçen seferki gibi yuvarlanmak istemezdim.
" Efendim anne ? " diye sordum ama mutfakta annemi bulamadım. Oysa sesinin buradan geldiğine emindim. " Anne neredesin ? "
" Buradayım. " diye bir ses duydum. Ama sesin yerini tespit edemedim. " Masanın altındayım. "
Gözlerim masanın altına çevrildiğinde sonunda annemi görebilmiştim. " Orada ne arıyorsun ki ? "
" Birazcık belamı birazcık işleri.."
" Anladım. "
" Senin papağan durmuyor, dışarı çıkar biraz. " dedi sesi soluk soluğa gelirken. Masanın altında ne yaptığını halen çözebilmiş değildim. " Cak cak ötüyor sabahtan beri susmadı hiç. "
" Peki, götürüyorum. " diyerek mutfaktan çıktım.
Evet, bir papağanın vardı. Annemin sürekli evden göndermekle beni tehdit ettiği bir papağanın vardı. Evde kimse ondan memnun değil, hep şikayetçiydi. Sabahları erkenden uyanması dışında bir kötülüğü yoktu bence. Ama onlara her şeyi batıyordu. Yurda alacak olsalar onu da benimle birlikte götürürdüm. Lakin yurda papağan almazlardı. Bazen beni aldıklarına bile inanmıyordum ama neyse..
Papağanımı alarak bodruma indim. Genelde buraya bırakıyorduk. Kapalı alan olduğu için kaçabilme şansı da olmuyordu tabi. Kafesi demirlerden çıkararak papağanın dışarı çıkmasını bekledim. Beklediğim gibi beni çok uğraştırmadan çıkmıştı kafesinden. Bodrumun kapısını arkamdan kapatarak eve çıktım. Bir saat orada uçsa yeterdi.
Odama girdiğimde onunla konuşmak için profiline girdim. Artık evde olduğuna göre konuşabilirdik bolca. Gerçi konuşuyorduk çok defa ama sanırım geceleri bu da yetmiyordu. Bazen insan yetinmeyi bilmiyordu ama bilmeliydi. Birisi bize öğretmeliydi bunu. Fazla şeylerin zarar vereceğini bize de söylemeli, bu konuda önlem almamız için bizi uyarmalıydı.
' Orada mısın? ' yazarak gönderdikten sonra yatağıma oturdum. İçim bir tuhaftı. Bugün kurs olmamamasına rağmen erken kalkmıştım. Kursun bitmesine az kalmıştı. Bu beni rahatlatıyordu ama yaklaşan okul tekrar gerilmeme neden olmaktan çekinmiyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ANON (Bir Varmışım Bir Yokmuşum)
Novela JuvenilNe kadar ileriye gidebilirdiniz ? Hiç tanımadığınız biri için.. Ben sanırım kimsenin yapamadığını, aklına dahi getiremeyeceği bir şeyi anlık cesaretle yaptım. Söz konusu kalbimse herşeyi yapabileceğimi kendimi bile feda edebileceğimi öğrendim. 16...