24

2.9K 128 16
                                    

Kalp ritmim hızlanırken telefonu kapattım. Burada olduğumuzu nasıl öğrendi?

"Kimden?" dedi Burak.

"Meltem, buluştuk diyor" deyip gülümsedim. Yemeği yedikten sonra toplamak için kalkmıştık. Başım döndüğünde koltuktan tutundum.

"İyi misin?" deyip yanıma geldi ve kolumu tuttu Burak.

"İyiyim" deyip derin bir nefes aldım. Masayı toplamıştık. Telefonuma yeniden bir bildirim gelmişti. Tedirginlik ile açıp baktım.

"Sana dokunduğu ellerini önce kollarından ayıracağım, sonra da parmaklarını tek tek kesip ona yedireceğim aşkım"

Telefonu kapattım. Hiçbir şey yapamaz, sadece göz dağı veriyor. Sakin ol Sude!

"Kahve ister misin?" dedi Burak, kafa salladım.

"Sen salona geç, bir film bul geliyorum ben" deyip gülümsedi. Bende ona gülümseyip salona geçtim. Televizyondan güzel bir film seçmiştim. Kısa bir süre sonra Burak elinde iki kupa ile geldi. Kupalardan birini aldım. Hava kararmıştı. Bizde ışıkları kapatmıştık, sadece televizyonun ışığı ile aydınlanıyordu ortalık. Burak yanıma oturduğunda filmi başlattım. Gözlerim televizyondaydı ama kafam Civan sorunu ile cebelleşiyordu. Ya dediklerinde ciddiyse. Ya gerçekten gelip beni alıp götürür, Burağı öldürürse. Yok canım, yapamaz o kadar da. Burak onunla baş edebilir, eğer yalnız gelirse.
Film bittiğinde esnedim. Filmi Civan'ı düşünmekten hiç izleyememiştim bile. Baya uykum gelmişti.

"Yatalım mı artık?" deyip Burağa baktım.

"Yatalım güzelim" deyip sırıttı.

"Pislik" deyip ters bakışlarımı göndererek kalktım. Gülerek arkamdan geliyordu. Odamın kapısının önüne geldiğimde durdum.

"İyi geceler" dedim.

"Sanada" dediğinde içeriye girdim. Üstüme pijamalarımı giyip ışığı kapadım ve yatağa girdim. Aklıma yine türlü türlü şeyler geliyordu. Kafamı düşüncelerden ayırıp gözlerimi kapattım ve uyumaya çalıştım. Bir süre öyle durdum, nefes verip öbür tarafa döndüm. Ağzıma bir el kapandığında gözlerimi açtım. Civan'dı.

"Merhaba aşkım" dedi, çığlık atıp ona vurmaya başladım ama etkilenmiyordu. Telefonuna bildirim geldiğinde baktı.

"Şimdi gitmem lazım, ama en yakın zamanda geri geleceğim aşkım" deyip yanağımı öptü ve elini çekti. Elini çektiği an güçlü bir çığlık atmıştım. Balkondan gitmişti. Ağlayarak doğruldum.

"Sude!" diye bağırıp geldi Burak.

"Ne oldu?" deyip ellerini yanaklarıma koydu.

"Civan geldi, balkondan gitti" dedim. Balkona doğru hareket ettiğinde elinden tuttum.

"Gitme, Burak çok korkuyorum" dedim. Başımı göğsüne yaslayıp bana sarıldı.

"Tamam, geçti" dedi.

"Beni kaçırmaya gelmişti, ama sonra telefonuna bir mesaj geldi. Daha sonra yine geleceğim dedi ve gitti" dedim.

"Bir daha dönüşü olmayacak onun" dedi, geri çekilip karşıma oturdu. Karnıma giren ağrı ile inlemiştim. Sanırım baya yüksek inledim çünkü Burak tiremişti.

"Ne oldu?" deyip yanıma geldi.

"Ağrı" dedim, çok kötüydü.

"Ne yapacağım bilmiyorum ki" dedi Burak, yine telaşlanmıştı. Derin nefesler alarak sakinleşmeye çalıştım.

"Sude şu aklına takılan lanet şeyi söyle artık bana!" diye bağırdı.

"Civan, düğünden sonra her gün sabah akşam bana mesaj attı. Gelen çiçekler de ondandı" deyip telefonumu ona uzattım. Mesajların hepsini okumuştu. Çok sinirli gözüküyordu.

Bakıcı | BİTTİ Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin