Hailie
Aynanın karşısında saçlarımı kurutuyordum. Kapının sesini zar zor duyarak, aceleyle kurutma makinesini bir kenara bıraktım.
Merdivenleri hızla iniyordum. Teyzeme "Ben bakıyorum" diye seslenip, kapı kolunu kendime çektim. Gördüklerimle şok geçirmiştim.
Nick ayakta durmakta zorlanırken, Lily olduğunu tahmin ettiğim kız ağlıyordu. Ne yapacağımı bilmiyordum, gördüğüm manzara tüm reflekslerimi engelliyordu sanki. Bir şeyler yapmalıydım, ama mantıklı düşünemiyordum.
Nick'i içeri taşımaya yeltendiğimde aniden yere yığıldı. Lily daha da sesli ağlıyor, yardım etmem için bana yalvarıyordu. Arkamı döndüm, merdivenlerin yarısında durmuş, şok içinde olanları izleyen teyzeme baktım.
- Teyze Lily'i al odama çıkar. Bulabildiğin havluları getir hemen!
Teyzem aceleyle merdivenleri inip, Lily'i kucakladı. Lily, Nick'ten ayrılmak istemiyor, avazı çıktığı kadar bağırıyordu. Onun sesleriyle daha da afallıyordum.
"Lütfen Nick" diyor, kanayan bölgelerini kontrol ediyordum. Gözleri yavaşça kapanıyordu.
- Nick çok kan kaybetmişsin. Uyuma.
Gözlerini açmaya çabalıyor, ama yenik düşüyordu.
- Bana bak, gözlerini kapatma.
Teyzemin getirdiği havluları, sıkıca kanayan bölgelerine sardım. Panik içindeydim. Ayağa kalktım. "Uyanık kalmalısın tamam mı!?"
Masanın üzerindeki telefonu kaptım.
- Ambulans istiyorum. Birilerini gönderin hemen! Vakit yok, lütfen gelin.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kilitle
General FictionTakıntılı, sevdiği kişiyi kendine saplantı haline getiren biri, bir ilişkide nasıldır?