Merhabalar , yeni bir hikaye ile karşınızdayım Peaky Blinders dizisini izlemiş olun ya da olmayın okuyabileceğiniz bir hikâye. Umarım okur ve beğenirsiniz. Başlayalım o zaman ❤️---
"Bu olayda adınızın geçtiğini görünce
hakkınızda küçük bir araştırma yaptım."
"Sen de kimsin ? Beni hiçbirşey ile suçlayamazsın."Duymamazlıktan gelip devam ettim. Meraklı tavırlarıyla beni incelemeye devam etti.
"Yaptığım araştırmada ; gerek yaptığınız işler gerekse aileniz hakkınızda epeyce bilgi edindim Bay Shelby."
"Öyle mi ? Neden hala buradasın o halde ? Öğrendiklerin korkutmamışa benziyor."
"Hakkınızdaki suçlama güçlü. Aksini kanıtlayacak bir deliliniz yok. Bu nedenle hala buradayım. "
Sabrı sonunda taşmış ve ifadesi daha sert bir hal almıştı."Ey ! Bana bak !"
Duyduğum parmak şıklatma sesi ile irkilip , yeniden buz mavisi gözlerine odaklandım.
"Bu şekilde yardımcı olamam Bay Shelby."
"Sikik bir aynasızın, sikik yardımına ihtiyacım yok. Tabii ya bir saniye ! Onlardan bile değilsin! Kimliksiz nasıl girdin buraya ?"
"Yanlış anımsamıyorsam , hakkınızda kadınlara karşı kibar olduğunuzu da duymuştum. "
"Kadınlara. Doğru. Nerden geldiği belli olmayan , benim şehrimde beni sorgulamaya çalışan boktan birine değil. "
"Bay Shelby , diğer memurlar-"
"Hiçbir polis özellikle benim şehrimdeki , alakam olmayan konularda beni sorguya çekemez."
"Alakanız olan konularda da buna pek cesaret edemiyorlar sanırım."
"Benimle çalışıyorlar. Saygı duyuyorlar."
"Onlara para veriyorsunuz. Para için susuyorlar "
"Nasıl böyle konuşuyorsun?"
"Bana ödeme yapmıyorsunuz eh , sizin için de çalışmıyorum. O halde sorgulamaya hakkım var. "
"Neden buradasın? İstediğin para mı ?"
"Sadece adalet için buradayım Bay Shelby. "
"Ne için adalet ?"
"Adaletsizlik yapan herkes ve herşey için."
"Bu sıralar adalet , herkesin sıkça bahsettiği ama asıl anlamının bile bilinmediği bir sözcük sadece. "
"Ve canınızı sıkan bir kelime , değil mi?"
Bu konuşma can sıkıcı bir hal almaya başlıyordu benim için de
Gözleri sinirden kısılırken , dudaklarında belli belirsiz bir tebessüm vardı.
Sinirine rağmen ses tonu asla değişmiyordu.
"Siktir git ! "
"Pekâlâ Bay Shelby. İlk planım karşınıza güler yüzle gelerek kendimi tanıtmaktı. Bilirsiniz ismim , nereden geldiğim gibi aslında sizi hiç ilgilendirmeyen ama iletişim için ilk adım olan klâsik şeyler. Fakat görüyorum ki yersiz bir davranış olacaktı. O halde iyi dinleyin! Hakkımda bilmeniz gereken ilk şey; sabırlı biri olduğum. Ancak bir o kadar da sabırsızlığa ve aşırılığa asla tahammül edemediğim."
Gözlerini kısmış yine aynı sakinlikle bakmaya devam etti.
"Ne sikim diyorsun be ! "
Elimde tuttuğum kağıt yığınını ona doğru uzattım. Ufak bir göz gezdirdikten sonra onca süredir ses tonunda tek bir artış olmayan adam alev almış gözlerini gözlerime sabitledi . O anda bir hareket beklerken , gözleri eski donuk şekline döndü.
Etrafta gezdirdiği bakışlarını izlerken farketmiştim ; gözleri, kirpikleri güzeldi. Donuk mavi gözlerinde duyguyu çok iyi saklıyordu.
"Bunların hepsi yalan. "
"Herşey bunun aksini gösteriyor."
"Papazın ölümü ile alakam yok."
"Buna inanıyorum Bay Shelby. Aslında burada olma sebebimi en iyi bu açıklıyor."Anlamayarak yüzüme baktı. Masanın üzerinde duran sigarasından bir tane çıkarıp yaktı ve sandalyesinde gerinerek oturdu.
Ben etrafı inceliyorken bana uzatmış olduğu sigarasını farketmemiştim.
Tereddüt etsem de buna ihtiyacım vardı, çekinerek bir tane aldım ve çakmağını uzatarak sigaramı yaktı.
Sigaramdan bir nefes çekip geriye yaslandım ve başımı geriye attım."Ne demek inanıyorum?"
Söylediğine karşılık vermeden gülümsedim.
"Neye gülüyorsun?"
Masa üzerinden bana biraz daha yaklaştı.
"Ofisime gelip , bir sürü zırvalık sayıyorsun. Alakam olmayan konuda suçluymuşum gibi davranıyor ve ardından aksine inandığını ima ediyorsun. Siz kadınlar... Garip çelişkileriniz var."
"Kadınları iyi tanıyor gibisiniz ?"
"Birçoğu birbirinin aynı. İyi tanırım."Soğuk bakan gözlerine odaklanarak hafif bir gülümseme ile karşılık verdim tekrar. Önünde duran kağıtlarımı toparladım ve ayağa kalktım. Elimdeki sigaradan son bir nefes çekerek söndürdüm.
Benden bir karşılık beklediği kesindi , sessizliğime şaşırmıştı.
Ayağa kalkışımın ardından kendine bir viski daha doldurdu. Bu , onu ziyarete geldiğimden beri 3. Kadehi olacaktı. Sigarasını sayamadım bile.
Kapıyı açtım ancak susmak asla tarzım değildi. Hakkında yaptığım araştırmaya göre korkulacak bir adamdı ancak benim gözlerinde gördüğüm bundan fazlasıydı. Yanlış işlerin içinde bulunsada birçok iyiliği de vardı.
Adının karıştığı olayda aklanamazsa büyük bir sorun çıkacaktı. Küçük bir oğlu vardı ve karısı da ölmüştü.
O küçük çocuğun ,bir de babasız kalmasını istemezdim.
Parayla yanında tuttuğunu sandığı aynasızlar , sadece ufak bir açık bekliyordu. İçeriye girecek olursa kimse onun için kılını kıpırdatmazdı. Ben bunun için buradaydım. Zeki bir adam olduğu belliydi , korkusuzdu.
Kendi hislerime güvenerek , burnumun dikine gitmeyi seçtim. Sinirlense de aşırı tepkiler vermeyen adam , bir cümle yüzünden kalkıp beni vurmazdı herhalde."Kadınlar hakkında herşeyi bildiğini sanan sizin gibi erkekler... Tek bildiğiniz sadece bedenleridir. Başka birşeyden de anlamazsınız zaten. "
Güzel bir şekilde güldü. Oturduğu yerden hızlıca kalkarak birkaç adımda dibimde durdu.
"Ne bilmemiz gerekir mesela?"
"Haddinizi bilseniz fena olmaz Bay Shelby."Saniselik tebessümü anında dondu. Ben arkamı dönmüş kapıdan çıkacakken kolumun aniden çekilmesi ile sendeledim. Kolumu ondan kurtararak onun arkasına geçtim . Ben onun kolunu tuttum ve onu yüzü kapıya gelecek şekilde kapıya yasladım.
"Aslında bilmeniz gereken en önemli şeyi söylemedim Bay Shelby; ismimi. "
Nasıl olduğunu anlamadığım bir hızda tersine çevirerek o sırtımı kapıya yasladı. Kurtulmaya çalışsam da başarısız oldum. Olabildiğince yakınıma gelerek güzel ses tonu ile mırıldandı.
"Kim olduğunuzu gayet iyi biliyorum Bayan Sandler. Geçmişi hatalarla dolu olan tek kişi , ben değilim."
"Anlaşılan birileri de beni araştırmış. Güzel , umduğumdan verimli bir sohbet oldu."
"Yanlış kişilere bulaşan , meraklı bir kızsın. Basın belaya girebilir."
"Başı belada olan sizsiniz. Ve sanırım yardımıma ihtiyaç duyacaksınız."
"Kendine güveniyorsun."
"Bay Shelby , kolumu bırakın lütfen. Ben düşman olarak gelmedim buraya. İnanın yeyerince düşmanım var. Adınızın karıştığı papaz olayı ciddi boyutta. Ve sizin lehinize birşeyiniz yok -"Alaylı gülümseme ile yaklaştı.
"Sana tekrar net bir şekilde söylüyorum ; buradan hemen defol git ! Haddin olmayan şeylere de müdahil olma. "
"Pekâlâ... Ben sizi uyarmış olayım. O ,egonuz da fayda etmeyecek. İyi günler Bay Shelby!"Açtığı kapıdan hızla çıkıp gittim. Buraya gelmekte , bu adamla konuşmaya çalışmakta sadece hataydı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Set Free or Kill // Thomas Shelby
FanfictionKız , oturduğu tekli koltukta , şöminenin verdiği ısı ile esneyerek biraz daha yayıldı. Elinde tuttuğu , külü yere düşmek üzere olan sigarasından bir nefes daha çekti. Başını biraz daha sola çevirerek yan tarafında oturan adamın buz gibi bakan mavi...