"Arthur ? "Kapı ziline basılınca Susan kapıyı açmak için gitmişti. Birkaç saniye sonra bağırışlarla birlikte Arthur içeriye girdi.
Rob'u ensesinden tutmuş salona savurmuştu. Rob'a baktım. Biraz dayak yemişti."Havalı bir giriş Arthur. " Alkışladım.
"Bu şerefsiz senin için çalışıyormuş ! "
"Birincisi benimle çalışan kimse şerefsiz değildir. Şerefsiz olsa benimle çalışıyor olmazdı."
"İnkar etmiyorsun yani ?"
"Hayır. Rob güvenilir adamlarımdan biridir."
"Frankie ne oldu ?"
"Frankie'yi gördünüz daha önce. Onu fabrikaya sokamazdım. Rob , bu iş için en iyisiydi. "
"Enda ! "
"Ne var ! Rob'un yakasını bırakta adam bir nefes alsın. "
Rob'u iterek düşürdü. Yanına gidip elini tutarak kaldırdım.
"Sen ona bakma Rob , genelde asabidir."
"Neden fabrikaya soktun onu ?"
"Ben sokmadım Arthur , sen onu işe aldın. "
"Sen gönderdin ! Ona güvenip işe almamız için plan yaptın!"
"Kötü mü olmuş ? Güvenmiş olman ne güzel işte." Susan 'a işaret yaptım. Viski doldurup getirdi. Koltuğa oturup kadehi elime aldım.
"Gören de içiyorum sanar , oysa ki sadece dekor." Arthur'a baktım. Hala burnundan soluyordu. Rob kendini toplamış şekilde aynı öfke ile Arthur'a odaklanmıştı.
"Sen çık Rob."
"Burda kalayım , güven olmaz bu adama."
"Merak etme , beni öldürmeye geldiğini sanmıyorum. Arthur beni sever. "
Rob başı ile onaylayarak isteksiz de olsa odadan çıktı.
Masanın üzerinde duran sigaradan bir tane aldım. Arthur'a da uzattım.
"Arthur , eğer adam akıllı dinleyeceksen geç otur. Ha yok huzursuzluk çıkarmaya geldiysen zaten huzur falan yok. Boşuna uğraşmış olursun."
Az da olda sakinleşmiş şekilde karşıma oturdu. Uzattığım tütünden aldı.
"Neler oluyor sana ? Neden yapıyorsun bunu ?"
"Fabrikada biri olması gerekiyordu."
"McCroger mı istedi bunu ? Doğru ya onunla iş birliği yapıyorsun ."
"Aynen öyle. McCroger çok güçlü ve zengin bir adam. Daha ne isterim ki !"
"Ne ? "
"Arthur... Ben Tommy'e çok aşığım. Bunu en iyi bilenlerden biri sensin. Bu durumda bir düşünsene ! Ona karşı nasıl başkası ile iş birliği yapabilirim? "
"Yani bu da bir çeşit oyun mu ?"
"Öyle görünmek zorunda. Sana özet geçeyim kısaca ; Curly beni arayıp durumu anlattı. Ben de kalabalık birkaç kişi ile geldim. Birkaç kişi fabrikanızda , birkaçı Grace vakfında , bazıları da toplama yerinizde , limanda. Her yere adamlar koydum. Bu tamamen McCroger'e karşı savunma amaçlı. Size birşey yapmasına karşın tetikte olabilmek için. Rob'u yakasından tuttun , adamı da dövmüşsün ama fabrikada birkaç kişiyi yakalamışlar. Fabrikada yangın çıkarmaya çalışırlarken. Tommy'nin arabasına bomba koyarlarken..."
"Ne diyorsun Enda ! Ne zaman olmuş bunlar ? Neden duymadık?"
"Duymadın çünkü , benim oraya koyduğum adamlar onları imha etti zaten. Amaçta buydu , size ulaşmadan onları püskürtmek. Başarılı da gidiyor. Nasıl yakaladın bilmiyorum ama gayet iyi gidiyorlardı."
"Çok soru soruyordu. Sıkıştırdım. "
"Senden korktuğu için değil anlaşılan bilmende sakınca görmediği için anlatmış sana. Herneyse şuan McCroger ile işbirliği gibi görünmek zorunda. Öyle olmalı ki yakınında olup planı öğrenebileyim. "
"Sen , bize mi yardım ediyorsun yani?"
"Yardıma ihtiyacınız yok ama evet yanınızda olmak istiyorum. Benim için değerlisiniz ve zarar görmenizi istemiyorum."
Arthur sıkıntı ile etrafa bakındı. Yüzüne baktım dikkatle ama ısrarla gözlerini kaçırdı."Arthur ..."
Yine yüzüme bakmadı.
"Biraz fevri bir insanım Enda. Yönetim bu yüzden Tommyde. Mantıklı davranıyor ve sakin kalmayı başarıyor. "
"İnan bana sen olmasan Tommy , tek başına yürütemezdi. Sensiz yapamazdı."
"Tommy ne düşünüyor acaba ?"
"Benimle hemfikir olduğuna eminim. Neden üzgünsün ?"
"Nasıl olmayayım ki ? Sana bir sürü şey söylüyorum ama herşeye rağmen yanımızda yer alıyorsun. "
"Sözler önemli değil Arthur. Evet bazen ağır şeyler söylüyorsunuz ama sinirle olduğunu biliyorum. Bak , yine burdasın ve beni dinliyorsun. İşte böyle olunca , geçmişi önemsemiyorum. "
"Keşke bana bir yumruk atsan. "
"Hah ! Yerinden kalkamazsın Arthur. "
"Tommy ile konuşmalısın. Ona da anlatmalısın bunları."
"Hayır Arthur ,sen de birşey söyleme sakın. Tommy ne dedi duydun ' aynı tarafta olamayız' . Duygu karmaşası yaşamasın. Yeterince şeyle uğraşıyor zaten. "
"Sinirli olduğu kesin ama sana düşman değil Enda. Anlatırsan daha iyi olur. "
"Ne faydası olacak Arthur ? Şuan önceliğim Tommy ile olan ilişkimi düzenlemek falan değil. Önceliğim , güvende olmanız. Bu adam çok tehlikeli."
"Biraz insandan anlıyorsam , bu adam tek başına değil. Kasteddigim senin onun yanında olman değil. Arkasında başka biri var."
"Korkulması gereken de o. McCroger gibi güçlü adamlar bile başkalarının emrinde çalışıyorsa sen düşün , çalıştığı kişi ne kadar güçlüdür. "
"Arkasında kim var biliyor musun ?"
"Hayır ama öğrenirim diye umuyorum. Herneyse sende lütfen kimseye birşey anlatma. Linda dahil kimseye."
"Linda'yı siktir et ! "
"Aranız mı kötü ?"
"Hergün başımın etini yiyor , buradan gitmek için. Bir de çocuk olunca , çocuğu bahane ediyor işte. "
"Çocuğunu görmek isterim Arthur , iznin olursa."
"Tabii ki , istediğin zaman ! "
"Yakın zamanda uğrarım. " Ardından Arthur ayaklandı ve kapıya yöneldi.
"Enda , teşekkür ederim. "
"Ne için?"
"Ailemiz için yaptığın herşey için."
"Rica ederim Arthur. Görüşürüz." Arthur , arabaya binip uzaklaştı. O gittikten sonra Rob , geldi.
"Rob , ben çıkıyorum. Frankie , limanda. Orada da sıkıntı çıkmış. Sen de limana git. "
"Tabii."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Set Free or Kill // Thomas Shelby
FanfictionKız , oturduğu tekli koltukta , şöminenin verdiği ısı ile esneyerek biraz daha yayıldı. Elinde tuttuğu , külü yere düşmek üzere olan sigarasından bir nefes daha çekti. Başını biraz daha sola çevirerek yan tarafında oturan adamın buz gibi bakan mavi...