Set Free or Kill // Thomas Shelby

- Final Act -

Arthur ve Tommy , toplantı salonunda oturmuş olan bitene gülüyorlardı.

"İyi eğlendiniz bakıyorum !"
"Enda , o adamı vurmana çok şaşırdım. Geçerli sebebin vardır eminim ama şirkete katkısı çoktu."
"Elbette çok olacaktı Arthur. Adam şirketi büyütüp , yeni bir şirket açtığı zaman ve o yeni şirketi kendi üzerine aldığında daha çok mala sahip olmak istiyordu." Elbette katkısı çok olurdu , kendisi için çalışıyordu çünkü."
"Shelby şirketini mi istiyordu ?"
"Amacı en başından beri buymuş. Yeni bir oluşum diye bu yüzden ısrar etmiş. En son ki toplantıda bunu ele verdi zaten. "
"Ne yani oradaki konuşmasından bunu çıkarıp, vurdun mu adamı?"

Enda , sıkkın bir nefes verdi.

"Aslında İstanbul'da olduğum süre içerisinde de boş durmadım."
"Ne mümkün ! Hep bir olay peşindesin."
"Desteğin için teşekkürler Tommy. "

Enda ve Tommy birbirine gülerken Arthur göz devirdi.

"Gerçekten Enda , neden vurdun onu ?"
"İstanbul'dayken tamamen şans eseri onunla bağlantılı biri ile tanıştım. Amacım sadece şirkete finansal destek bulmaktı. Ancak adamla sohbetler ilerledikçe farklı mevzular öğrendim. Büyük bir iş peşinde olduğunu , ortağının büyük bir şirketle çalıştığını ve yakın zamanda finansal anlamda büyük kazançlar elde edeceklerini anlattı. Hali tavrı garipti zaten. Eh beni de biliyorsunuz az çok , altını kazıdım tabii ki. Bağlantılı olduğu adamın Murphy olduğunu öğrendim. Takipte kaldım ve bam ! Sonuç ortada. "
"Bu Murphy yalnız değilmiş, karşı hamle yapabilirler öyleyse."
"Hiçbirşey yapamazlar. Murphy 'nin tüm parasını diğer ortağa aktardım. "
"Bu onlara mı bize mi ceza oluyor sence ? Giden bizden gitmedi mi ?"
"Arthur , bazen böyle olması gerekir. Birşeyler kaybetmeli ki daha iyileri kazanılsın. Diğer adamı da kandırıyormuş. Adam payını alınca sustu. "
"Enda , bu Murphy'i de sen soktun buraya kadar. "
"İşte beklediğim cümle! Evet Arthur ama onunla gülen, kahkahalar atan , içkiler içen ben değildim. Kimdi ? Hmm .. ah buldum sen !"

Buna , Enda ve Tommy gülerken, Arthur somurtarak karşılık veriyordu yine .

"Ne ? Íyi gibiydi. "

Enda aklına gelen şey ile duraksadı. Tommy onun durgunluğunu farkedip ona doğru eğildi.

"Aklında ne var ?"
"İşle alakalı birşey değil. "

Arthur anlayarak odadan çıktı. Tommy yerinden kalkarak Enda'nın karşısına oturdu. Elini tutup ona gülümsedi.

"Söyle Enda."
"Tommy , itiraz etmek yok hemen ama birşey isteyeceğim senden."
"Demek ki itiraz edeceğim birşey. Söyleme öyleyse ha ?"
"Bir davet olacak biliyorsundur , o davette Lizzie'nin sana eşlik etmesini istiyorum."

Tommy , elini ondan çekerek ayağa kalktı. Kendisine bir kadeh viski doldurdu ve ayakta beklemeye devam ederken sigara yaktı.

"Sen istiyorsun ve ne ? Öyle mi olacak sanıyorsun Enda ? Bunu hiç uzatma , sen de gayet iyi biliyorsun bu mümkün değil."
"Mümkün Tommy. O kadın hamile ! İnsanlar bunu biliyor. Bu durumda senin yanında ben yer alamam."
"Bunun sebebi bu mu ? Yoksa yanımda olmak mı istemiyorsun ?"
"Saçmalamayı keser misin ?"

Tommy , öfke ile parlayan gözlerini Enda'ya çevirdi.

"Onunla konuşmaya gitmişsin. Bebeği doğur demişsin yetmemiş , bir de ihtiyacın olursa bana ulaş demişsin. Ben , senden uzak dursun diye ihtiyaçları ile ilgileniyordum zaten ! Sense kendine daha da yakın olsun istiyorsun."
"Tommy , onu uzak tutamazsın. Senin çocuğunu taşıyor. Ömrün boyunca adını duyacak ve göreceksin."
"Bebek doğduktan sonra Birmingham'dan gidecek."
"Gidecek ne demek ? "
"Anlaşma yaptık. Doğumdan sonra Fransa'ya gidiyor."
"Nasıl bir anlaşma bu ? Karşılığında o ne alıyor?"
"Ömür boyu para alacak. Ona da bebeğe de iyi bakacağım ve eksikleri olmayacak. Ne istiyorsa ; ev,araba... Herşeye sahip olacak. "
"Yani sen diyorsun ki ; bebek hakkında pazarlık yaptık. Lizzie bunu nasıl kabul eder ? Bana bundan hiç bahsetmedi."
"Ne diye bahsedecekti ? Herneyse Enda , Lizzie yanımda olmayacak , konu kapanmıştır. Yanımda olacak olan kişi sensin. Hep öyleydi ve öyle olacak."
"Tommy , bebeği-"
"Konu kapandı dedim Enda. "