Geçmiş

318 25 0
                                    


Flashback

Bir elimdeki kağıda bir de önünde durduğum kapı numarasına baktım. Yazılı olan adres burasıydı.

Bir adım atıp durdum ardından ileri attığım adımı geri aldım. Bir kapıya yanaştım bir de sırtımı dönüp gittim.
En sonunda cesaretimi toplayıp , kapıyı çaldım.
Geçen birkaç saniye bana yıllar gibi gelmişti. Nihayet kapı açıldığında , karşımda duran kıza baktım. Benim yaşlarımda beyaz tenli , koyu renk saçlı , güzel bir kızdı.

"Caroline ?"
"Benim... "

Caroline bir süre beni inceledi. İlk bakışta tanımaması normaldi. Yıllar geçmişti aradan. İki dakika kadar sonra benim gözlerimden yaş süzülürken , onun gözlerinde öfke parıltısı belirdi.

"Sen ! Bunca yıl sonra ? Ne yüzle geldin buraya ! "

Üzerime atılıp beni itti. İtme etkisi ile sendeleyip yere düştüm.

"Sürtük ! Senin yüzünden neler yaşadık biliyor musun ? Senin yüzünden evimizden olduk ! Tehditler aldık , nelere karıştırdın bizi !"

Öfkelenmekte haklıydı. Geçmişte yaşananlardan masum olanlar o ve ailesiydi.

"Caroline , lütfen beni dinle. Bildiğin gibi değil hiçbirşey."
"Ben seni sildim Enda! Benim için ölüden farkın yok. Çocukluk arkadaşımı gömdüm ben ! Git burdan!"

Ayağa kalkıp hızlıca kolunu yakaladım.

"Beni dinle , bu kadarını yap bari. Sonra söz giderim ve beni bir daha görmezsin."

Öfkesi biraz yatışınca , soluklandı. Bir sağa bir sola dolanıp durdu. En sonunda kapıyı açıp girmemi bekledi.

"Fazla zamanın yok , söylecek neyin varsa söyle ve git hemen ."
"Biliyorum , bana öfke dolusun ve haklısın. Sana tek kelime haber vermeden çekip gittim. Bana ihtiyacın vardı ama ben yoktum. Ama neler olduğunu sen biliyorsun Caro. Abin ölünce-"
"Sen vurduktan sonra !" Diye düzeltti.
"Evet... O olaydan sonra Churchill ,beni uzaklaştırdı sizden. "
"Ne zamandan beri Churchill'ı dinler oldun ! Sana defalarca kaçalım dedim ! Her seferinde o adama sadık kaldın."
"Küçüktüm , korkuyordum. Seninde başın belaya girerdi. "
"Göze almıştım."
"Ben alamazdım. Zarar görürdün. Herneyse bak oldu bitti. "
"Neden geldin Enda?"
"Jordan yaşıyormuş... Neden sakladın benden ?"
"Abim senden nefret ediyor ! Söylememi istemedi."
"Nefret ediyor biliyorum. Biliyorum... Ama onu vurmak zorundaydım. Onun suçsuz olduğunu mu sanıyorsun?"
"Abim seni seviyordu Enda! Ailem karşı olmasına rağmen seviyordu."
"Ama şuan nefret ediyor. Sen söyledin. Ben yıllardır bunun vicdan azabını çekiyorum. Kâbuslar görüyorum... Uyumaya korkuyorum... Yeniden aşık olmaktan korktum , hayatıma kimseyi almadım. "
"Thomas Shelby den ne haber ? "
"Thomas... Nasıl başardı bilmiyorum ama evet... Hayatıma dahil ettim onu. Ne kadar kaçsam da bir şekilde başardı. Aşık etti kendine. Ama hala korkuyorum..."
"Onunla mutlu olduğunu duydum."
"İyi bir adam."
"Bir gangster Enda!" Göz devirdi.
"Jordan ... Onu vurduğumda bana bakışını hatırlıyorum. Ve inan yıllardır gözümün önünde. Ben yanından ayrılmak istemedim ama oradan götürdüler beni. Elini bırakmak istemedim. Öldüğünü duyunca , ne haldeydim tahmin bile edemezsin... Sen de biliyorsun ben onu çok seviyordum."
"O yüzden mi aldattın?"
"Ne aldatması ? "
"Abim görmüş seni , başka biriyle. Uygunsuz şekilde..."
"Ne ? Böyle mi anlattı ?"
"Sonra sana hesap sormuş tabii , tartışma çıkmış ve sen de onu sevmediğini söyleyip vurmuşsun onu ."
"Buna inandın mı ? Sırf bu yüzden adam mı vurulur ? "
"Neler yaptığını düşününce neden olmasın?"
"Bunu yapmam Caro. Bak , abin beni seviyordu evet ama arkamdan da iş çeviriyordu. Zamanla hareketleri değişti. Telgrafıma cevap vermemeye , buluşma yerine geç gelmeye ya da gelmemeye başladı. Sorduğum zamansa işleri olduğunu söyledi. Şüphelenmeye başladım ve takip ettirdim. Sonra gerçeği öğrendim. Uyuşturucu satıyormuş Caroline! Daha reşit bile olmayan küçük çocuklara satıyormuş. Birkaç kişinin de ölümüne sebep olmuş. "
"Abim böyle birşey yapmaz!"
"Ben de Jordan yapmaz dedim . O yüzden onunla konuşmak için size gelmiştim. Hatırlasana bana ne kadar kızmıştı eve geldim diye. Dışarıda konuştuk sordum tabii ki inkâr etti. Ama cebinde buldum. Çok fazla da para vardı. "
"Abim paraya önem vermezdi ki."
"Bilmez miyim ! Ama o paraya zerre önem vermeyen adam paranın kölesi olmuştu. Sonradan öğrendim ki Churchill ona para veriyormuş. Benden uzak dursun diye. Jordan bu parayı kabul etmiş ama benden uzak durmamış. Daha fazla istemiş hep. Uyuşturucuya da bulaşınca para tatlı gelmiş. "
Caroline yüzünü kapatıp ağlamaya başladı. Ben de gözyaşlarımı silip kendimi toparlamaya çalıştım.

 Set Free or Kill  // Thomas ShelbyHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin