Kayıp

255 26 3
                                    


Bu zamana kadar ki ilerleyişten memnun musunuz ? Fikirlerinizi merak ediyorum. Paylaşırsanız sevinirim ❤️

---

2 gün sonra

"Evde yokmuş Tommy. Bakması için Finn'i gönderdim ama çalışan kadın varmış sadece. "

Finn başı ile onayladı ve devam ettirdi.

"Evet Thomas , baktım ama evde değildi. İki gündür eve gitmiyormuş. Evde çalışan hizmetçi , Susan da bilmiyor nerede olduğunu. Normalde haber verirmiş ortadan kaybolurken ama bu sefer ona da birşey söylememiş."
"Başına birşey gelmesinden mi şüpheleniyoruz ?"
"Sanırım Tommy'nin korkusu var Arthur. "
"Ne olabilir ki ? Ayrıca Enda ne zaman dönmüş Liverpool'dan ? "
"Birkaç gün önce. "
"Sen nerden biliyorsun Tommy ?"
"Ziyaretime geldi."

Polly , ayağa kalkıp cama yöneldi. Ardından Tommy'e döndü.

"Birşey mi yaptın Tommy?"
"Ne gibi ?"
"Telgrafı aldıktan sonra , Enda ile görüşmeye mi gittin ?"
"Hayır. " Sigarasını yaktı.
"Gitmedim , buna gerek yoktu. O geldi fabrikaya."
"Ne telgrafı , ne dönüyor burada ?"

Arthur anlamamış şekilde ikisi arasında gezdirdi gözlerini. Tommy , çekmeceden çıkardığı kağıdı ona uzattı. Arthur , alıp inceledi.

"Ne ? Bu da ne demek oluyor? Enda Charlie'e birşey mi yaptı? "
"Kızın birşey yaptığı yok Arthur. Charlie gayet iyi olduğuna göre ? "
"Ama bu yapmak için geldiği gerçeğini değiştirmiyor Pol. Benim evime girmiş çünkü oğlumu kaçırmak istemiş. "
"Ama kaçırmadı değil mi Thomas? Tam tersi ona zarar gelmesin diye kalmaya devam etti. Hepimizi korumak için bizimle kalmaya devam etti. "
"Ne oluyor sana Polly ? Sen değil miydin bu kızı gönder diyen ?"
"Öyleydi ama fikrim değişti. Seni gerçekten seviyordu."
"Biliyorum. Kötü olanda bu zaten. Sevdiği halde bunu yapan... Herneyse , Johnny Dogs'a haber ver Arthur , Enda'yı arasınlar."
"Nerede arayacak ki ? "
"Bilir o. Hadi Arthur , zaman kaybedemeyiz. John ve Finn de seninle gelsin. "
"Biz neden gidiyoruz Tommy ? John gitsin!"
"Finn ! Kendini dövdürtme ! Gidin dedim. Aramalarda yardım edip bir işe yararsınız."
"Sanki iş veriyorsun da yapmıyoruz!"

Polly , sinirli bir şekilde Finn'i kapıya doğru itti.

"Konuşmak için hala küçüksün Finn , Hadi defolun !"
Arthur , John ve Finn çıkıp gittiler.
"Thomas !" Polly karşısında dikildi.
"Enda'ya ne yaptın?"
"Fabrikaya geldi ve konuştuk. Buradan çıkarken yaşıyordu Polly. "
"Yaşıyordu da ne demek ? Vurdun mu ne yaptın kızı ? Bana doğruyu söyle Thomas ! Ortadan kaybolmasında senin parmağın var mı ?"
"Lanet olsun ! Hayır vurmadım ama öylece de çıkıp gidemezdi ! Ona gitmesini söyledim belki de Liverpool'a dönmüştür."
"Araştırdım , Birmingham'dan ayrılmamış."
"Bakıyorum da takiptesin."
"Onu arayıp uyardım. Gitmesini söyledim , senin sinirli olduğunu söyledim. Aptal ! Gelip karşına mı dikildi !"
"Ölmekten korkusu yoktu Polly. Bunu bilerek yanıma geldiğini söyledi. "
"Bu kızın deli cesareti , birgün ölümüne sebep olacak ! Kim bilir nerede..."

Tommy , sigarasını söndürüp , sandalyesine oturdu. Başını geriye atıp gözünü kapattı.
Odada Polly ve kendisi kalmıştı.

"Onu dövdüm Polly... Boğazını sıkıp nefessiz bıraktım. Bana bağırmadı bile. Başta karşı koymaya çalıştı ama sonra bıraktı kendini. Tokat attım , tekme attım..."

Polly şokla ona baktı. Thomas Shelby ,bir kadına vurmazdı.

"Enda'yı dövdün mü ? Ne zamandır bir kadını dövüyorsun Tommy? Sana inanamıyorum. Hem de sana aşık bir kadın ! Senin de sevdiğin bir kadın..." Polly şaşkın şekilde elini alnına götürdü. Karşısında oturan adamı bir anlığına tanımadığını hissetti.
"Çharlie söz konusuydu. "
"Oğluna birşey oldu mu ? Hayır. Tam tersi Enda ona iyi geldi. Arkadaş edindi. Seni affetmesini sağladı." Tommy yan yan baktı.
"Ne ? Yalan mı söylüyorum? Sayende oğlun sana korkmadan gelip sarılıyor. Teşekkür edeceğine , kızın boğazına mı yapıştın ? Aferin Thomas!"
"Ölmek üzereydi Polly..." Tommy , onu hiç duymamış gibi bir noktaya kilitlenmiş bakıyordu. Donuk mavi gözleri dolmuştu ve kızarmıştı..
"Merdivenlerden inerken düştü. Tutunarak bile zar zor yürüyordu. Canı acıyordu ama belli etmemeye çalıştı. Kendime anlam veremediğim kadar öfke doluydum. Gözüm döndü. "
"Babana çeken bir yönün illa ki olacaktı. "
"Babama benzemiyorum ! Onun gibi değilim !"
"Annene böyle davranırdı. Senin Enda'ya yaptığının ne farkı var ? "
"Siktir ... Pişmanım tamam mı ? Ama yaptım ve olanı değiştiremem."

 Set Free or Kill  // Thomas ShelbyHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin