Wedding

241 25 0
                                    

3 gün sonra

Derin bir sessizlik...

Dışarıdan çıt çıkmazken , içeride fırtınalar koparan bir sessizlik.
Bir kadının , aşık olduğu adamın , başka bir kadına aşık olduğunu kabullenmesinin sebep olduğu bir sessizlik.
Karşımda oturan kadın , elleri ile yüzünü kapatmış ve ağlamaya devam ediyordu. Ne söylemem gerektiğini pek bilemez halde , yanına oturup omzuna dokundum.
Yüzünü açıp, ağlamaktan harap olmuş gözleri ile bana baktı.

"Çok şanslısın Enda... Tommy gibi bir adam , hayatında olduğu için şanslısın... Ben onun tercihi olmak isterdim."
"Bunca zaman yanındaydın May. Sen de şanslısın. Yanında olmana izin verdi , aileden saydı seni. Tommy için en değerli şeyler içinde atları da var biliyorsun. Onları sana emanet etti. Bunu azımsama."
"Ama sana aşık. Bana olan ilgisi sadece merhametinden kaynaklanıyor. Evliliği isteyen de o değildi , bendim. İstediğini söylemedi asla. 'Öyle olsun ' dedi. Ama istemedi... Aklı hep sendeydi."
"May , bu şekilde olduğu için üzgünüm mü demem gerekiyor bilmiyorum ama hissettiğin şeylerde payım olduğu için gerçekten üzgünüm. Biliyorsun , Tommy'e çok aşığım. Tommy bana 'beni istemediğini' söylese , inan bana hayatına müdahil olmam. "
"Bunu söyleyemez. Diyorum ya , sana çok aşık ! Bana bazen Enda diye sesleniyor. Bu çok can yakıcı..." Başını salladı ve yeniden yüzünü kapattı.
"Canın bu kadar yanıyor ama buna rağmen , bana, onun beni sevdiğini söylüyorsun. Bu senin ne kadar güçlü bir kadın olduğunu gösteriyor ve bir o kadar da iyi bir kalbin olduğunu..."
"Beni sevmesini çok istedim. Yalan söylemeye gerek yok. Seni unutsun , bana aşık olsun çok istedim ama hayır. Tommy ,bunu asla aklından dahi geçirmedi. Olanları az çok biliyorum. Churchill meselesi sonra şu McCroger... Bunlara rağmen hala seni istiyor ! Belki bunlar onu senden uzaklaştırır diye düşündüm ama ters tepmiş gibi oldu. Göz göre göre bunu yapamam. Bana bakarken seni düşünmesi,bana dokunurken seni hayal etmesi... Bundan daha fazla can yakan birşey yok ! "
"Peki neden şimdi May ? Neden vazgeçtin?"
"Charlie , sen ve o kırdan döndüğünüz zaman benim seninle konuşmam için senden izin bekledi. Sen başını sallayıp onay verince içeriye girdi. Bu ne demek biliyor musun ? Bu adam her şekilde sana ait ! Sen istemesen ne olacaktı biliyor musun ? Kolumdan tutup içeriye götürecekti beni. Ona ne yaptın bilmiyorum Enda ama herşey açık bir şekilde ortada. Ne yapabilirim ki ? Zaten gerçek bir evlilik olmayacaktı. Tommy , bunu benim huzurum için kabul etmişti. Yaşadığım çevreyi biliyor. Çok fazla dedikodu var. Oraya dönmemem için razı oldu sadece. Bundan ilerisi olmayacak demişti. Bir ömür böyle geçer mi ? Geçmez... Geçemezdi... "
"Şimdi ne yapacaksın peki ?"
"Başka bir şehirde , kendime yeni bir hayat kuracağım. Bu arada Enda , seni suçlamıyorum. İlk tanıştığımız zamanlar atışmış olsakta bu senin yaptığın birşey değildi. Beni onun kucağında gördüğün zaman bile , bana birşey yapmadın. "
"Bu Tommy'nin suçuydu. Buna izin vermek onun hatasıydı. Sen , çevresindeki her kadın gibi ona aşıktın. "
"Seni neden sevdiği çok açık. O kadar güzel kontrol ediyorsun ki duygunu ! Ben olsam neler yapardım bilmiyorum ! "
"Kontrol etmekte zorlandığım zamanlar da yok değil tabii. Neyse May , ben gerçekten bu şekilde olsun istemezdim. Ama durum bu. Hangi şehirde yaşamayı düşünüyorsun ? "
"Castleshire. Küçük , güzel bir şehir. Güzel at çiftlikleri de var. "
"Yardımcı olmak isterim. "
"Tommy herşeyi halletti. Bana ordan ev ve güzel bir çiftlik ayarladı. "
"Tommy ile konuştun mu ?"
"Birkaç gün önce. Seni ziyarete geldiğim günün ertesi gün konuştum. O da zaten benimle konuşmak istemişti. Konunun bu olduğunu anlamıştım. O yüzden ilk ben konuyu açtım. Yüzündeki ifadeyi görmeliydin. O kadar rahatladı ki ! İstemediği bir evlilik yapmaktan kurtulmuş olmak , mutlu etti onu. Sonradan kendime de kızdım aslında. Adamın üzerinde o kadar yük varken bir de istemediği bir evlilikle hayatını zindan edecektim. Neyse ki hatamdan döndüm."
"O ne dedi peki ?"
"Aynı şeyleri konuşmak istemişti. "
"May , bunları söylemenin senin için ne kadar zor olduğunu anlayabiliyorum. Buna rağmen buraya geldiğin için teşekkür ederim.  "
"Tommy , mutlu olmayı hakediyor. Benimle olamayacağı belli. Kendimi düşünemezdim sadece. Tommy'i geçtim , Charlie bile bana neler söylüyordu. "
"Charlie mi ? "
"Bacak kadar boyuyla bana bağırıyor Enda. Benim yüzümden senin onu sevmediğini düşünüyor. Ben orada olduğum için sen artık onu görmeye gitmeyecekmişsin."
"Haberim yoktu bundan. Charlie'yi uyarırım."
"Hayır, hayır ! Ben gidiyorum zaten. Birşey söylemene gerek yok.  Neyse , ben gideyim artık. "
May , ayağa kalktı. Aklıma gelen şeyle durdurdum onu.
"May , bana yardımcı olmanı istediğim bir konu var aslında. Eğer sen de istersen ?"
"Öyle mi ? Nedir ?"
"Bence sen şu gitme işini ertele. Eve gidince Tommy'e evlenmek konusunda ısrarcı olduğunu söyle. İstemezse de tehdit et. İntihar etmekle tehdit et."
"Ne ? Bunu yapamam Enda ! Bu gururumu zedeler. "
"Bunu benim için değil Tommy için yapmalısın. Bak May , iyi bir başlangıç yapmadık seninle. Çekişmeli zamanlar geçirdik ama ikimizinde ortak bir amacı var. Tommy'nin iyiliği. Ona zarar gelmesini ister misin?"
"İstemem ama bunun benimle evlenmesi ile ilgisi ne ?"
"Seninle evlenmeyecek zaten!"
"Anlamadım ? Şunu doğru düzgün anlatır mısın ?"
"Duyduğuma göre , geçen günlerde eve Oswald Mosley adında bir adam gelmiş. Doğru mu ?"
"Bu adam , partide tanışmış Tommy ile. Şimdi de kendi kuracağı parti de Tommy'i istiyor. Tamam da ne alakası var konu ile ? "
"Sana şöyle özet geçeyim ; bu adamın tek bir amacı var. Tommy'i yönetmek ve ileriki zamanda da Tommy ile işi bitince ondan kurtulup ,sahip olduğu herşeyi almak. Güç istiyor kısaca ve Tommy de onun için basamak olacak. Bunları sana anlatıyorum ve aramızda kalacağına inanıyorum."
"Bana neden güvenesin ki ?"
"İkimiz de aynı şeyi istiyoruz da ondan."
"Devam et lütfen."
Gülümsedim.
"Mosley'i geçmişten tanırım ve tehlikeli bir adamdır. Amacına ulaşmak için de insan harcamaktan kaçınmaz. Benim düşmanım değil. Tam tersi bana zaafı var. Şimdi plan şu ; sen Tommy'i ikna et evlilik için. Düğün gününde senin yerine ben geçeceğim."
"Ne gerek var buna Enda? Tommy'e anlatsan olmaz mı?"
"Olmaz May. Tommy , Mosley ile tanıştığımı bilmemeli. Bilirse , engel olur. Bana yardım edecek misin ?"
"Bunun nasıl bir yardımı olacak peki ?"
"Bana olan zaafını kullanacağım. Amacından şaşmasa bile Tommy'i hayatta tutmaya çalışıyorum."
"Riskli birşey bu Enda. Bence Tommy'e anlatsan birlikte bir yol bulursunuz."
"Dedim ya May , söylersem bana izin vermez. O da zaten biliyor Mosley'nin amacını. En azından onunla evlenirsem Mosley ile arasında engel olurum."
"Mosley ile ilişkin ne ? "
"Orası biraz karışık. Ama düşündüğün şekilde bir ilişki değil. Önemli de değil May. Son sözün nedir ? Yardım edecek misin ?"

Bir süre düşündü. Kafasında oturmayan şeyler vardı. Haksız da değildi. Ama nihayet mantıklı olanı kabul etti.

"Tamam , akşam Tommy ile konuşurum. Telgraf yazarım sana."
"Tamam , teşekkür ederim May , görüşürüz."
May'i yolcu ettikten sonra rahat bir nefes alarak koltuğa oturdum.

Şimdiki savaşım , Mosley ile olacaktı.

---

Ertesi günün akşamı May telgraf göndermişti. Telgrafta , Tommy'i ikna ettiğini ama içinin rahat olmadığını söylemişti. Haklıydı. Ona göre bunu Tommy bilmeliydi ama bilmediği birşey vardı. Mosley onunla evlenmeme engel olurdu.
Telgrafı okuduktan sonra şömineye atıp yanışını izledim.
Kapı çalınca Susan kapıya bakmak için ilerledi.
Ben arkam dönük şekilde şömineye doğru duruyordum.
Ayak sesleri duydum ama başka ses yoktu. Sesler arkamda durunca tereddütle yavaşça arkamı döndüm.
Ayakta durmakta zorluk çekiyordu. Kırmızılaşmış ve kapanmaya çeyrek kalan gözleri afyonun etkisinde olduğunu gösteriyordu.
Ayağa kalkarak onu tuttum ve koltuğa oturttum.

"Tommy? Bu halin ne ?"

Pek bilinçli değil gibiydi. Sadece yüzüme baktı ve güldü. Terlemeye başlamıştı. Üzerindeki kabanı çıkarıp kenara koydum. Sonra da yeleğini ve silahlarını üzerinden aldım. Pantolon askıları vardı onlarla birlikte gömleğini de çıkardım. Üzerinde pantolunu ve içlik gömleği kalmıştı.

"Tommy , beni duyuyorsun değil mi ?" Elimle yüzünü tutup bana bakmasını sağladım. Birkaç saniye baktıktan sonra sıkıca sarıldı ve başını göğsüme koydu. Geri itmedim. Sebebi çok açıktı.

"Üzgünüm Enda , başka bir kadının daha benim yüzümden ölmesine göz yumamazdım. "
"Sana kızmıyorum Tommy. Bana bak..."
Yüzünü kaldırıp bana baktı.
"Neden bana bağırıp çağırmıyorsun ? Neden öylece kabul ediyorsun ? "
"Doğru olanı yapıyorsun Tommy. May bana bir telgraf gönderdi , yazmış herşeyi. Sana takıntısı ciddi boyutta ve kendine zarar verebilir. Ben seni anlıyorum ve doğru şeyi yaptığına inanıyorum. "
"Hayır, hayır... " Öksürdü.
"Doğru olan şey , seninle evlenmek olmalıydı ! "
"Kim bilir Tommy , belki ilerde..."
"Shelby ile evlenen Shelby kalır Enda. İlerde bizim için şans olması çok zor... Lanet olsun ! Seni istiyorum yanımda ! " Kafasını takrar göğsüme yasladı. Terden yapışmış olan saçlarını düzelttim.
"Tommy , duş alsan iyi olur. Ateşin var biraz ."
"Ölmek istiyorum."
"Buna izin veremem. Hayatta olduğunu bilmek tutunacağım tek şey. Hadi kalkalım."

Ayağa kalkıp onu da kaldırdım. İstemeyerekte olsa peşimden odaya geldi. Küvetin dolmasını beklerken , üzerini çıkarmasına yardım ettim. İçlik gömleğini de çıkardıktan sonra , pantolunu çıkardım. Üzerinde sadece içine giydiği donu vardı. Onu çıkarmak için kendisi hamle yaptı.

"Tommy , o kalabilir. "
"Yerine ne giyeceğim ?"

Mantıklı bir soruydu.

"Pekâlâ... Ben çıkıyorum , sen gerisini hallet."
"Utanıyor olamazsın. "
"Ondan değil tabii ki ama sonuçta sen artık evli bir adam olacaksın. Doğru değil."
"Enda ..." Olduğu yere eğilip yüzünü kapattı.

"Sigaran var mı ?"
"Var. Şu çekmecede." Uzanıp oradan bir sigara aldı.
"Bana yardım et Enda. Evlenmek istemiyorum."
"Nasıl yardım edebilirim ? Bak , tamam sana aşık olabilirim ama kalpsiz değilim Tommy. Göz göre göre , o kadının kendine zarar vermesine sebep olamam."
"Savaşırsın sanıyordum."
"Savaşmak böyle birşey değil Tommy. Benim yüzümden, sırf ben sana sarılıp uyuyacağım diye , başka bir kadının kendi canına kıymasına sebep olmak adil bir savaş değil."
"Kulağa hoş geliyor , sarılıp uyumak... "
"Hadi bakalım , küvete ! Çenen düştü. "
"Başım dönüyor. "
"Afyonu bırakmayı dene."
"Yerine ne önerirsin ?"
"Zıkkım. "
"Denemeye değer." Göz kırptı.
"Bazen Ada gibi carlıyorsun Enda. "
"Bu güzel olmalı."
"Hayır ! iki tane Ada , çekilemez."
"Bunu Ada'ya iletirim. O da yorum yapar. Hadi !"

Zorla küvete soktum. Birkaç dakika sessizce küvete başını yaslayıp bekledi ardından gözlerini açarak yeni farkına varmış gibi ayağa fırladı. Tamamen çıplak olduğunu unutmuş gibiydi.
Göz kontağını kesmeden üzerime doğru geldi. Telaşlı haline gülerken bir yandan da can çekişen ruhuna içim sızlıyordu.
Evet , insanı en çok sevdiği yoruyordu.

"Lanet olsun Enda ! Yarın Çarşamba ! Yarın sikik düğün günü ! "

 Set Free or Kill  // Thomas ShelbyHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin