Çöküş

183 19 11
                                    


Yaşanan şeyler geniş zamanda yaşanıyor . Yani her bölümü birer gün arayla gibi düşünmeyin. Enda'nın şirketi alışı 3 yıl sonraydı. Öyle düşünün. Uzun zaman geçiyor.

---

"Tamam hanımlar , siz gidin yatın. Ben hallederim."
"Efendim , temizleyip yatarız."
"Gerek yok Mary , daha çok şey kırılacak anlaşılan. Gidin hadi."

Frances ve Mary odalarına döndüler. Tommy , eline geçen şeyi kırıp dökünce onlarda uyanmak zorunda kalmıştı.

"Frances!"
"Buyrun ?"
"Sen Charlie'ye bakar mısın ? Buraya gelmesin uyanırsa. Yanında kal olur mu?"

Frances , onaylayarak gitti. Tommy sakinleşmek bilmiyordu. Odanın içinde deli gibi dolanıyordu.

"Tommy , saatin farkında mısın ? Charlie uyuyor , korkacak çocuk !"

Sinirle bana döndü.

"Sen ne olduğunu anlamadın galiba Enda! Milyonlar kayboldu ! Borsa çökmüş ! Ne kadar yatırım vardı orada biliyor musun ?"
"Bilsem ne olacak Tommy ? Olan olmuş. Etrafa zarar vererek kaybolan şeyleri geri kazanamazsın."
"Sus Enda ! İnandığın Tanrı aşkına sus !"

Omuz silkerek yanından ayrıldım. Bu durumu umursamadım. Susmamı istiyorsa öyle olacaktı.
Salona gidip oturdum. Sessizlik bana da iyi gelirdi biraz.
Michael'ı tebrik etmek lazımdı. Güzel bir iş başarmıştı. Aklı böyle entrikalara inanılmaz çalışıyordu. O , şirkete dahil olma hayali kura dursun , onun da sonu geliyordu.
Neyse , şuan işime yarıyordu ve bana da gayet ılımlı yaklaşıyordu. Anın tadını çıkarmak lazımdı.

"Bir fikrin var mı?"

Sessizliği bölen Tommy olmuştu. Yanıma gelmiş oturmuş , bana fikrimi soruyordu.

"Ne için ?"
"Bu durumdan kurtulmak için."
"Yanlış mı duyuyorum ; bana fikir mı soruyorsun ?"
"Enda... Durum çok ciddi. O birikimin yok olması büyük kayıplara yol açacak. Sahip olduğum şeylerin neredeyse çoğunu yatırım yaptım. Duyulduğu anda itibarım ve bana itaat eden insanların sadakati de değişecek."
"Anlıyorum ama elinde hala bir şirketin var değil mi ? Yeniden kazanırsın."
"Herneyse. Anlaşılan bir fikrin yok. Sen zarar görmedin mi bu durumdan ?"
"Hayır. Amerikayla ilgim yoktu benim. Bir kaybımda olmadı."
"Ne önerirsin ? Sen olsan ne yapardın ?"
"Cidden mi Tommy? Cidden benden fikir mi istiyorsun ? "
"Enda... Beynim allak bullak ve saçma birşey yapmak istemiyorum. Bu durumlarda sen soğuk kanlı oluyorsun. Aslında ben de hep öyleyimdir ama bu farklı. Hiç beklemediğim birşeydi. Beni uyarmıştın da . Ama seni ciddiye alıp harekete geçmedim. Bence bana bir önerin olabilir. Varsa duymayı çok isterim."

Tommy , çok üzülmüştü. Haklıydı da .. Sahip olduğu çoğu şeyi kaybettiğini düşünüyordu.

"Tamam... Ben böyle bir durumda olsam , şirketi satışa çıkarırım. Şu durumda talibi çok olur zaten. Satıştan gelen parayı yatırım amaçlı güvenilir bir yere aktarırım. Tamamen kendini toparlayıp , yeniden adını duyurduğun zaman da şirketi geri alırsın. "
"Şirketi satmak mı ? Bu ne kadar mantıklı olur ki ?"
"Fikrimi sordun ve söyledim. Sen bilirsin." Omuz silktim.
"Diğerleri ile de konuşmam gerekir bunu. Oylamak gerekecek. "
"Şirket sahibi sensin. Kimse bunu kabul etmez ve oturup çöküşü izlersiniz."
"Herneyse."

Ayağa kalktı ve ceketini giyip kapıya yürüdü. Nereye gittiğini sormadım. Kim bilir hangi kadına gidiyordu.

Kapıya gitmişken duraksadı. Bana döndü.

"Gelmiyor musun ?"
"Davet etmedin ki." Gülümsedi.
"Garrison'a gidiyorum. Gelmek ister misin ?"
"Neden olmasın ! Kendi üretimin olan cinden ikram edersen , seve seve."
"Olur. Hadi. Arabada bekliyorum."

 Set Free or Kill  // Thomas ShelbyHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin