Peace

172 17 0
                                    


"Hah işte Enda da yetişti."

Elimdeki kağıtları masanın üzerine bıraktım. Bir sürü kağıt vardı. Resmi işlerden her zaman nefret ederdim.
Tommy ve diğer aile üyeleri ki aileye Johnny Dogs, Curly ve Charlie de dahildi ve tabii yakında Polly'nin kocası olacak olan Abarama, toplantı için Garrison'da toplanmıştı. Onlar dışında Tommy için çalışan , Jeremiah , İsac da oradaydı. Rob'u da işlere dahil ettiği için o da artık toplantılarda bizimleydi. Gittikçe artan bir sayı vardı.
Tommy'e kısa bir işim olduğunu ve biraz geç kalacağımı söylemiştim. Beni sıkmak istemediği için ses etmemişti.
Ben de o arada işlerimi halletmiş ve gecikmeli de olsa toplantıya dahil olmuştum.

Elimdeki kağıtlarla girdikten sonra , onları masanın üzerine bırakıp, Tommy'nin yanına gittim ve onu öpüp geri çekildim. Beni gözleriyle süzerek karşılık verdi.

"Enda , sensiz toplantı inan çok sıkıcı oluyor."
"Abartıyorsun Finn. " Ona göz devirdim.
"Benimle alakası yok , toplantılar hep sıkıcıdır." Güldük.
"Hepinize merhaba. Geciktim kusura bakmayın. "
"Gecikmenin şu kağıtlarla ilgisi varsa , işin erken bitmiş bile."
"Gecikmemin tek sebebi bunlar Arthur."

Geçip yerime oturdum.

"Nedir onlar ?"
"Söyleyeceğim Tommy ama bir kişi eksik. O da gelsin , anlatacağım. Siz ne konuşuyordunuz ?"
"Eksik olan birisi yok Enda. Kimden bahsediyorsun?"
"Gelince görürsün Curly. Ee soruma cevap alamadım?"
"Abarama ve Polly hakkında konuşuyorduk. Düğün ne zaman olsun diyorduk."
"Harika bir konu ! Tarih belirlediniz mi bari ?"
"Tommy  birkaç hafta bekleyelim diyor. Ama Abarama, çabuk olsun istiyor."

Abarama'ya baktım. Tedirginlik vardı üzerinde.

"Sabırsızlanıyordur. Genç aşık seni !" Polly'e baktı. Birbirlerine gülümsediler.
"Enda , cidden kimi bekliyoruz? "
"Aileden birini Tommy. Aileye karşı hatalar yapmış ama pişman olmuş birini."
"Hey düşündüğüm kişi olmasın ! Bunu kabul etmem."
"Düşünce okuma yeteneğim yok Arthur."

Tommy , gözünü kısıp bana baktı. Masaya doğru eğilip yüzüme yaklaştı.

"Cidden o mu ?"
"Kim olduğunu düşünüyorsun ? Müneccim değilim. Düşüncenizi bilemem ki !" Göz devirdim.
"Mich-"

O sırada kapı açıldı. Michael mahcup bir şekilde kapıda bekliyordu. Onu görünce hepsi sinirle ona baktı. Curly ve Charlie ayağa kalkıp önünde durdular. Michael pişmanda olsa o dikilişinden birşey kaybetmiyordu. Bir yanı hala çocuktu.

"Evet , işte geldi !" Ayağa kalkıp oturmasını işaret ettim. Bana doğru yaklaşıp , kalktığım sandalyeye oturdu. Tommy ile ben ayakta yanyana duruyorduk.

"Ne işin var senin burada ha ? Şerefsiz !"

Arthur üzerine atlamaya hazırlanırken , elimle onu durdurdum.

"Kimse Michael'a saldırmayacak Arthur. Otur lütfen." Linda kocasını kolundan çekiştirdi.
"Michael bu aile için kötü şeyler düşünüyordu. Gözünü hırs bürümüş ve nereye saldıracağını bilmiyordu. Yanlış tarafı seçti ve bedelini ödedi."
"Hiç bir sikim ödemedi Enda ! Polly'e bıraktık kararı ve o , Amerika'ya gönderdi onu. Ne sikim olmuş Michael'a ? Haline bak , gayet iyi halde."
"Şuan öyle. Orada neler yaşadı bilmiyorsun."
"Ne yaşamış ki ?"
"Michael..." Tommy , dudaklarını yalayıp ona yaklaştı. Elini omzuna koyup konuştu.
"Hangi yüzle geldin buraya? Ölmek mi istiyorsun ?"
Michael , kendini geriye çekti ve bana baktı. Konuşması için başımla onay verince cevapladı.
"Enda çağırdı beni."

Michael devam edemeden bana serzenişte bulunmaya başladılar. Arthur , pimi çekilmiş bomba gibiydi zaten. Saldıracak yer arıyordu her zaman. Tommy , ona haber vermediğim için ve yeni öğrendiği için yeni bir hayal kırıklığı ile elini yüzüne götürmüştü. Bu işte tek yüzü gülen , Polly idi.

 Set Free or Kill  // Thomas ShelbyHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin