Brother mine

166 20 11
                                    


"Bak Enda , ciddiyim . Evden bir daha çıkamazsın."
"Tommy , bininci kez söylüyorum ; tamam ! Tamam dedim , gitmiyorum bir yere. Gidecek halim mi var zaten."
"Senin işin belli olmaz. Gitmem gerekiyor ama gözüm üzerinde."

Tommy , koca gün yanımdan ayrılmadı. En sonunda öğleden sonra 15.00 civarı olmuştu ki , Arthur telefon edip acilen Charlie'nin avlusuna çağırdı. İstemeyerekte olsa gitmek zorundaydı.
Ben de rahat bir nefes alırdım.

"Frances ve Mary , gözünüzü ondan ayırmayın."
"Bay Shelby , gitmek isterse ne yapalım?"
"Kollarını ayaklarını bağlayın gerekirse Mary , benden izin var. Enda bu evden dışarı adım atmayacak. Anlaşıldı mı?" Onlara parmak sallayarak konuştuktan sonra bana döndü tekrar.

Yanıma eğilip alnıma öpücük bıraktı.

"Enda , dediğimi duydun ve çok ciddiyim."
"Tommy , bir kere daha söylersen yemin olsun basar giderim. " Tek kaşımı kaldırıp yüzüne baktım.
"Sana güveniyorum Enda. "
"Tabii. Çok belli ediyorsun."

Boğazını temizleyip birşey demeden evden çıktı. Arkasından kalkıp pencereden baktım. Arabasına binmeden önce , dışarıdaki adama birşeyler söyledi. Onu da tembih etmişti kesin. Fakat Tommy üzgünüm , istediğimi bir şekilde yaparım.

Frances ve Mary öylece dikilmiş bana bakıyordu.

"Yapacak işiniz yok mu ? İşinize bakın hanımlar , bir yere gidecek halim yok zaten."

Kararsız kalsalar da gittiler. Onları atlatmak kolay olurdu da dışarıdaki adam kesinlikle bırakmazdı. Evden çıkmak zordu , o zaman evden çıktıktan sonra giderdim.

Koltuğa uzanıp , bağırmaya başladım. Karnımı tutup kıvrandım. Mary ve Frances panik ile yanıma geldiler. Telefona koşuyordu ki durdurdum.

"Mary , bırak telefonu şimdi ! Şu dışarıdaki adama söyle , beni hastaneye götürsün. Sonra da Tommy'i arayıp haber verirsin."

Mary başı ile onaylayıp , dışarıya koştu. Frances bana garip bir şekilde baktı.

"Bayan Shelby , neden yapıyorsunuz bunu ?"
"Tek bir şansım var Frances. Abimi görmek zorundayım. Engel olma lütfen."
"Ben... Sizin ve bebeğiniz için endişe ediyorum. "
"Biliyorum... Merak etme , birşey olmayacak. Sadece Tommy'i hemen aramayın. Ben evden çıktıktan sonra aradan biraz zaman geçtikten sonra haber verirsiniz. Zaman kazandır bana."
"Bay Shelby , öğrenince..."
"Öldürmez sonuçta değil mi ? "

Mary ve o adam içeri girdi.

"Bayan Shelby !" Gelip beni kucağına aldı ve arabaya bindirdi. Evden çıkarken hatırladığım Frances'in bana acıyan bakışlarıydı.

---

"Planın ne Tommy ?"
"Plan yok Arthur. "
"Ne güzel işte , o mitingde konuşmasını yaparken vuracaktık. "
"Plan kaliteli düşmanlar içindir Arthur. Mosley'i gözünün içine bakarak ben vuracağım."
"Enda ne olacak Tommy? Sonuçta abisi."
"Abisi olduğunu keşke Mosley hatırlasa. Onu öldürtmek istedi. Karşılığını da alacak."
"Enda nasıl?"
"Bana sinirli. Görüşmesine izin vermediğim için. "
"Evde tek mi bıraktın ?"
"Herkesi uyardım. "
"Tommy... Enda sözlerle kontrol altında tutabileceğin bir kadın değil. "
Arthur'a baktı şüpheyle. Ardından telefon çaldı.

"Siktir !"

Telefonu açtığında Mary , Enda'nın rahatsızlandığını ve hastanede olduğunu söyledi. Tommy , bunun gerçek olmadığını anlamıştı.

"Haklısın Arthur. Sözden anlamıyor ! Rahatsızlanmış gibi yapıp hastaneye götürtmüş kendini. Eminim şuan hastanede değildir."
"İyi ya da kötü , abisi sonuçta. Bırak konuşsun."
"Onu öldüreceğimi söylerse ve Mosley kaçarsa ?"
"Mosley karaktersiz evet ama korkak değil. Belki de tam tersi üzerine gelir."
"Ah Enda... Bir söylediğimi de ciddiye al ! Sikik evden çıkma dedim ! "

 Set Free or Kill  // Thomas ShelbyHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin