Uyarı

464 50 3
                                    


"Anlaşılan , ondan hoşlanmadın. "
"Sezgilerimi bilirsin Thomas. O kızda , hoşuma gitmeyen birseyler var."
"Yanılıyor musun bilemem ama ona ihtiyacım var."
"İhtiyacın yok Thomas ! Ne için ihtiyacın varmış ona?"
"İşimize yarayacak Polly. Çingene kuruntularını bırak , işimize bakalım."
"Hey bekle ! Bana baksana sen ..."

Polly , Thomas'a yaklaştı. Onu inceledi.

"Vay vay ! Ondan hoşlandığını söyleme sakın! Hayal kırıklığı yaşarsın."
"Birşey mi biliyorsun sen ? "
"Hayır... Sadece hissediyorum Tommy."
"Önceliğim işim Polly. Her zaman önce iş. Merak etme duygulara kapılıp , işleri batırmam."
"Bundan mı bahsediyorum Tommy. Üzülmeni istemiyorum. Söyle bana , ondan hoşlandın mı?"
"Az önce söyleme diyordun?"
"Öyle bir durum varsa , bunu onaylamadığımı bilmeni isterim."
"Sanki , yaptığımız herşey onaylıymış gibi."

Sigarasından bir nefes çekti ve kendine bir viski doldurmak için ayağa kalktı.

"Yarın Garrison da çalışmaya başlayacak Polly. Kabullensen iyi olur. Etrafımızda güvenebileceğimiz birileri lazım."
"Onlarca adamımız var Tommy. "
"Adama değil kadına ihtiyacımız var."
"Bana anlatmadığın birseyler mi var ? "
"Her zaman aklımda birşeyler vardır,bilirsin."
"İyi. Ne yapacaksan yap ve o kadını ailemizden uzak tut."

Polly, çantasını alarak içeriye yöneldi. Tommy , elinde viski bardağı ile arkasından baktı. Derin bir nefes aldı ve koltuğa oturarak başını geriye attı.
Hareketli hayatı yetmezmiş gibi , Polly de ona baskı uygulamaya başlamıştı.
Grace'in ölümünden sonra hiçbir kadına , aşkla bakmamıştı. Hayatına çok kadın girmişti elbette ancak sadece gecelik ilişkiler. Ona da zaten yeni yeni başlamıştı.
Oturmayan birşeyler vardı. Eksik olan birseyler.
Hayatına giren Enda , farklı geliyordu. Güzel bir kadındı , gizemli bir yanı vardı.

"Herkes burada olduğuna göre , başlayalım."
"Tabii ki buradayız , Thomas Shelby çağırır da kim gelmemeye cesaret eder ki !"
"Ada ! " Polly'nin uyarıcı ses tonu ile Ada göz devirdi.
"Petro , öldü-"
"Ah tabii ! Bir kadından yardım alarak hapisten çıktın ve sonra onu öldürdün. Doğru, öldü."

Tommy , sakinleşmek adına gözlerini yukarı çevirdi. Derin bir nefes alarak devam etti.

"Petro , öldü, adamları yakalandı. Ancak hala dışarıda olanlar var. Peşimize düşmeleri an meselesi. Birlik olmalıyız. "
"Planın ne ?"
"Savaş başlatan taraf biz olmayacağız. O yüzden hamle yapmak yok. Bekleyeceğiz."
"Ne ! Ne beklemesi Thomas ! Bizi öldürsünler diye mi bekleyeceğiz ! Bulduğun muhteşem çözüm bu mu ?"
"Bir arada olup , bekleyeceğiz Linda. Hoşuna gitsin ya da gitmesin."
"Benim mükemmel bir fikrim var. Ben ve Arthur buralardan gidelim . Siz de ne yapıyorsanız yapın."
"Arthur , karını al ve evine dön."
"Ah bak emir geldi."
"Linda ,! Sus artık , Hadi evimize gidelim."

Linda , dik dik bakarak Tommy'nin yanından geçip gitti.

"Yarın Garrison'a gel Arthur. "
"Tamam , görüşürüz."

Arthur da , Linda'nın arkasından devam etti.
Sonrasında Ada ve Polly de evlerine dönmüşlerdi.

---

"Habersiz mi geliyoruz artık?"

Gözlerimi dikmiş karşımda rahat tavırları ile oturan ve piposunu tüttüren Churchill'a baktım.

"Burası da benim evim Enda , izin mi almam gerekiyor?"
"Haber vermeni tercih ederdim."
"Pardon , doğru ya ! Thomas Shelby'nin evinde olabilirdin ya da o burada olabilirdi."
"Bu konuyu hallettik sanıyordum?"
"Telefonda bana öyle konuşunca , evet dedim herşey yolunda ama sen çok daha ileriye gitmişsin. "
"İleriye gitmek ? Bir oyun peşinde değilim ya da bir planım yok. Denk geliyoruz bazen hepsi bu. "
"Benimle dönüyorsun."
"Hayır." Gözleri anında öfkeden koyulaştı ve ayağa kalktı.
"Hayır mı? Nasıl cürret edersin buna !"
"Karşında titreyen küçük kız değilim. Bunu kabul etsen bu tartışmalara girmeyiz."

 Set Free or Kill  // Thomas ShelbyHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin