11:59 PM
Sesler uzaklaşmaya başlamıştı. Bir kaç kere Norman'ın elinden kurtulmak için çırpınmıştım ama kendisi benden daha güçlü olduğu için sadece olduğum yerde tepinmekle kalmıştım. Şey, şuan ayaklarım yere bile değmiyordu..
Gittiklerinden tam anlamıyla emin olduktan sonra beni bıraktı ve ilk defa gördüğüm bir ifadeyle tısladı; "Canına mı susadın sen? Ölmek istiyorsan söyle, ben kafanda bir delik açarım! Hepimizi öldürtebilirdin!"
Lea ağaçların arasından çıkıp, "Ses tonuna hakim ol. Canın yanmasın." dedi ve beni kolumdan tutup çekti.
Asyalı, "Yakalanıp, öleceksin diye ödüm koptu." dedi, ardından Lea'ya, "Sen de amma güçlü kızmışsın." dedi.
Lea, "Planladığı şeyi mahvetmene izin veremezdim ama.." dedi ve durup Norman'a ters bir bakış attı, "Bu elimize geçen tek şans olabilirdi."
"Her neyse." dedim yola devam ederken. İnsanların kindar bakışları üzerimdeydi. Başta Sarah olmak üzere.. Modum düşmüştü. Ne daha fazla yürümek istiyordum ne de savaşmak. Kızları bulacağıma dair umudumu da, şansımı da kaybetmeye başlamıştım yavaştan..
Cebimde titreşim hissettiğimde hemen elimi cebime attım ve telefonumu çıkardım. Bir kaç adım gerideki Lea ve Asyalı meraklı bir tavırla yanıma gelince, göz devirdim ve boş ekranı gösterdim; "Şarjı bitiyor."
"Saat kaç?" dedi Asyalı.
"11:59." dedim, "Yeni bir güne, son 1 dakika.."