AYKIRI SEVGİLİM +18(TAMAMLANDI)

54. Beni Bırakma

Yıldıza dokunmayı unutmayın lütfen⭐

Ayrıca kısa da olsa görüşlerinizi merak ediyorum.

Keyifli okumalar... 🐤

Mesajımdan sonra ardı ardına gelen bildirimlere bakmadan telefonu kapattım. Doğu yine sikik günümü daha da sikmişti.

Elime baltayı alıp kalan odunlara giriştim. Hıncımı onlardan çıkarıyordum. Ardı ardına indirdiğim balta darbelerine o kadar kendimi kaptırmıştım ki annemin sesini bile zar zor duyabildim.

-"Oğlum? Delirdin mi? Odunlardan ne istersin? Sesleniyorum duymuyorsun da. Hadi gel akşam oldu"

Etrafta göz gezdirince havanın kararmaya başladığını yeni fark etmiştim. Telefonu çıkarıp saate bakınca 17.00 olduğunu gördüm.

-"Tamam anne geliyorum şimdi"

Baltayı fırlatıp atarak annemin peşi süre eve girdim. Mis gibi yemek kokusu ciğerlerime doldu. Fazla güç kullanmaktan hem yorulmuştum hemde acıkmıştım.

Azra yer sofrasında Ayla ve Canla beraber oturmuş beni bekliyordu. Annemden önce davranıp Azramın yanına gidip aceleyle oturdum.

Azra beni görünce gülümseyerek konuştu.

-"Çok yoruldun mu?"

-"Biraz güzelim. Sen ne yaptın bakalım? Zeynep Sultan çok uğraştırdı mı seni?"

Azra mutfaktaki anılarını hatırlamış olacak ki kaşlarını çatıp uzaklara daldı. Bana yaklaşıp kısık sesle fısıldadı.

-"Kerem...bir daha annenle beni yalnız bırakma lütfen. Hamsi ayıklamaktan midem kalktı. Ayrıca bir tencere dolusu kara lahana sarması yaptım. Çok yoruldum" dedi. Yoruldum derken kendini acındırmaya çalışır gibi ses çıkarmıştı.

Ah güzelim benim. Senin yorgunluğunu alacağım.

-"Merak etme Azra annem bize aklı sıra ceza veriyor. Yarın böyle olmaz. Yani umarım"  deyip umutsuzca gülümsedim.

Annem elindeki mısır eklemleri ile gelip konuşmanızı bölene kadar Azrayla fısıldaşıp konuşuyorduk. Onu öpmek istesem de Ayla ve Can olduğu için izin vermemişti. Birkaç saat daha dayanmaya çalısacaktım. Annemin gür sesiyle bakışlarımı Azradan kaçırıp önüme döndüm.

-"Hadi ne bekliyorsunuz? Yeyin bolca. Bugün yemekleri gelinim yaptı. O güzel elleriyle mısır ekmeği yoğurdu. Hadi hadi bakmayın öyle. Ay kızım hamsili pilav koyayım mı sana?" derken Aylaya bakıp elinde pilav kaşığıyla cevap bekliyordu.

Ayla tabağını uzatıp biraz pilav alırken bir yandan da sarmalardan yiyordu.

Annem yine anaç konuşma tarzıyla Cana sordu.

-"Oğlum. Can'ım acıkmadın mı? Kuş kadar yeme hadi. Getir bakayım o ekmeği. Ben sana yedireyim. Gel hadi utanma evladım analardan utanılmaz" diyordu.

Canın yetim olduğunu bildiği için onun üzerine düşüp eliyle besliyordu. Annem böyle bir kadındı işte. Hiç değişmedi. Daima önce çocuklarını yedirdi. 30 yaşına gelmiş olsam bile bu böyleydi.