70. Köstebek Kim?

16.2K 623 63
                                    

Satır arasında görüşlerinizi belirtmekten çekinmeyin.

Keyifli okumalar... 🐥

Ağlamaktan şişmiş gözlerimle gerçek evimde ve gerçek yatağımdaydım. Saat sabah 05.55'ti. Gözlerim bir süre saatteki rakamlara takılı kaldı. Dün Kereme zarar vermemiş olmak içime su serpmişti. Korkutu iyi ki aramışım.

Kendimi oldukça gaza getirerek iyi hissetmeye çalışıyordum. Sen iyi bir polissin Azra...bunun da üstesinden gelirsin.

Bugün görevin son günüydü. Toplantı yapılacaktı ve benim elimde hiçbir kanıt yoktu.

Olsa bize sevdiğim adamı ele verir miydim? Emin değilim ama...işimi yapıyorum diye kimse beni suçlamamalı.

Evet Kereme aşığım. Fena halde hemde. Ama ben bir polisim ve duygularımı işin içine karıştıramam. Keremi unutmalıyım. O benim için sadece bir görevdi.

Odamı dolduran günün ilk ışığında kayboldum. Aklım 3 ay öncesine gitmişti. 

3 Ay Önce ...

Emniyete gitmeme daha iki saat varken rahatsız edici melodisiyle telefonum çalıyordu. Saat sabahın altısında kim arardı ki?

Bıkkınlıkla elimi komodindeki telefona attım. Kimin aradığına bakmadan meşgule atıp uykuma devam ettim.

Hemen ardından tekrar beynimi mıncıklayan sesle telefona uzanıp açtım.

-"Lanet olsun! Saat sabahın-"

-"Komiser Yardımcısı Azra Sude Şahin. Hemen emniyete gel"

Duyduğum sesle sanki karşımda üstüm varmış gibi yataktan fırlayıp hazır ola geçtim.

-"Emredersiniz efendim" dememle telefon yüzüme kapatılmıştı.

Emniyet müdürü...Murat Dağlı beni...niye aradı?

Siktir...yine mi uyuşturucu konusu yoksa? Daha kaç kez anlatmalıyım. Bu benim hatam değil. Tunadan ayrıldım. Yeter artık...

Aceleyle üzerimi giyinip arabama resmen uçarak gittim. Kahvaltı bile yapmamıştım. Yol üstünde kendime kremalı bir kahve alıp bir yandan da direksiyonu tutuyordum.

Bu saatte bile trafik vardı. Evren benim emniyete ulaşmamam için her şeyi yapıyordu. Ahh...

Nihayet yarım saatin ardından yol açılmışken yağ gibi akan yolda ilerledim. Elimdeki kahve bardağını çöpe atmak için bir çöpün yanına yaklaşıp fırlattım. Tekrar hızlanacakken arabamdaki sarsıntı ile küçük bir çığlık attım. Ne oluyor lan?

Arabamın arkasına dalmış bir motokurye görmemle küfür ederek arabadan çıktım.

-"Olamaz...sen iyi misin?" dedim benden genç duran çocuğa bakarak.

Yüzünü buruşturarak yerden kalkıp iyi olduğunu söyledi. Bu yaşta çalışıyor muydu? Motorunda bir hasar yoktu. Benimde arabamda birkaç çizik vardı ama unursayacak halde değildim.

Çocuk motoruna binip giderken bende atabaya bindim. Zaten acele etmem gerekiyordu. Resmen bütün kötü olayları bir günde yaşıyordum. Arabamı emniyetin yanına çekip arabadan indim. Kapıyı kapatmamla bir şey...hissettim.

Bu da neyin nesi?

Siktir...lan şerefsiz kuş. Başka sıçacak yer yok mu? Kafama füze gibi indirdin. İğrenerek saçımdaki kuş çişini mendille temizlemeye çalışırken bir yandan da emniyete girmiştim. Lavaboya gidip saçımı temizlerken bugünün ya talih kuşu olacağını ya da boktan bir gün olacağını anlamıştım.

AYKIRI SEVGİLİM +18(TAMAMLANDI) Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin