* Beyaz, bir gelinlik gibi güzel, bir kefen gibi acıydı. Kadın bir beyaz gibi güzel, bir beyaz gibi acıyı taşırdı....****
Pişman olduğunuz bir hayat size vaad edildiğinde ya töre dersiniz yada ölüme kadar giderseniz. Peki kurtulsunuz yoksa...
İki renk düşünün, biri mutluluktu, heyecan koca evine girdiğinde mutluga adım atığın o andı. İnsan sevdiği ile mutlu bir yuva kurar, sevdiği ile aynı yastığa baş koyardı.
Peki ya kefen, kefen neydi? Kefen birinin hayatı bittiğini artık bir daha gelmeyeceğini, ruhu ile bedeni ile toprağa girmesydi.
" Yenge geldik." Kafasını kaldırdı Dilber. Gözü yan tarafınada duran baba evine baktı. Bir haftalığına gelmişti buraya.
Başını sallayıp arabadan indi. Tokezleye tokezleye kayinin verdiği ufak çanta ile içeri girdi. Halit giden yengsine baktı. Hâli perişan içinde idi.
Dilber eve girdi. Kapıyı kapatıp yavaş yavaş adımlarla evinin merdivenlerini çıktı.
Bu evden bembeyaz gelinlik ile çıkmıştı. Davulu zurnasi ile ama şimdi pişmanlık, acı, hasret hepsi vardı.
" Keckamin." Annesini sesini duyar duymaz yıkıldı. Merdivenlerin başına çöktü. Zohre hanım zor bela yetişti kızına. Kolundan tuttu.
" Megri.. megri.. delalmin..." Kızının köyü kumral saçını defalarca kez öptü. Ağlama dedi. Yapma dedi.
Kızının kolundan tutup eve girdi. Başı önde salonda baş köşede oturan babasının yanına gidemedi. Yapamadım diyemdi. Ben kocama evlat vermedim diyemedi.
Nurcan ve Önder ayakta ablasına bakıyordu. Gül gibi ablası ne hâle gelmişti. Yüzü soluk açık kahve karşımı gözlerinin feri gitmişti.
Yusuf bey ayağa kalktı. Dilberin başı öne egilmisti. " Kaldır başını kızım!"
Dilber zor bela başını kaldırıp baktı babasına. Hey gidi, Yusuf bey kızının yıkıldığı gözünün feri gittiği zamanı da mı görecekti?
" Baba... Afet beni."
Yusuf bey kızının yanına kadar geldi. Güç vermek istedi kızına. Yıkılma ayakta kal demek istedi. Eli ile kızının yanağını tuttu. Alinina bir öpücük kondurdu.
" Sen affedilecek bir şey yapmadın!" Kızının güzel gözlerine baktı. Kızarmış gözleri ile babasına bakan güzel gözlerine. " Sen benim kızımsin, sen benim yavrumsun." Nasıl evladını bir evlat vermedi diye suçlardi? Nasıl bütün suç senin derdi? Onun ne günahı vardı?
" Ben anne olamadım." Boğazına bir yumru oturdu. Yüreğinden geçenleri ailesine anlatmak istedi. Benim bir çocuğum olmadığı için kuma getirdiler diyemedi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Acının Gözyaşı
Teen FictionAşk, insanın canını yakan, ama her koşulda ise yanında olandı. Dilber Beyoğlu ise bu aşk denen girdaba düşmüş bir gül goncasi idi. İlk evliliğinde tövbe eden kadın hiç rast gelmediği bir sevda ateşine düştü. Egît Hekimoğlu ona asıl sevda ateşini ve...