Teşekkürler değerli okurlarım,
Acının Gözyaşıni yanlız bırakmadınız için. Bu kitabı yazmak, ilk kadınların acısını ilk kadınların anne olamayacağını, anne olmadığı için de üstüne kuma gelmisi gibi kararlar ile yuva yıkılan kadınlarımız var.
Kolay değil ilk kadınlarımız için, yıllarca bu acıyı çeken, bu acı ile ömrü boyunca hep yaşayan nice kadınlarımız var. Kuması ve kocasının aile oluşunu izleyen, ve kumasının çocuğunu kendi evladı gibi sahiplenen yüce gönüllü nice ilk kadınlarımız var.
İlk kadınların üzerine gelen kuma ile nice yapılan dedikodular, yalanlar, ve sözler ile canı yanan kadınlarımız var
" Burada bir kadının çığlığı var. Lütfen bizi duyun!"
" Biz bir kadının mutsuzluğu üzerine dogan çocuklariz"
Belki bu hikayeyi okuyan ve göz yaşları içinde bende böyle olsaydım yada keşke benim ailemde arkamda dursayadi diyen kadınlarımız var.
Biz ilk kadınların çığlığını duyurmak Kuma kavramının töre yüzünden baş kaldıramayan kadınlarımız var. Ailesinin zoruyla evlenen, söz söyleme hakkını babasına veren kuma kadınlarımız var.
Doğu Batı Güney değil, tüm dünyada, tüm ülkede olan bu kavramdan dolayı canı yanan ilk kadınlar, ve bunu yaşmak zorunda olan kadınlarımız var....
Dilerim, ilk kadınlarımız birgün hayal ettiği, yuvasına kavuşur, evladına kavuşur....
" Acının Gözyaşı, kadınların acısı, ve çığlığı!"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Acının Gözyaşı
Teen FictionAşk, insanın canını yakan, ama her koşulda ise yanında olandı. Dilber Beyoğlu ise bu aşk denen girdaba düşmüş bir gül goncasi idi. İlk evliliğinde tövbe eden kadın hiç rast gelmediği bir sevda ateşine düştü. Egît Hekimoğlu ona asıl sevda ateşini ve...
