Bölüm-30

1.2K 79 78
                                    

İnsan kadere inanır mıydı? Ya da ona bahşedilen bir hayatta? Güzelliği ile çirkinliği ile bir hayatta tutunmak, yorulmadan, goncunmadan, sevgiyi emek emek işleyip örerek hayata bağlanmak...

İnsanı en çok yoran şey ise şüphesiz, kader yoludur. Engebeli, taşlı, dikenli yolları geçerek mutluluğa ulaşmak bir hayli zor, bir hayli emeklidir.

Dilber kendi yolunu çizmek bu yolları aşabilmek için önündeki dikenli yolları ayiklamis, karşısına çıkan tüm zorlu koşulları gözünün önüne getirmişti.

Zor olanı başarmak biz insanoğlu için hiç kolay değildi.

Sabaha uyanan kadın üstünü giyinip paltasonu giymişti. İki gündür kar yağmış bugün ise hava parçalı bulutluydu. Yinde etkisini hala da sürecekti.

Aşağı inen kadın mutfağa geçti. Dolaptan çıkartıgi bir bardağı alıp suyu doldurup içti. Bardağını yıkayıp köşeye indirmişti. Arkasını döndüğünde ise salonda oturan annesi, babaannesi ve kız kardeşi konuşuyordu.

Her ne konuşuyorsa bir hayli hareketli idi. Fazla üzerinde durmayan kadın mutfaktan çıkmıştı ki annesinin sesini duydu.

" Yâde, ne olacak şimdi!"

" Bilmiyorum keckamin, Hekimoğlu aşireti haber vermiş oğlan tutturmuş Dilber diye"

Dilberin kaşı catildi. Hekimoğlu aşireti haber mi göndermişti? Ama niye?

Salona giren kadın ile bütün gözler ona döndü. Nurcan hızla ayağa kalktı.

" Dayê, siz ne söylüyorsunuz!" Diyerek annesine baktı. Az önce duyduğu haber doğru değildi değil mi?

" Abla az biraz sakin ol!" Diyerek ablasının yanına geldi.

Biliyordu ki ablası buna asla müsaade etmezdi ki daha yeni yeni kedine gelmiş iken!

" Bir dakika, bir dakika" diyerek şaşkınlığını üzerinden atıp annesine ve babaannesine döndü.

" Az önce duyduğum şey doğru mu?" Doğru olmadığını farz etsin istiyordu.

Allah aşkına kim dul ve kısır bir kadını bekar oğluna alacak kadar kafayı yemişti. Hangi aşiret bunu kabul ederdi.

" Kızım, dilber az sakin ol, baban konuşmaya gitti." Diyerek ön bilgi verdi annesi.

Dilber daha şaşkınlığını üzerinden atamamisti ki birde babası gitmişti yani görüşmeye.

" Anne Allah aşkına nerede görülmüş dul ve kısır bir kadını bekar oğlana istendiğini, kim hangi aşiret bunu kabul eder."

Sinir kat sayısı sabah sabah kadına uğramıştı resmen, bu ne yaban çelişkiydi böyle, Kendi hızını alamayan kadın salondan çıkmıştı. Topuklu botunu hızla giyip fermuarini hızla çekip evden çıktı.

Yağan kar bahçeyi esir almıştı. Karın içinden bata çıka çıkan kadın annesinin sesini dâhi duymamıştı. Bahçe kapısını açıp hisimla çıktı.

Sokağa çıkan kadın hızlı kaymadan yürümeye gayret etti. Aslında bugün izinliydi ama evde sıkılırım düşüncesi ile hazırlığını etmişti. Lakin haber kadını işe gitmeye mecbur bırakmıştı.

Selma evden çıkarken Dilberi görmüştü. Sevinen kadın merdivenleri inip Dilberin arkasından yetişmeye çalıştı. Bir hayli hızlı hızlı yürüyen kadına yetişmek mümkün değildi.

" Kız, Dilber kız anam" karda yürümeye çalışan kadın kaymamak için mücadele ediyordu. " Kız Dilber, kız yavaş yürü!" Diyerek sesini duyurmaya çalıştı. Lakin Dilber fitesi kaça attı ise maşallah çöldeki leopar aslanı gibi yürüyordu.

Acının Gözyaşı Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin