#Ömürden Devam#
Uçak iniş yaptığında içimde bir sıkıntı olmuştu. Böyle yüreğim burkulmuş gibi hissettim.
Bavulları Mustafa abi alacağı için ben arabaya binmiş onun gelmesini bekliyordum. Oda gelince eve doğru yola çıktık.
Bizim sokağa girdiğimizde bir iki el silah sesi duymuştum. Bu yüzden bizde evde değilde, evin 50 metre gerisinde inmiştik arabalardan. Arabadan inince bir korumaya elimi uzatıp silah vermesini istedim. İkiletmeden elime silahı verince temkinli adımlarla eve ilerlemeye başladım. Bahçe kapısına yaklaştıkça yerde yatan cesetler görülmeye başlıyordu. Şuan panik yapmamalıydım. Derin bir nefes alıp birkaç adım daha attım ve birinin sesini duyunca hemen durdum. Bir adam sırtı bana dönük bir şekilde evden çıkarken "Karına veda et Mehmet KARA. " dedi ve annemle evden geri geri çıkmaya başladı, elinde de silah vardı. Adam bahçeden geri çıkarken hala beni görmemişti ama ben ne demiştim konu ailemse sonucu ne olursa olsun cezalarını keserdim. Adamın bir şey yapmasına fırsat vermeden " Hata yaptın." dedim ve elimdeki silahla ensesine vurdum. Dengesini kaybedip yere düşünce bir elde karnına ateş ettim sonrada yerdeki silahı ayağımla adamın ulaşamayacağı bir yere ittim. Onu öldürürdüm ama olaya annem dahil olduğu için bu şerefi babama bırakmak istiyordum. Ben ateş ettikten sonra bahçeden Onurun "Annee..." diye bağırmasını duydum, büyük ihtimalle annemin vurulduğunu sanıyordu.
Annemde benim geldiğimi görünce "Meleğim..." dedi ve bana sarıldı. Bende içten bir "Annemm.." diyip kollarımı ona doladım. Sonrada " Eve geçelim çünkü koca oğlun seni öldü sanıyor. " dedim.
" Kuzum benim." diyip başımı öptü ve elini belime koyup beni eve yönlendirdi. Bende sol kolumu anneme doladım sağ elimdeyse silah vardı bu şekilde bahçeye giriyorduk. Bahçeye girince annem "Ne bağırıyosun Onur, ben sana bağırmadan konuş demiyor muyum? " dedi işi şakaya vurarak. Babamla abimin yere bakan bakışları o kadar hızlı kalkmıştıki, dudaklarımdan küçük bir kıkırtı dökülüverdi.
Onur şaşkınlığından çıkıp koşarak geldi ve anneme sarıldı. Annemi bırakınca; annem babama, Onurda bana yönelmişti. Daha ne olduğunu anlayamadan Onur beni kucaklayıp döndürmeye başladı. Bende hem gülüp hemde çığlıklar atıyordum.
" Abilerin bir tanesi hadi indiirr. Bak başım dönüyor üstüne kusarım vallahi" dedim.
Beni yere indirip alnımdan öptü. "Kimin kardeşi bee. Ee benim çırağım oluncada böyle kahramanlıklar yapabiliyosun." dedi şakaya vurarak sonra birden ciddileşip "Teşekkür ederim Meleğim sen olmasan ailenizi koruyamayacaktık." dedi.
" Lafı bile olmaz küçük aslancık" dedim gülerken. Annem bazen Onura küçük aslanım diyordu ki Onur buna sinir olurdu ama annemede bir şey diyemiyordu. Aslında annem de sırf Onurla uğraşmak için söylerdi bunu.
" Bana bak bacaksız. Seni bir yakalarsam havuza atarım düzgün konuş benimle" dedi.
" Yakalarsan atarsın küçük aslancık" dedim ve elimdeki silahı kenara fırlatıp bahçede koşmaya başladım. Onurda beni koşturmaya başladı. Böyle bahçede koşarken birden aklıma geldi Onur bana babamınn vurulduğunu söylememişti. Birden durup sinirle arkamı döndüm. Birden durduğum için neredeyse Onur da bana çarpacaktı. Geri dönüp öfkeyle "Sen..." dedim. Onurda bir an gerileyip "Ne oldu şimdi canım kardeşim benim." diyip geri geri yürümeye başladı. Bende küçük küçük adımlarla ona doğru ilerliyordum.
"Sen, bana babamın vurulduğunu söylemedin. Niye benden sakladın." dedim öfkeyle. Sonra kenarda duran yaprakları toplamak için kullandığımız tırmık dikkatimi çekince, tırmığı elime aldığım gibi Onuru kovalamaya başladım. Onur kaçtıkça ben kovalıyordum. En sonunda onu havuzun orada yakalamıştım. Onur geri geri havuza doğru giderken ben hiç bir şey demeden üstüne gidiyordum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
(MAFYA) MASKE: "SEN ÖYLE SAN!"
ChickLitHİKAYEYE BİR KERE GİRDİN Mİ UYANAMAZSIN ÇÜNKÜ BU BİR RÜYA DEĞİL!!! *** İnsanlar senin hakkında çok şey düşünebilir ama bu hikayede o insanlara cevabımız kocaman bir " SEN ÖYLE SAN!" olacak. Çünkü; HER GERÇEK YÜZÜN BİR MASKESİ VARDIR... Ve bu hikaye...