32. Bölüm

3K 232 15
                                    

##HAYAT KISA, DİŞLERİNİZ VARKEN GÜLÜMSEYİN##

Bu bölüm tüm hayalet okuyuculara gelsin. Bu bölüm beni şaşırtın ve bir yaşam belirtisi gösterin.. (pıliss ;D)

Şarkıyı başında açabilirsiniz.

#ÖMÜRDEN DEVAM#

Geri çıkıp başımı Onurun bacağına koydum ve önce kulaklığımdan telefonu, sonrada gözlerimi kapattım. Derin bir nefes alıp tekrar gözlerimi açıp Onura bakmaya başladım ama kolumda müthiş bir ağrı vardı.

Onur  "Sana ölme derken vurulma da demek istiyordum" dedi korkuyla.

"Haklısın ama sorun yok diyemeyeceğim çünkü büyük bir sorun var ve kolum çok ağrıyor" dedim yüzümü buruşturarak.

Koluma bakarak "Sıyırmış ama ağrısı fazla olur..." dedi ve "...hadi bakalım, seni bir hastaneye götürelim, sonrada eve geçeriz." diye ekledi.

Sadece başımı salladım ve Onur'un desteğiyle yerden kalktım. Elimle sol kolumu tutuyordumki yanımıza Asım abi geldi.

    
"Onur Bey,  dediğiniz gibi yabancı iş adamının adamları. Ama hallettik. Diğerlerinide depoda topladık." dedi.

Onur " Tamam, ben bir ara ilgilenirim. Şimdi arabamı gertir hastaneye gideceğiz" dedi.

Asim abinin bakışları önce Onuru sonrada beni taradı. Kanlı kolumu görünce beklemeden arabaya koşmaya başladı.

  Araba önümüze geldiğinde Onur arka kapıyı binmem için açınca vakit kaybetmeden koltuğa oturdum, Onurda yanıma binince Asım abi arabayı harekete geçirmişti.

  Araba durduğunda dışarı baktım. Girişim Hastanesine gelmiştik yani bizim hastanemiz. Acilden giriş yaptığımızda Herkes yine Onurun etrafında toplanmıştı. Ama bir doktor bana doğru geliyordu. Sonunda biri beni fark etti ne güzel (!). Doktora baktığımda genç, yakışıklı bir şeydi. Sevdim bu adamı.

"Bu taraftan buyrun yaranızla ilgileneyim" diyince Onur'u arkamda bırakıp doktorun yönlendirdiği muayene odasına girdim. Onur az sonra beni bulurdu.

   Sedyeye oturup doktoru izlemeye başladım. Önce dikkatlice üstümdeki şişme yeleği çıkarmama yardım etti. Sonra makas yardımıyla tişörtümün sol kolunu kesmeye başladı. Boynuma kadar kesip bıraktı ve bir bez yardımıyla yarayı temizlemeye başladı. Temizleme işlemide bitince yaraya baktı ve "Tahminimce 5 ya da 6 tane dikiş atacağım" dedi. Devam etmesi için sadece başımı salladım. Dikiş atmaya başladığında fazla bastırınca "Ahh!" diye inledim.

"Dikkatli yapsana şu işi" diyen Onura bakmak için kafamı çevirdim. Kapıya yaslanmıştı ama benim inlememden sonra yanıma gelmeye başladı.

Doktorda panikle " Daha dikkatli yapacağım" dedi ve tekrar işine döndü.

" Beni fark etmessin sanıyordum hayret kalabalıkta nasıl farkına vardın" dedim tripli ses tonunda.

" Meleğim bana kızmış mı? Kıyamam sana, nasıl fark etmem kardeşim dediğim insanı. Sadece kalabalığı başımdan savmaya çalışıyordum. Bir baktım bu doktorda seni bir yere götürüyo hemen takıldım peşine, geldim. Yani başından beri burdaydım Ömür seni tek başına bırakmam." dedi ve başımı öptü.

" Hee, tamam madem öyle yaptıysan sorun yok" dedim ve her zaman yaptığım gibi kocaman gülümsedim.

  Doktorda işini bitirince "Bitti. Ama ya hastaneye pansumana gelin ya da kendiniz pansuman yapın ama dikkat edin mikrop kaptırmayın yaraya" dedi ve kanlı bezleri çöpe atıp hızla odadan çıktı. Onur kendi hırkasını çıkarıp benim omuzlarıma bıraktı ve yan tarafta duran kanlı yeleği eline aldı.

(MAFYA) MASKE: "SEN ÖYLE SAN!"Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin