39. Bölüm

3.4K 187 43
                                    

Multideki şarkının bölümle ilgisi yok okurken dinlersiniz diye koydum😚😚

Merhaba!

Öncelikle bu bölümü yayınladıktan sonra bir bölüm daha yayınlayacağım. Onunla ilgili açıklamayı hikayenin sonuna bırakıyorum.😚😚 vee bölümle sizi başbaşa bırakıyorum...

***

Biz Ömerle şaşkın hallerine gülerken, bizimkiler hep bir ağızdan "İkiz mi?" diye konuştular...

Hadi bakalım gerçeği öğrenmek istediniz KARA'lara bulaştınız. Kusura bakmayın dostlarım ama birazcık geçmiş olsun....

Herkes gözlerini sonuna kadar açmış aval aval yüzümüze bakarken bende Ömeri çekiştirerek koltuğa oturtmayı başarmıştım. Bir yandan onu çok özlediğim için Ömere sarılırken diğer yandan da bizimkilerin yüzlerini inceliyordum.

Efe dışında hepsinin boş bakışları üstümüzdeyken Irmak konuşmaya başladı ama daha çok kendi kendine konuşuyor gibiydi.

"Na..nasıl olur? Hiç dikkat etmemiştik bile.." diye söyleniyordu.

Bu sefer Koray konuştu ama Ömerle konuşuyordu.

"Sen bizi tanımıyorsun bile nasıl bu kadar rahat davranabiliyorsun? Hiç mi birine söyleme ihtimalimizi düşünmüyorsun?" dedi.

Sarıldığımdan dolayı Ömerin vücudunun kasıldığını hissedebiliyordum.

Yüzünü bana çevirip anlımdan öptü ve gülerek Koraya döndü.

"O konuyu hiç merak etme. Çünkü böyle bir şey yapmaya kalkışan olursa kimseye bir şey söyleyemeden çoktan ölmüş olur" dedi neşeden yoksun sesiyle.

Odada hıçkırık sesi yankılanınca, bir anda herkesin bakışları sesin sahibini buldu.

Irmak ise korkarak Ömere bakıyordu ve bir kere daha hıçkırdı, dikkatli bakınca bacakları titriyordu. Sanırım korkudan hıçkırık tutmuştu.

Bütün bakışların onda olmasının yükünü kaldıramamış olacakki bedeni çuval misali koltuğa devrildi.

Ömer hariç herkes ayaklanırken kardeşimin bu vurdum duymazlığı sinirimi bozdu.

"Mustafa abiiiiii!" diye seslendim evin içine çok zaman geçmeden

"Buyrun Ömür hanım" diye kapıya dikildi Mustafa abi.

"Arabayı hazırlayın. Arkadaşımı hastaneye götüreceksiniz" dedim Mustafa abi beni onaylayınca bende tekrar bizim gruba döndüm.

"Mustafa abi sizi hastaneye götürsün. Oradan da eve bırakır. Ben sonra yanınıza uğrarım."

"Tamam, haberleşiriz" dedi Deniz. Ona minnetle gülümseyip başımı salladım.

Mustafa abi arabayı hazırladığına dair kornaya basınca Efe Irmak'ı kucağına alıp dışarı çıkardı.

Bizimkiler arabaya yerleşirken Ömer de kapıya yanıma gelmişti. Arkadaşlarımı uğurladıktan sonra kapıyı kapattım ve arkamı dönüp giden Ömere baktım. Bacakları benden uzun olduğu için hızlı gidiyordu.

Koştum....koştum ve tam sırtına atladım. Çevik hareketlerle beni tutunca gülümsedim.

"Hiç paslanmamışsın" dedim gururla. Arada sırada(!) Sırtlarına atladığım için beni tutmaları kolay oluyordu.

"Ömür, can parçam, meleğim sana ayı gibi olmuşsun derken şaka yapmıyordum. Bune kızım omurgalarım birbirine geçti. Daha fazla kamburlaşmadan in üstümden" dedi.

(MAFYA) MASKE: "SEN ÖYLE SAN!"Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin