#Yazım yanlışları olabilir bir an önce paylaşayım diye kontrol etmeden atıyorum#
#Emeğe saygı vote vermeyi ve yorum yapmayı unutmayın#
***
Spor salonudan çıktım şimdi arabada eve gidiyordum.
Yolda her yer binalarla çevriliydi. Tabi büyük şehir olunca her yer büyük büyük yapılarla, iş yerleriyle doluydu. Önceden böyle miydi küçük ilçede 150-200 bina anca vardı tabi o binalarda dostum dediğin insanlar vardı. Ama dediğim gibi vardı. ..
Evin büyük kapısının önünde durduğumuzda hemen bir koruma kapımı açıp "Hoş geldiniz Ömür Hanım" dedi.
" Hoş buldum" diyerek eve yöneldim.
Çelik giriş kapıdan da geçince, salondan yükselen sesler üzerine oraya yöneldim.
Herkes bir koltuğa oturmuş hem gülüşüyor hem de bir konuyu konuşuyorlardı.
" Ben geldim"
"Gel kızım, gel otur" dedi babam. "Bizde partiyi konuşuyorduk"
"Ne partisi?" diye atladım hemen konuya.
Bu seferde Onur konuşmaya başladı.
" İsmail Amcalar vardıya hani Mert'in babası işte onlarla ortak düzenlediğimiz bir maskeli parti. Maskeli olduğu için seninde katılmanı uygun gördük. Yani sende istersen beraber partiye gidiyoruz"Cümlesini bitirir bitirmez bir çığlık atıp " Tabiki geliyorum" dedim.
" Teşekkürler" diyip önce babamla annemi öptüm sonrada Onurun üstüne atlayıp yanığımdan sulu sulu öptüm. Sulu öpülmekten hiç hoşlanmazdı, beni üstünden atmaya çalışırken beraber koltuktan yere yuvarlandık. Ben abimin üstüne düştüğüm için bende pek hasar yoktu ama aynısını Abim için söyleyemezdim.
Biz yerde bir birimizle cebelleşirken içeri Aslı abla yani evin hizmetlisi girip "Mehmet bey, İsmail Beyin oğlu Mert bey geldi kapıda bekliyor içeri alayım mı?" diye sorunca hemen yerden kalkıp koşarak üst kata çıktım. Beni bilmiyorlardı aslında küçükken onunla oyun oynadığımız zamanları hatırlıyordum. Mert beni hatırlıyormudur bilmiyorum, ben 6 yaşındayken beni düşmanlarımızdan biri kaçırıp öldürdü sanıyorlardı. Büyük ihtimal Mertte böyle biliyordu.
Mert'e yakalanmadan üst kata çıkmayı başardım. Şimdide motumu alıp alışverişe gidecektim.
Onur'a gittiğime dair bir mesaj atıp yine sessizce evden çıktım ve mustafa abinin getirdiği arabaya binerek alışveriş merkezine gitmesini söyledim.
***
Artık dolaşmaktan ayaklarım ağrımıştı. Son bir mağazaya girip oradan da eve gidecektim. Mazağazaya girip birkaç adım atmıştımki görevlilerden biri dibimde bitiverdi.
"Hoş geldiniz. Size nasıl yardımcı olabilirim"Böyle görevlilerden hiç hoşlanmazdım insanın dibinde bitiverir alışverişini bitirene kadar peşini bırakmazlar.
"Beni tek başıma bırakarak bana yardımcı olabilirsiniz"
Görevli dediklerimi idrak edince önce şaşırdı sonrada renkten renge girerek yanımızdan uzaklaştı. Yine yanımızdan diyorum çünkü Mustafa abi ve adını bilmediğim biri daha benim peşimde dolanıyordu. Sadece Mustafa abinin adını biliyordum çünkü diğer korumalar belli saatlerde sürekli yer değiştiriyorlar.
Ben rafların arasına dalmışken, rafın arkasında kalmış bir elbise dikkatimi çekti. Beyaz bir elbiseydi, sağ tarafından da aşağı doğru işlemeleri iniyordu. Dizimin 4 parmak yukarısına geliyordu ve alt kısmı biraz kabarıktı. (Multideki elbise) Bu elbise hoşuma gitmişti ve ben bunu alacaktım ama önce denemeliyim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
(MAFYA) MASKE: "SEN ÖYLE SAN!"
ChickLitHİKAYEYE BİR KERE GİRDİN Mİ UYANAMAZSIN ÇÜNKÜ BU BİR RÜYA DEĞİL!!! *** İnsanlar senin hakkında çok şey düşünebilir ama bu hikayede o insanlara cevabımız kocaman bir " SEN ÖYLE SAN!" olacak. Çünkü; HER GERÇEK YÜZÜN BİR MASKESİ VARDIR... Ve bu hikaye...