31. BÖLÜM

31.7K 2.6K 1K
                                    

Akşam buluşma zamanı yaklaştıkça heyecanım da arttı. Aralık ayını yarılamak üzereydik ve havalar artık epeyi serinlemişti. Kemerle sıktığım beli bolalmış siyah kot pantolonumun üzerine beyaz kazağımı giydim. Tartılmasam da en az üç kilo vermiş olduğumun farkındaydım.

Saçlarımı yüksekte at kuyruğu şeklinde topladım. Makyaj olarak sadece gözlerimi belirginleştirip göz altlarıma kapatıcı sürdüm. Geçtiğimiz yirmi günün kederli halkaları hala belliydi çünkü.

Derya banyo kapısını açtığında ben de çıkmak üzereydim. Beni baştan aşağıya süzüp beğeni dolu bir ıslık çaldı. "Tuna çok şanslı olduğunu biliyordur umarım."

"Neden öyle söyledin?"

"Kendisine bu kadar aşık bir kız bulmuş da ondan."

"Yok canım sen de, ne aşık olması?"

"İnkar etmen görünen gerçeği ortadan kaldırmaz. Bir gün beni onunla tanıştırmanı istiyorum. Bakalım sevgili arkadaşımın aklını başından alacak ne varmış bu çocukta."

Dalgın dalgın, "Ben de bir gün onu gerçekten tanımanı isterim." dedim.

Arda'nın gerçek kişiliğini tanıyınca Derya'nın da onu seveceğini ve önyargılarının değişeceğini biliyordum ama henüz anlatamazdım. Zaten birlikte olduğumuzu alenen belirtsek, benim açımdan da işler tuhaf görünürdü. Çünkü ben hala Belalı Arda'yı alt eden, 'o benim' diye etiketlenen 'Yeni Kız'dım.

Her şeyi geride bırakıp Arda ile birlikte olduğumuza ve ilk randevuma hazırlandığıma inanamıyordum. Yasemin özlü parfümü de sıkınca hazır olduğuma karar vererek banyodan çıktım.

"Pelin, biraz zamanın var mı?"

Bileğimdeki saate baktım buluşmaya daha zaman olduğunu gördüm. "Yaklaşık yarım saatim var." Derya'nın düşünceli yüzünü görünce canının bir şeye sıkıldığını anladım. "Gel şöyle oturalım." diyerek yatağımın kenarına oturup, yanımı gösterdim.

"Aslında seni kırmadan nasıl söyleyeceğimi bilmiyorum Pelin."

Birden şaşırdım. "Benimle açık açık konuşabilirsin Derya, seninle bu kadar şey paylaştık."

Elimi avucuna alıp tuttu. "Konuşmak istediğim de bu zaten."

"Beni meraklandırma Derya. Söyle gitsin."

"Pelin, bana güvenmiyor musun?"

Damdan düşer gibi sorduğu soruya şaşırmıştım. "Elbette güveniyorum Derya. Bu da nereden çıktı?"

"Az önce bu kadar şey paylaştığımızı söyledin ama doğru değildi. Hep paylaşan ben oldum. Sana Ümit'i, babamı, Cem'i, kısacası hayatımdaki önemli her şeyi anlattım." Sıkıntıyla bir nefes aldı.

Varmak istediği noktayı anlamıştım. Aslında haksız sayılmazdı ama bu biraz da yapı meselesiydi. "Ne demeye çalıştığını anladım Derya." Ellerimizi kenetleyip dostça sıktım. "Sana elbette güveniyorum, Esma ve Seçil'den bahsetmiştim hatırlarsan. Benim için onlardan hiçbir farkın yok. Ben duygularımı paylaşmayı pek bilmem Derya. Senin gibi dışa dönük bir karakterim yok. Ben duygusal fırtınalarımı hep içimde yaşarım. Üzüntülerimi ve sevinçlerimi paylaştığım tek varlık hep piyanom olmuştur. Çocukluğum süresince kendi kendime yetmeyi öğrendim. Büyüyünce de bir daha değişemedim."

Maskeli Baloda Sevdim (Tamamlandı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin