"Bizi eve mi getirdin? Hem de gecenin bu saatinde." Arda'nın gözleri kocaman açılmış, inanmazlıkla bana bakıyordu.
"Elbette. Esma'yı bıraktıktan sonra babama mesaj atıp geleceğimizi haber verdim."
"Bence hiç uygun değil Pelin. Keşke önce bana sorsaydın. Kim bilir hakkımda ne düşünecekler." Sesinden hoşnutsuzluğu belli oluyordu.
"Endişe etme, seni sevecekler." diyerek yanağından bir makas aldıktan sonra arabadan indim.
"Babanla karşılaştığımda ne yapacağım? Onu tanımıyorum." Bu anı geçiştirmek için bahane aradığı belliydi.
"Aslında tanıyorsun. Burhan amcamla konuşmak gibi, hiçbir farkı yok inan bana. Sen asıl babamdan önce kendini anneme beğendirmeye bak."
Arda sonunda teslim olarak içini çekti. "Bakalım göreceğiz." dedi nefesini bırakırken.
İçeri girdiğimizde salonun ışığı yanıyordu. "Biz geldik!" diye seslendiğimde babam bizi karşılamaya geldi.
"Hoş geldiniz gençler."
Babamın yüzüne baktığımda emrivakimi hoş karşılamamış olduğunu anladım. Yine de kaşları merakla kalkmış, aklınca hissettirmeden Arda'yı inceliyordu.
Babamı gören Arda'nın donup kaldığını gördüğümde kıkırdadım. "Sana söylemiştim, haklıymışım değil mi?"
Nazikçe, "İyi geceler efendim." diyen Arda'nın uzattığı eli sıkan babam, beni şaşırtarak gülümsedi.
Elbette gülümseyecekti, çünkü onun şaşkınlığının nedenini hemen anlamıştı. "Evet Burhan'la birbirimize çok benzeriz." diyerek bir adım geri atıp, geçmemiz için kapıyı sonuna kadar açtı. "Lütfen içeri geçin, buyrun." diyerek yol gösterdi.
Annem salonun ortasında durmuş bizi bekliyordu. Ellerini önünde birleştirmiş, dikkatle ve hiç saklama gereği duymadan Arda'yı süzüyordu.
Resmi ve temkinli bir ses tonuyla, "Hoş geldiniz." dedi
"Hoş bulduk, memnun oldum." Arda annemin de elini sıktıktan sonra en zoru atlatmış gibi tuttuğu nefesini verdi.
"Ee, hadi hepimiz ayakta kaldık, oturalım mı?" diye teklif ettiğimde, herkes kendine oturacak bir yer buldu. Ben ikili kanepede hemen Arda'nın yanına iliştim.
"Kalacak yer ayarlayabildin mi Arda? Yoksa bu gece..." diyen babama dönen Arda atıldı.
"Evet bulvar üstündeki otelde kalıyorum. Şaşkınlığımı mazur görün lütfen, Burhan amcaya o kadar benziyorsunuz ki, sesiniz bile aynı." Sonra bana dönüp baktı. "Şimdi onu ilk gördüğünde neden salonun kapısında bayılır gibi olduğunu daha iyi anladım aşkım."
Ağzından çıkan son kelimeyi fark ettiğinde önce gözleri büyüdü, sonra yanakları pembeleşti. Uzanıp güven vermesi için elini sıktım. Hemen toparlanan Arda, hafifçe genzini temizleyip konuşmaya devam etti.
"Sizi bu geç saatte rahatsız ettiğim için özür dilerim. Aslında biraz emrivaki oldu, değil mi Pelin?"
"Biraz öyle oldu galiba." diyen babam fırsatını bulmuş, bana uyarıcı bir bakış atmıştı.
"Bunun için üzgünüm ama, bu tanışma faslının bir an önce bitmesini istiyordum." diyerek derin bir nefes alıp verdim. "Evet, işte karşınızdayız." Gülümseyerek Arda'nın gözlerinin içine baktım. "Bize ne isterseniz sorabilirsiniz, değil mi Arda?"
"Ya, evet evet, ne isterseniz sorabilirsiniz." Arda bana kilitlenen bakışlarını zorla koparıp, beklentiyle babama çevirdi.
"Sizce de sorular sormak için biraz geç olmadı mı?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Maskeli Baloda Sevdim (Tamamlandı)
ChickLitBir genç kızın aşka ilk uyanış hikayesi... İlk aşklar için 'özel' derler, 'unutulmaz' derler. Peki yüzünü görmediğiniz, gerçek sesini duymadığınız, maske ardındaki birine aşık olunabilir mi? Peki kimliğini bilmediğiniz bu erkek, sizin sonsuza kadar...