67. BÖLÜM

13.1K 1.2K 1K
                                    

Arda beni kampüse bırakıp eve geçti. İkimizin de biraz dinlenmesi iyi olacaktı. Dün gecenin yorgunluğu hala üzerimizdeydi.

Midem Meltem teyzenin enfes kek ve börekleriyle dolu olduğundan, akşam yemeği yiyemeyeceğime karar verip hızlı hareketlerle bavulumu açtım ve içindekileri yerleştirdim.

Derya gece dokuz gibi geleceğini söylemişti. Banyoya girip bir duş aldıktan sonra giyinip saçlarımı kurutma işlemim bitmişti ki, kapıda kilidin döndüğünü duydum.

İçeriye giren sarı fırtına boynuma atıldı. "Pelin, seni çok özledim."

"Ben de seni özledim." Birbirimize sarmaş dolaş birkaç saniye yerimizde sallandık.

Tatil süresince iki günde bir, birbirimizi arayıp dedikodu yapmamıza rağmen, onu gerçekten çok özlemiştim. Çok kısa bir sürede benim vazgeçilmez dostlarıma bir üçüncüsü eklendiği için kendimi çok şanslı hissediyordum.

Derya art niyeti olmayan, hayata daima pozitif bakan, mert, dürüst ve çok zeki bir kızdı. Doludizgin neşesi, insanı en zor zamanında hızla sorunlarından uzaklaştırıyor, tekrar neşelenmesine yol açıyordu.

Tatilde onu Seçil ve Esma ile de görüştürmüş, birbirlerine kaynaşmalarına aracılık etmiştim. Böylece dört kafadar, bundan sonraki tatillerde bir araya gelmeye karar vermiştik.

Seçil, her zamanki uçarı serseriliğiyle, baş harflerimizden oluşan ve İngilizcede 'hızlanmış, hızlandırılmış' anlamına gelebilecek bir grup ismi bile bulmuştu: 'S.P.E.D. Girls.' Tabii bu fikre bilin bakalım Seçil'den sonra kim balıklama atlamıştı?

Evet, doğru tahmin. Odaya daldığı dakikaya kadar kendi melankolimde boğulmak üzereyken, Derya'nın cıvıldayan sesi beni de özlediğim bir enerjiyle sardı.

On dakika kadar hasret giderdikten sonra onun da eşyalarını açıp birlikte dolaba dizmeye başladık. Bir süre havadan sudan konuştuk, sonra konu Arda'ya geldi.

"Demek annenle baban Arda'yı kabul etti. Ne kadar mutlusundur kim bilir."

Son kalan üç askıyı Derya'ya uzatırken, "Evet açıkçası hem arkadaşlarımın hem de ailemin Arda ile beni öğrenmesi çok rahatlatıcı." diyerek tekrar bavuluna eğildim. İçinde makyaj malzemelerinin olduğu küçük çantayı yatağa bırakıp dipteki şortları aldım ve uzattım.

"Sonra tavlayı kim kazandı? Baban mı Arda mı?"

Gülümsedim, "Arda kazandı. Babam aslında iyi oyuncudur ama misafire hesabı ödetmeyecek kadar da kibardır. Sanırım kibarlığı daha ağır bastı ve kaybetmeyi tercih etti."

Terliklerini de çıkarıp yatağın yanına yere bıraktıktan sonra göz kırptım. "Tabii bunu Arda bilmiyor."

Bavulun fermuarını kapatıp çektikten sonra onu da yere bıraktım. "Bundan sonrası sende. Bir tek şu kaldı." diyerek az önce yatağa koyduğum makyaj çantasını gösterdim.

"Teşekkürler canım. Sen olmasan ben daha sabaha kadar yerleşemezdim."

"Rica ederim. Ama ben bittim."

"Ben de öyle." diyerek dolabın kapağını kapatıp küçük çantayı aldı ve banyoya gitti.

Yerleştirme işi bittiği için, üzerime geceliğimi geçirip yatmaya hazırlandım. Bu arada Derya da üzerini değiştirip benim gibi yatağına geçti.

Maskeli Baloda Sevdim (Tamamlandı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin