60. BÖLÜM

14.5K 1.3K 1K
                                    

Çok geçmeden kapım tıklatıldığında, "Anne hemen geliyorum." diye boğuk boğuk seslendim.

"Pelin, gelebilir miyim?"

Arda'nın endişeli ses tonunu duyduğumda sesimin normale yakın çıktığını ümit ederek, "Ben birazdan aşağı inerim, küçük bir işim var sadece." dedim ama gözyaşlarım son kelimeleri boğdu.

"Pelin? Lütfen gelebilir miyim?"

Sesi üzüntülü çıktığı için hemen yatakta doğrulup, gözyaşlarımı elimin tersiyle kuruladım. Ben böyleydim işte. Karşımdaki üzülsün istemez, olumsuz duygu ve düşüncelerimi hemen içime gizlerdim. Bu hayatta annem ve babamdan sonra üzülmesini istemediğim bir kişi daha vardı artık; o da Arda'ydı.

"Peki gel, kapım açık."

Arda yaklaşıp yatağın ayak ucuna, yanıma oturdu. "Ne oldu Pelin? Kaçar gibi gittiğinde bir sorun olduğunu anlamıştım zaten. Neden ağlıyorsun?"

"Bir sorun yok Arda, sadece duygulandım biraz. Annemle babamla sohbet ediyorsun ya, o hoşuma gittiğinden duygulandım." diyerek, onu üzeceğinden emin olduğum gerçeği saklamaya çalıştım.

"Hiç yalan söyleyemiyorsun. Ev ile ilgili planlarım seni üzdü biliyorum."

"Hayır, ben sadece..."

Hemen sözümü kesip, "Boşuna inkar etme." derken yanağımı kuruladı.

Düşüncelerimi daha fazla saklamak gereksizdi. "Evet, planlarını öyle birden bire duymak beni üzdü Arda. Elbette bu senin hayatın, kararlarını kendi başına vereceksin ama herhangi bir sohbetimizde bile bahsetmemiştin. Ayrıca annem ve babamla da tam olarak ne konuştuğunu bilmiyorum ama ikisinin de suskunluğu ne konuşulduğunu anlamama yetti."

"Evet, onlara seninle bir geleceğimizin olacağını söyledim. Benim sadece seninle flört etmediğimi ciddi düşündüğümü bilmeleri gerekiyordu."

"Bunu önce benimle konuşmalıydın."

"Haklısın, ama baban ev ile ilgili soruyu sorunca ağzımdan çıkıverdi. Ben artık hayatımı şekillendirmek zorundayım. Omuzlarımda çok büyük bir sorumluluk taşıyacağım."

"Benim de sorumluluklarım var. Sanki ikimiz karar vermişiz gibi konuşman çok yanlış oldu. Onlara seni anlatırken bazı sözler verdim ve ben o sözlerimi tutmak zorundayım. Ben senden farklı düşünüyorum."

"Farklı derken neyi kastettin?"

"İlişkimiz hep böyle, üniversiteli Arda ve Pelin olarak devam etmeyecek biliyorum ama ciddi bir geleceği konuşmak için daha çok erken olduğunu da düşünüyorum." diyerek doğrulmaya çalıştım ama Arda kolumu tutup bırakmadı. Mecburen geri oturdum.

"Biraz daha sabırlı olmayı, olgunlaşmayı öğrenmen gerekiyor. Ben sana boşuna küçük sevgilim demiyorum. Gerçi şu iki ayda epeyi gelişme kaydettiğini söyleyebilirim." Alnıma bir öpücük kondurdu.

Bu hareketi son zamanlarda sıkça yapar olmuştu. İlk seferinde ve takip eden birkaç defasında, dudaklarını değdirmeden hemen önce, "Çok yakında." diye fısıldadığını duymuştum.

"Pelin, benim için çok değerlisin. Bunu artık anladığını varsayıyorum." dediğinde başımla sessizce onayladım. "Birkaç ay sonra evet, artık üniversiteli Arda olmayacağım ama bu sana olan duygularımı değiştirmeyecek. Elbette ilişkimiz hep böyle kalmayacak. Çok yakın bir zamanda aramızdaki her şeyin değişmesini umuyorum. Sana bunu defalarca hissettirdiğimi sanıyordum."

Açık açık konuşmadığımız bir gelecekten bahsettiğini anlayabiliyordum elbette. Ama ilişkimizin daha şimdiden ciddileşmesi fikri, benim için henüz çok uzaktı. Yine de bunu saklayıp, onu anladığımı belirtir şekilde başımı oynattım.

Maskeli Baloda Sevdim (Tamamlandı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin