Bölüm sonundaki notları okuyup cevaplandırır mısınız? Bundan sonraki gelişmeler için Pelin'i anlamanız benim için çok önemli.❤️❤️❤️
~~≠~~≠~~≠~~"Annen gibi olmakla ne demek istedin Pelin?" Ağzımdan kaçan son cümlenin pişmanlığıyla ellerimi yüzüme örttüm. "Ne demek istedin?" diye sorusunu tekrarladı. Bileklerimden hafifçe tutup, ellerimi yüzümden yavaşça ayırdıktan sonra yumuşacık bir ses tonuyla, "Konuş benimle lütfen." dedi.
Bir kez daha hıçkırıp gözyaşlarımı sildim. "Annem evlenmeden önce bana hamile kalmış." Burnumu çekip devam ettim. "Ben daha doğmadan tüm hayatlarını altüst etmişim Arda."
Sorgulayan gözlerine daha fazla bakamadığım için başımı ellerime eğdim. Biliyorum utanmamam gerekiyordu ama utanıyordum işte. Üstelik bu utanç, onlara yaşatmış olduğum kederin uzağından yakınından bile geçmiyordu.
Babam olanları anlattıktan sonra, hayatımızın koskocaman ve içi boş bir balon gibi sönüvermesi de bu önüne geçemediğim suçluluk duygusuydu. Kaç gündür bu suçluluk, hali hazırda su yüzüne çıkmış korkularımı harlayan bir ateş gibiydi.
Her geçen gün, ardına saklandığım koruma duvarım daha da inceliyordu. Arda'yı deliler gibi seviyordum ama bütün bunlar benim için çok fazlaydı. Ve yine her geçen gün yoğunlaşan ve Arda'ya yakın olduğumda bedenimi ele geçiren şehvet yüzünden aklım ve arzularım arasında hüküm süren savaş, bana gerçekten çok ağır geliyor ve yıpratıyordu.
Daha on dokuz yaşına yeni girmiş bir genç kızken, bu kadar yoğunluğu yaşamak, henüz tam olarak olgunlaşmamış ruhuma ve bedenime birkaç gömlek büyüktü.
Bu tür bir ilişkiyi yaşamak, geleceği, evliliği planlamak ve beraberinde getirdiği tüm sorumlulukları kaldırabilmek için önümde henüz dört beş yaş vardı.
Annemin okuyamadığı ve aşık olduğu için bitiremediği üniversiteyi, asla sahip olamadığı o diplomayı, ben onun için almaya o kadar yemin vermiştim ki, artık o yeminimi tutmaktan öte bir şey düşünemiyordum.
Arda ile aramızdaki dört yaş farkı, yıllardır yalnız yaşıyor olması, olaylara onun açısından farklı bir bakış açısı katıyordu. Hayata atılmasına birkaç ay kalmıştı. Geleceğini garanti altına alan bir şirketi, evi, arabası vardı. Maddi gelir konusunda derdi yoktu.
Öte yandan ben, hep dar boğazdan geçen, oturduğumuz evin kredisini öderken birkaç işte birden çalışmak zorunda kalan ve eve tek başına para yetiştirmeye çalışan bir babanın kızıydım.
Tüm hayalim, bir gün diplomamı alıp, anne ve babama destek olabileceğim bir meslek edinmekti. Bunun için yıllardır canımı dişime takıp ders çalıştım.
İstediğim eğitimin, özel bir üniversitedeki iç mimarlık olduğunu duyduklarında, annemle babamın birbirlerine 'bunu nasıl karşılarız?' anlamındaki bakışını gördüğüm anda, burslu kazanmak için üç misli çalıştım.
Yaştaşlarım dershaneye giderken ben, annemle babama ihtiyacım olmadığı bahanesini söyleyerek sabahlara kadar ders çalışıp, kendimi yetiştirmeye çalıştım. Uyuduğumu sansınlar, ışığımı fark etmesinler diye yorganımın altında çözdüğüm binlerce soruyu unutmam mümkün değil.
Beni sürekli aceleye getiren, geleceğimi benim kontrolüm dışında şekillendirmeye niyetli olan Arda'ya ne olursa olsun karşı gelmek zorundaymışım gibi hissediyordum.
Bunu sadece anneme babama değil, kendime ve hayallerime, yıllardır gösterdiğim çabaya borçluydum. Arkadaşlarımın piknikte, sinemada, kafelerde geçirdikleri boş zamanları, annem beni onlarla eğleniyor zannederken, şehir kütüphanesinde çalıştığım derslere ve soru çözerek geçirdiğim uykusuz gecelerime borçluydum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Maskeli Baloda Sevdim (Tamamlandı)
ChickLitBir genç kızın aşka ilk uyanış hikayesi... İlk aşklar için 'özel' derler, 'unutulmaz' derler. Peki yüzünü görmediğiniz, gerçek sesini duymadığınız, maske ardındaki birine aşık olunabilir mi? Peki kimliğini bilmediğiniz bu erkek, sizin sonsuza kadar...