36. BÖLÜM

33.1K 2.3K 1K
                                    

Derya dersten çıkar çıkmaz Cem ile buluşacağından kitaplarını bana verip çıkışa doğru koştuğunda, arkadaşımın peşinden gülümseyerek baktım. Öyle pervasız bir neşesi vardı ki, ister istemez bunu çevresindekilere de bulaştırıyordu. Elbette bunun en önemli sebebi yapmacıksız, art niyetsiz ve doğal olmasıydı.

Kitapları masalara koyup banyoya girdim. Bu geceye özenle hazırlanacağım için oyalanmadan sıcak bir duş alıp çıktım. Nemli vücuduma, çocukluğumdan beri artık tenime sinmiş yasemin kokulu losyonumu sürdüm.

Odadaki aynada yüzüme nemlendirici sürerken, yansımadan baktığımda, gözlerim Derya'nın yatağının üzerindeki magazine kaydı. Dün gece Derya dergiyi odaya getirmiş, içinde Burak ile ilgili çıkan haberi okumuştu.

Alkollü olduğu belli olan Burak, bir gece kulübünden çıkarken görüntülenmiş, 'Ünlü iş adamının yakışıklı oğlu, kolundaki güzel kızla girdiği gece kulübünden yalnız çıktı.' başlığıyla haber yapılmıştı.

Son günlerde gazetelerin sosyete haberleri sayfasında adı bol bol çıkıyordu. Hepsinde de kolunda farklı kızlar vardı. Objektiflere bakan mavi gözleri bulutluydu. Gülümsemesi bakışlarına ulaşmıyor, ağzının kenarlarında görmeye alışık olduğumuz gülme kasları kameralara yansımıyordu.

Biliyorum suçluluk duymamam gerekiyordu ama on gün önce hastanedeki son konuşmamızdan bu yana bir haftadır çıkan bu haberlere artık dayanmam gittikçe zorlanıyordu. Kendini iyice dağıtmış, hakkındaki olumsuz haberlere aldırmıyormuş gibi merceklere takılıyordu. Dergiyi aldım ve gözüm görmesin diye çekmeceye attım.

Ona hala öfkeliydim. Arda'ya söyledikleri affedilir şeyler değildi. Resmen bir saatli bombanın pimini çekmişti. Arda onunla bir ilişkim olduğuna dair Burak'a inanmış olsaydı, neler olurdu düşünmek bile istemiyordum.

Beni koruma dürtüsüyle hareket etmiş olsa da sınırı çok aşmıştı. Onun yüzünden belki de Arda ile birlikte olma şansımız hiç olmayacaktı.

Burak ile hastanedeki o günden sonra bir daha karşılaşmadık. Daha doğrusu karşılaşmamak için karşıma çıkmayan Burak olmuştu. Belki de yüzüme bakacak cesareti yoktu ve olayı unutmak için benim gibi onun da zamana ihtiyacı vardı.

Hiç beklemediğim itirafı, Arda ile hissettiğim mutluluğuma gölge düşürmüştü. İlk iki gün bu konuyu kimseye açmadım. Sonunda bana fikir vermesi için Seçil'le konuşmaya karar verdim.

Defalarca, "Çocuğa umut vermediğinden emin misin?" diye sorup her seferinde benden, "Evet, eminim." cevabını alınca, "O zaman suçluluk duyman saçma." diye yorum yaptı.

Tabii konuşmamız esnasında sevgili arkadaşım, biriyle görüştüğümü de böylece öğrenmiş oldu. En kısa zamanda ayrıntıları anlatacağıma söz vererek telefonu hızlıca kapatmıştım.

Ancak Seçil'le konuşmam beni tam olarak rahatlatmamıştı. Kendimi boğulur gibi hissettiğim bir anda daha fazla dayanamamış ve Derya'ya açılıp onun da fikrini almıştım.

O da Burak'ın bana karşı boş olmadığını bir süredir hissettiğini, ancak benim farkında olmadığım için suçluluk duymamam gerektiğini söyleyip rahatlatmak istemişti.

Üzerinden birkaç gün geçince de, her şeyi zamana bırakmaya karar verdim. Açık açık ifade etmesem de Burak'la aramın bozulduğunu Arda'ya hissettirdim ancak onun anlattıklarını ve ikisinin aralarında geçen kavgayı bildiğimi onunla paylaşmadım.

Maskeli Baloda Sevdim (Tamamlandı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin