8.

3.9K 173 6
                                    

   Ece bana bakarak "Neler oluyor? "diye sorunca durdum. Odamızın kapısının önünde uzun bir koridorda konuşmaya başladım.
"Bir şey olmadı. Aklınca beni ezmeye çalışıyor."

"Seni niye ezsin. Gayet iyi ve yakışıklı bir çocuk. "

"Yakışıklı mı? Sırf ordaki kızlara artistlik taslamak için beni zorla dansa kaldırdı. "

"Zorla mı? İsteyerek dans etmedin mi yani?"

"Tabikide hayır. Onunla dans edeceğimi falan düşünmedin heralde. "

Biz konuşurken Furkan kendi odasına gitmek için yukarı çıkmıştı. Ece hemen onun yanına giderek "Furki yarın akşam bahçede gezelim mi biraz hem yemek yeriz hemde hava almış oluruz? "

"Olabilir. Akşam seni çağırmaya gelirim. Yanındaki bayan somurtkan da gelecek mi?"

Ece cevap veremeden ben hemen atlayarak "Ben somurtkan falan değilim. Ayrıca senin gibi bir şempazeyle hava falan alamam."

"O şempaze değil şempanze. "

"Aa pardon. Adınızı yanlış telaffuz ettiğim için özür dilerim. Beni affeder misiniz ŞEMPANZE bey (?)"

Ece daha fazla uzamasını istemeyerek "İlayda sen yarın akşam gelecek misin gelmeyecek misin? "

"Gelemem. Yarın en sevdiğim dizi başlayacak onu izleyeceğim. "

"Neymiş senin en sevdiğin dizi?"

"KALP ATIŞI vardı ya onu izleyeceğim. "

"Tamam. Sen bilirsin. "

Dedi ve sonunda odamıza geçtik. Ben hemen geceliklerimi giyip yatmak istiyorum. Ece telefonunu alıp birisiyle konuşmaya başladı. Sürekli onun sırıtmasına şahit olduğum için ne olduğunu merak ettim. Yavaşça yattığım yerden doğrulum ve Ecenin elinden telefonu hızla çekerek kiminle konuştuğuna baktım.

"İlayda verir misin şunu? "

"Furkan la mı konuşuyorsun? Daha dün tanıştığın adama telefon numaranı mı verdin?"

"Evet. O benm arkadaşım. Hatta senin numaranı da verdim(!)"

"Ne diyorsun lan? Şaka olduğunu söyle vallahi kırarım telefonu? "

"Of şaka ya. Versene sen şu telefonu."

"Ay al. Yemedik telefonunu. "

Telefonunu verdikten sonra kendi yatağıma geçip uyumaya çalıştım. Bugünkü Furkan la yaptığımız dansı düşününce yine moralim bozulmuştu. Daha fazla düşünmek istemeyerek hemen uyudım.

Sabah olunca Eceyi yemek yerken gördüm. Almanya saatine bakıp 13.24 oldugunu görünce kendime şaşırdım. Bu kafar çok uyumamaliyim. İki gündür geç kalkıyorum. Ece haklıydı. Uykucu oldum resmen.

Esneyerek yatağımdan kalkınca Eceye doğru gidip "Kahvaltı için beni niye beklemeyin? "

"Kızım sabahtan beri başında bekliyorum. Kendi kendime kalktı kalkacak diyorum. Ama yok. Kalmıyorsun. Bende dayanamayıp yedim yani napayım? "

"Farkındayım. Almanyaya geldiğimden beri bayağı cok uyuyorum. Ben banyoya gidip elimi yüzümü yıkayıp gelicem. Sakın bir yere gitme."

"Nereye gidebilirim ki?"

"Furkiciğinin yanına mesela."

"Yok ya rahat ol. Burdayım. "

Önce üstümü değiştirdim. Banyoya geçip saçımı tepeden bir topuz yaptım. Ne de olsa bugün tüm gün evde olacaktım. Hafif makyaj yapınca kahvaltımı yaptım. Ben kahvaltımı yaparken Ece de duş almak için banyoya girdi. Ece çıkınca üvey annem beni aramıştı. "Efendim?"

"İlayda bavulunun on cebine limitsiz kredi kartı koydum. WhatsApp tan atacağım elbise ve çantayı bana al. Tamam mı?

"Ama şimdi hemen almam. Bu arada sen benimle Ecenin işini naptin? "

"Buldum bile. Erhan diye birisi var. Onun burda evi var. Orda temizlik yapacaksinz. Ev iki katlı. Aylık 10.000 kadar maaş alacaksınız. Saatlerini bilmiyorum. Onu da kendiniz öğrenirsiniz heralde."

"Tamam iyi yapmışsın maaşı yüksek olsun yeter."

"Sen sana atacağım eşyaları almayı unutma. Sakın bir salaklık yapıp yanlış olanları alma."

"Tamam lan tamam."

Deyip kapattım telefonu. Saat 7.45 olunca Ece Furkanin yanına gitmek için odadan çıktı. Tek kalmıştım odada. Yüksek ses müzik açıp dinlemeye başladım. Aleyna Tilki nin Sen Olsan Bari şarkısı çalıyordu. Elime kumandayı alıp şarkıyı söylemeye başladım. 'O sen olsan bari' deyip kapıya doğru elimi uzatırken Furkan bana bakıyordu. Elimi indirip "Ne işin var burda?" dedim ve yaklaşarak onu odadan çıkarttım. Kapının önüne gelince kapıyı aralik bıraktım.

"Ece nerde? Onu almaya geldim. "

"O seni bahçede bekliyor. "

Birden kapının kapanmasıyla korktum. Ve kapıya vurmaya başladım açılsın diye.

"Kapıya öyle vurunca kapı açılmıyor."

"Ya senin yüzünden. Ben dizimi nerde izleyeceğim şimdi. Başlamak üzere. "

"Ben mi dedim kapıya çıkalım diye."

"Eğer gelmeseydin hala içerde olacaktım. "

"Eğer gelmeseydim Ecenin nerde olduğunu bilmeyecektim. "

"Bahçede dedim ya."

Tam gidecekti ki kolundan tutup "Bu kapıyı açmadan hiçbir yere gidemezsin. "

"Anahtar nerde?"

"Saçma salak sorular sorma. Anahtar olsaydı kendim açardım heralde. "

"Aşağıya in yedek anahtar al."

"Ben bu halimle hayatta aşağı inenem.  Biraz çabuk ol dizim başlamak üzere. "

Elime başka bir anahtar verip. "Al bu benim odamın anahtarı. Babam var odada. Git dizini izle bende dönerken sana yedek anahtar getiririm. "

"Tamam."

Kapıyı açıp içeri girince amcayı gördüm. Olanları ona anlatıp kumandayı kaptım. Hemen kendimi Furkanin yatağına atarak televizyonu açtım ve dizimi izlemeye başladım. Birkaç saat sonra Furkan geldi. Babasi mutfakta idi. Yatağında olduğumu görünce kolumdan tutup yataktan attı beni. Ve çok sert bir şekilde duvara carptim. Gözlerim yaş dolu "Ne yapıyorsun sen hayvan?"

"Yatağıma kimsenin girmesinden hoşlanmam. "

"Hoşlanmadığı söyleye bilirdin. Beni duvara yapıştırmana gerek yoktu."

"Pardon hanfendi. Al bu anahtarın "

Anahtarı elinden alacaktım ki daha yukarı kaldırdı. Tekrar almaya çalışınca biraz daha yukarı kaldırdı.

" Verir misin şunu ? "

"Kolaysa al."

Koluna asılıp anahtarı aldığımda o dengesini kaybedip benim üstüme düştü. Bende yatağın üstüne düştüm.

"Kalksana üstümden hayvan."

Baş parmağı ile anlima ve yanağıma dokundu. Aklımdaki bir yere bastırınca "ah" diye inledim. Az önce beni duvara çarpıp yara yaptığı yere bakıyordu.

Onu itip üstümden kalkmasını sağladım. O sırada babası bizim halimizi görmüştü.

Odadan çıktım. Ece beni kapıda bekliyordu.  Hemen  kapıyı  açıp içeri geçtik. Neden orda olduğumu sorunca her şeyi anlattım. O da bana neler yaptığını söylemişti. Bende ona iyi geceler dileyerek yatmaya başladım.

KORKAK | TAMAMLANDIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin