64.BÖLÜM

1.4K 58 6
                                    

İlayda odadan çıkarken dolabın kapağını açıp sertçe geri kapattım. Neden bana güvenmiyor? Ben ne yaptım bu kadar? Düşünüyorum, düşünüyorum bir türlü bir sebep bulamıyorum. Onu kollamak istediğim için miydi yoksa? Bu en doğal hakkımdı benim. Bu olamazdı.

Gömlek ve pantolon giyince banyoma yöneldim. Elimi yüzümü yıkayıp, saçlarıma düzen verdim. Başımın şiddetli ağrısı tekrar başlamıştı. Banyodan çıkınca hemen alt kata inip mutfağa yöneldim. Buzdolabını açtım ve ağrı kesici arayışına başladım. Hapı bulunca su ile beraber yuttum. Cebimi kontrol edip arabanın anahtarlarının üstümde olup olmadığına baktım. Cebimde idi. Kahvaltı yapmalıyım. Kaç gündür adam akıllı yemek yiyemiyordum. Kahvaltımı dışarda yapmayı planlıyordum. Kapıdan çıkmadan önce aklıma İlayda geldi. Onu da götürmeli miydim?

"İlayda?" diye evin içinde seslendim. Seslenmemle birlikte salonun balkonundan çıkması bir olmuştu. Onu görünce devam ettim.

"Benimle kahvaltıya gelecek misin?" diye sordum. Kafasını "Hayır," anlamında sallayıp hızla balkona geri döndü. Teklif var ısrar yok hesabı yaparak evden çıktım. Arabama bindim ve yakın bir kahvaltıcıda durdum. Ne olurdu sanki şurada tek başıma kahvaltı etmeseydim?

İçeriye girip bir masaya oturdum. Ve bir kahvaltı seti istedim. Kahvaltı gelene kadar telefonumu elime aldım. Şifresini "İlaydam" yapmıştım. Her telefona baktığımda aklıma İlayda gelsin diye.

Kahvaltı masaya gelmişti ve ben artık yemeye başlamıştım. İlayda bundan daha güzel kahvaltı masası hazırlıyordu. Yediğim hiçbir şeyin tadını beğenmedim. Karnımı doyurmak için yapacak başka bir şeyim yoktu.

Kahvaltımı bitirmek üzere iken masama biri oturdu. Baktığımda esmer, sipsiyah saçlı ve sipsiyah gözlerle bana bakan bir kadın gördüm. Büyüleyiciydi doğrusu. Siması bana tanıdık gelmişti.

"Furkan? Beni tanıdın mı?" diye sordu. Kadına daha dikkatli baktım ve tanımaya çalıştım.

"Kusura bakma. Tanıyamadım," dedim.

"Esila, üniversiteden," dedi.

"Sen ciddi misin?" deyip bir süre inceledim onu. "Ne kadar değişmişsin be? Lan sen ne ara bu kadar güzelleştin. Benden başka kimse takılmıyordu seninle," dedim.

"Bizde kendimize göre bir şeyler yaptık işte. Her sabah buraya geliyorum ben, seni görünce hemen tanıdım, bir hal hatır sormak istedim."

"Vay, iyi yapmışsın. Yalnız harbiden çok değişmişsin."

Güldü, "Sen ne yaptın üniversiteden sonra?"

"Babamın şirketine girdim çalışıyorum orada işte."

"Aşk hayatı falan? Var mı bişeyler?"

"Evet, evlendim. Sen? "

"Ben bekarım hâlâ. İş güçten koca aramaya fırsat olmuyor ki," dedi. Gülümsemekle yetindim.

"Telefon numaranı versene, silinmişti bende. Arada sırada buluşuruz. Eşinide getirirsin görmüş olurum," diye sordu.

"Güzel olur," dedim ve numarayı verdim.

"Güzelim, benim eve gitmem lazım, malum eşimin şu aralar nörönları eksik. Yalnız bırakmamalıyım," dedim.

"AA! Ne oldu?"

"Anlatsam inanmazsın," dedim.

"Anlat anlat iki dakika, ne zamandır evlisiniz?"

"Bir yıl olucak işte," dedim.

KORKAK | TAMAMLANDIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin