KORKAK | TAMAMLANDI

-43-

Uzun bir aradan sonra uyandım. Öyle ki bu şekilde oturmaktan sırtım ağrıyordu. Hava kararmıştı. Oturduğum yerden sırtımın ağrısından kalkamadım. Belim çok pis ağrıyordu. O an nedense aklıma birden İlayda geldi. İlayda'yı özlediğimi fark ettim. Şimdi burada olsaydı belki güzel bir masajla ağrılarım dinebilirdi. Güç bela yerimden kalktım ve belimi tuta tuta odamdan çıktım. Tolga Abi'min odasına varıp eve gideceğimi söyledim. O da benimle gelmek istedi. Beraber dışarıya çıktık ve arabaya yerleştik. Belim ağrıdığı için direksiyonu Abime bırakmıştım. Kısa bir sürede eve varınca Tolga Abi'mden destek alarak yürümeye çalıştım. Artık içeri girince direkt olarak odama çıktım. Üstümü çıkarttım ve yarı çıplak vaziyette yatağıma oturdum. Komodinin üzerinden krem aldım ve sırtıma sürmeye çalıştım. Çok zorlanıyordum sürmeye çalışırken. Sırtımı ovalarken biri elimi tuttu ve durdurdu beni. Kafamı yarı çevirince İlayda olduğunu gördüm. Kremi eline sürdükten sonra sırtımı sıvazlamaya başladı. Kendimi o an çok rahat ve şaşırmış hissediyordum. Geldi diye sevineyim derken birden yok olduğunu gördüm. İkinci kez şaşırdım. "Hassiktir," diyerek kendi kendime sırtımı ovalamaya devam ettim. Bu hayallerin ardı arkası kesilmiyor ve bu durumdan çok rahatsızım. Bunların bana neyi ifade ettiğinden en ufak bir fikrim bile yok. Derken telefonum çaldı. Arayan tanımadığım bir numara idi. Telefonu açtım;

"Alo,"

"Furkan, İlayda ben," dedi. Arayan O'ydu.

"Efendim İlayda,"

"Ben sana bir şey için haber verecektim o yüzden aradım,"

"Ne haberi,"

"Ben bugün de Burak'larda kalacağım,"

"Biliyorum zaten. Bunun için aramana gerek yoktu,"

"Öküz, sırf onun için aramadım herhalde. Yarın pazar ya, ben, Tolga, Ece ve Burak bara gideceğiz,"

"Banane, nereye gidiyorsanız gidin,"

"Öküzlük yapma hemen, gelmek istiyor musun istemiyor musun?"

"Sana daha önce gelmek istemediğimi söylemiştim. Davetin için teşekkür ederim,"

"Sen bilirsin, ama sana söyleyeyim çok şey kaçırırsın," dedi. Bu sözü üzerine biraz düşündüm ve;

"Neyi? Sen ile Darlingin mutluluğunu mu?"

"Ne? Ne saçmalıyorsun sen Furkan?,"

"Yok bir şey. İzninle uyumak istiyorum, yarın yapacak işlerim var,"

"Zıbar," dedi ve biraz bekledi. Ardından, "Ama çok eğleneceğiz ya neden gelmiyorsun? Karoke falan yapacağız,"

"İlayda, benim hey heylerim gelmek üzere zorlama beni. İstemiyorum dediysem istemiyorum, "

"İnşallah evde yalnızlıktan ölürsün,"

"Hadi ordan, ben eve kız çağıracağım, beraber takılacağız, " dedim.

"Ne bok yerseniz yiyin," diyerek telefonu kapattı. Anlaşılan bu sözüme sinirlenmişti. Kıskandı mı acaba? Yok canım daha neler! Sanırım beni aradığı numara Darling Bey'indi. Merak ettim ve numarasını kaydettim. İsmini "Saftiriğin Darling'i" koydum. Doğru numara olduğundan emin olmak için WhatsApp'ta profiline baktım. Gördüğüm kişi Burak'tı ama profilinin yanında bir de İlayda vardı. Böyle bir yakınlaşma yok ya! Elleri birbirinin beline dolaşmış ya, artık hiçbir şey demiyorum.
Telefonumu sinirle odamdaki kanepeye fırlattım ve yatağıma uzandım. Sağa sola döne döne bir şekilde uyudum.