Sabah saat 9' da kalktım. İlk kez düzenli bir saatte kalkmıştım. Uykumu çok rahat almıştım. Yatak çok rahattı. Benim kendi yatağım taş gibi. Bu yatak oteldeki yataklardan bile daha iyiydi.
Üstümü değiştirmeden yine tayt ve Furkanin tişörtü ile kalktım. Odadan çıkınca hickimsenin olmadığını gördüm. Ama sanırım mutfakta birisi vardı. Nazenin Abla olabildi.
Mutfağa doğru gittim. Tam tahmin ettiğim gibi bir kadın vardı. Kadın beni görünce korkudan canı çıkacaktı.
"Kızım sen kimsin?"
"Furkanin arkadaşı. "
"Furkanin kız arkadaşı mı var?"
"Aslında arkadaş falan değiliz. O benim başımın belası. "
"Ne işin var burada?"
"Dün dışarda kalmıştım. Yardım etti. "
"Sen nerde yattın. ?"
"Onun odasında. "
"Tövbe estağfurullah. "
"Ya o babasının odasında yattı. Düşündüğünüz gibi bir şey yok ayrı yattık."
"Ha iyi."
"Nazenin Abla siz misiniz? "
"Evet. Nerden biliyorsun.?"
"Furkan bahsetti. Yardım edeyim mi?"
"Gerek yok. Ben hallederim."
Ben banyoya gidip elimi yüzümü yıkadım. Ben çıktıktan sonra Furkan geldi. Hicbirsey yapmadan elini yüzünü yıkadı ve mutfağa girdi. Bende mutfağa girip kahvaltı yaptım.
Daha sonra büyük salona Furkanin yanına gittim. Çantamı almıştım.
"Furkan, ben gidicem. "
"Tamam. Git."
"Yolu bilmiyorum deli."
"Seni bırakmamı mı istiyorsun?"
"Istemiyorum. Götüreceksin. Tıpkı getirdiğin gibi."
"Birincisi emrivakileri sevmem. Böyle konuşursan hiç götürmem. İkincisi seni buraya ben zorla getirmedim."
"Sonuç olarak beni bırakacak misin?"
"Ayh tamam. İn kapının önüne. Anahtarları alıp geliyorum."
Ben kapının önüne çıkıp onu bekledim. Kısa bir süre içinde gelince takım elbise giydiğini fark ettim. Arabaya yerleştik ve eve doğru yol aldık.
Yolda iken "Neden takım elbise giydin?" diye sormadan edemedim."Seni evine bıraktıktan sonra babamın yanına uğrayacağım. İsim var."
"Ne işi?"
"Seni ilgilendirmez."
Cevap vermedim. Haklıydı. Banane. Eve varınca "Bir daha görüşmemek dileğiyle." dedi ve basıp gitti. Ben kapının önünde dikiliyordum. Zile bastım ve kapıyı karı açtı. Saçımdan tuttuğu gibi beni içeri fırlattı.
"Nerdesin sen bu saate kadar salak?"
"Elinin köründeydim var mı? "
"Var. Mutfakta iş var. Sabahtan beri seni bekliyorum. Git şu mutfağı temizle ben de az rahat edeyim. "
"Camış. "
Önce odama uğradım. Çantamı bıraktım. Furkanin tişörtünü çıkartıp üstüme kendi tişortlerimden birini giydim. Taytı çıkartıp kot pantolon da giyindim mi tam oldu.
Furkanin tişörtünü kendi dolabıma koydum. Çünkü parfümü mükemmeldi. Belki diğer kıyafetlerim de o parfümden kokar diye düşündüm.
En sonunda mutfağa gittim. Kollarımı sivazlayıp eldiven taktım. Bulaşıkları yıkayacağım ve yerleri sileceğim. Yeni işim için ön hazırlıklar yaptım. Yeni işimize hafta başı başlayacağız. Tam olarak iki gün vardı.
Mutfak işlerini bitirdikten sonra salona geçip kendimi koltuğa attım gözlerimi kapattım ama uyumadım. Yüzüme sert bir darbe alınca gözlerimi açtım.
"Ne diye oturdun hemen git bizim odayı da temizle." Vuran kariydi. Terlikle vurmuştu yüzüme.
"Onu da kendin yap. En zor işi ben yaptım zaten. Yoruldum. Eğer ısrar edersen babama söylerim. "
Hicbirsey demedi ve gitti. Aa bugün Ece ile yeni işimiz için gidecektik. Önce Eceyi aradım hazırlanması için. Ben hemen odama koştum ve çekmeceden adresi aldım. Çantamı da koluma taktım.
Kapıda Eceyi bekledim. Gelince taksi tutup temizlik yapacağımız eve doğru gittik. Varınca evin ne kadar büyük olduğunu gördüm. İki katliydi. Kapıdaki görevliye iş için geldiğimizi söyleyince içeri aldı bizi.
Eve girip içerideki hizmetliye Erhan denen adamı sorduk. Oturup beklememiz söyledi. Birkaç dakika sonra Erhan denen adam gelince önce el sıkıştık.
"Hoş geldiniz yeni temizlikçiler siz misiniz.?"
Ece "Evet. Daha fazla detay almak için geldik. "
"Aslında siz gelene kadar ben yeni temizlikciler buldum. Ama mutfak bölümünde eksikler var. Sizi o ise nakledelim. Aynı maaşı alacaksınız. "
"Tamam. "
"Saatlerimiz sabah 9 ile akşam 8 arası. İsterseniz şimdi gidip mutfağa bakın dolapta yapıştırılmış olan bir kağıt var. Orda hangi gün hangi yemeği yiyeceğimiz var. Onlara uyarak yemek yapacaksınız. Yani biriniz yemek yaparken biriniz temizlik yapacaksınız."
"İlayda yemek yapar ben de temizlik. Ben yemek işinden pek anlamam."
"Peki. Mutfağa gidin ordaki hizmetli size her şeyi anlatacaktır."
Biz mutfağa gidip görüntüsünü iyice hafızamiza kazıdıktan sonra evden çıktık.
Aslında bir düşündüm de bence mutfak işi temizlemekten daha iyidir. Temizlik yaparken eğilip her tarafı silmek veya orası toz olacak burası toz alacak diye tedirgin olmaktan veyahut ev zaten kocaman temizlemek daha uzun sürer.
Ece eve gidene dek işin ne kadar iyi olduğundan bahsedip durdu. Resmen kafam şişti. Alt tarafı yüksek maaşlı bir iş bulmuştuk. Daha doğrusu babamın karısı bulmuştu.
Eceyi eve bıraktıktan sonra kendi evime doğru yol aldım. Yürürken arkamda yine birinin beni takip ettiği hissine kapıldım. Ama kimse yoktu. Henüz öğlen olduğu için pek korkmamıstim ama yine de içim rahat olmuyordu.
Hızımı bir tık daha arttırıp yürümeye devam ettim. Ama gerçekten birisi beni takip ediyor. Kim bu kim? Neden arkamı dönünce kimseyi göremiyorum? Ne kadar takip edildiğimin hissine kapılsam da arkama bakmadan eve kadar gitmeyi başardım.
Kendimi odama kapatıp sıkılmaya başladım. Normalde şimdi kafede olurdum. Ama bitti o iş. İki güne kadar böyle evde sıkıntıdan patlayacaktim anlaşılan. Karıdan ne güzel uzaktayım huzurluydim. Yine sarıldı başıma iş yap diye. Şu iki gün biraz dinlenmek istiyorum. Umarım istediğim gibi rahat olabilirim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KORKAK | TAMAMLANDI
RomanceHem romantizm hem eğlence okumak istiyor iseniz doğru yerdesiniz. İYİ OKUMALAR.... Kapak Tasarımı : Enabel