105.BÖLÜM

2.8K 128 73
                                    



Herkese iyi okumalar, sizleri seviyorum!


* Bölüm düzenlenmiştir!




Gün sakindi. Soluk ışık bulutlara karışmış etrafa saçılmaya başlamıştı. Ağaçlar yapraklarını daha da serbest bırakmış, sallanmasına müsade etmişti. Bulutlar iç içe yayılmıştı. Evren düzeninde devam ediyor, çark dönüyordu.

Bulunduğumuz organizma her gün değişerek, gelişerek büyüyordu. Büyüyorlardı. Fazlasıyla değişerek, gelişerek... Doğamızda olan bir durumdu bu. Normaldi. Herkes her gün değişiyordu. Biz farkında olmadan milyonlarca hücremiz yenileniyordu, beynimiz düşünce alanları içinde gidip geliyordu. Ya yokluğun içinde bir varlık oluyorduk, ya da varlığın içinde bir yokluk. Böyle dizayn edilmişti. Bildiğimiz doğru yanlış, yanlış bildiğimiz doğruydu belki de. Herkes bir amaç uğruna gelmişti dünyaya, doğduğunda ölümünü gördüğü için ağlamaya başlamıştı. Yedi saniye gözlerinden geçmişti. Temiz geldiği düşünülür, saf olduğu söylenir. Öyle miydi? Gözlerimizi ilk açtığımız az safmıydık ? Temiz miydik? Hafızamın almadığı bir döneme doğru veya yanlış demek fazlasıyla büyük anlamlar taşıyordu.

Ama evrendeydik, aklın idrak edemediği bir sonsuzlukta süzülüyorduk. Her an her şey değişmeye müsaitti, her şey tepetaklak olabilirdi. Yok olabilirdik. Bizim içinde bulunduğumuz üçüncü boyut, dördüncü boyuttan varlıklara aniden devredilebilirdi. Güneş patlayabilirdi. Dünya anında yok olabilirdi. Her şey ters gidebilir, karanlıkta kalabilirdi. İşte tüm bu ihtimaller ile:

Çark dönmeye devam etti! Belki de yeni başladı, ama devam etti...

~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~

Gün her zamanki gibi başlamıştı. Zeynep de Kerem ile birlikte uyanmış onun kıyafetlerini çıkarmıştı. O banyodan çıkıp geldiğinde karısının yanağına sıcak bir öpücük bırakmıştı. Zeynep üzerine sabahlığını geçip ona karşılık vermiş ve o da lavaboya girip işlerini halledip geri gelmişti. Bu sırada Kerem üzerini giyinmişti. Her zamanki gibi sert takımı sert vücuduna güzelce oturmuş kas boğumlarını belli ediyordu. Hemen ona varıp parmaklarını gömleğinin düğmesine yerleştirmişti. "Dün konuştuğunuz şu olay yüzünden gerilme olur mu? Sakin ol. Belki de böylesi daha iyi olacak."

Dün dediği şey yeni gelecek ortaklar içindi. Kerem derin bir nefes alarak başını yavaşça sallamış ve kollarını beline sarmış kendine çekmişti karısını. "Sen bunları kafana takmıyorsun güzelim. Önemli bir şey değil, ben onaylamadıkça olmayacaktı zaten. Bugün halledeceğim ben. Sen kendine ve oğlumuza iyi bak." Kerem ona göz kırptığında Zeynep içi daha rahat bir biçimde gülümseyip başını sallamış ve diğer elini yanağına yerleştirmişti. "Sende merak etme, aklın bizde kalmasın."

Kerem ona uzanıp öptüğünde Zeynep hemen karşılık vermişti kocasına. Diğer eli de yüzünü kavrayıp iyice kendine kilitlemişti. Kerem Duyguyu okula bırakacaktı. Ve Nurgül onu kaldırmış hazırlamıştı. Daha uyumak istese de zorunlu olarak rahat yatağından kalkmıştı. Babasını gördüğünde ise hemen kucağına gitmişti. En azından bu durumdan memnundu. Zeynep ikisini öpüp yolculamıştı. Ardından kapıyı kapatıp yapması gerekenlere doğru yönlenmişti.

*******************

Her zaman dikkat çeken bir adam olmuştu Kerem. 18 yaşında da, 25 yaşında da, 30 yaşında da... Bakışlarıyla, duruşuyla, güçlü haliyle, sportif vücudu ile, sert mizacı ile. Her haliyle kadınları kendine çekmiş, erkekleri ise savunmasız bırakmıştı. Evet, isteyip de elde edemediği bir kadın olmamıştı. Zaten kimse onu uğraştırmamıştı. Kadınları aşağılayan bir tavır sergilememişti. Eğer bir birliktelik yaşadıysa sessizce ayrılmıştı yanından. Ona yanaşana istediğini vermiş, aşağılamamıştı. Bunu yapmamıştı. İsteyenle istediği zaman, zaman geçirebiliyordu.  Kimseyi sevmemiş, buz tutan kalbinin erimesine izin vermişti. Öyle birisi olmamıştı. Buz kalbini kenara koyup her türlü olaya öyle giriyordu.

YENİ BİR HAYAT (TAMAMLANDI)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin