Merhaba arkadaşlar, nasılsınız? Umarım çok çok iyisinizdir.Yorumları bekliyorum canlarım, hepinize iyi okumalar dilerim beğenirsiniz!
"Ne diyorsun hayatım? Sence de aralarında belli olan bir çekim yok mu? Yasemin anlatırken Ali nasıl da dikkat kesilip dinliyordu."
Kerem üzerini çıkartıp altına eşofmanını giyerken hala tereddüt eden bir biçimdeydi. "Bilmiyorum güzelim, sanırım biraz daha zamana ihtiyaçları var. Ya da her neyse işte... Asıl ben sana bir şey soracağım..."
Zeynep oğlunu uyutup beşine koydu ve ardından yatağın üzerine oturdu. Bir bacağını diğer bacağının altına alırken kocasını izliyordu. "Sor bakalım?"
Kerem her zamanki gibi üzerine bir şey giyinmeden yatağa ilerledi ve ağır bedenin yatağın ortasına, karısının tam önüne bıraktı. Dirseklerini yatağa yaslayarak sırt üstü yukarıda durdu ve karısına baktı. "Duygu'nun üniversite eğitiminde yurt dışında olması durumunu konuşmuştuk ya, sanırım ben bu düşünceden tamamen vazgeçtim."
Zeynep kaşlarını hafifçe çatarken nedenini anlamak istedi. "Nereden çıktı bu şimdi?"
Kerem başını geriye atarken yüzünü buruşturdu. "Piçin teki kızımın peşine takılacak, aklını karıştıracak... Neresi olursa olsun biliyorum orayı, şu an da dahi düşününce..."
Zeynep devam etmesine izin vermeden hafifçe kızarak karşıladı. "Kerem! Hayatım kızımız daha çok küçük, o yaşa gelmesine yıllar var. Lütfen şimdiden bu tarz şeyleri düşünme, ayrıca biraz geniş düşünür müsün lütfen! Elbette erkek arkadaşları olacak kızımızın, her alanda deneyecek yanılacak..."
Bu kez başını hemen doğrultup lafa giren ise bu düşünceye katlanamayan Kerem olmuştu. "Bu konuda geniş düşünemiyorum güzelim! Düşünmeye kalkınca konu fazla genişliyor, içinden çıkamıyorum. Hem biliyorum diyorum oradakiler piçin..."
Zeynep onun yükselen tansiyonu ve odadaki bebeğinin varlığı ile hemen elini dudaklarının üzerine kapattı. "Odada yalnız değiliz, unutma lütfen!"
Kerem'in gözü hemen beşiğinde uyuyan oğluna dönerken içi yumuşadı. Zeynep ise devam etti. "Ve şimdiden bunları düşünmeyi bırakalım, zamanı geldiğinde her şeyi yaşayacağız nasıl olsa."
Kerem hemen tek kolunun üzerine yükünü vererek diğer eli ile karısının elini tutup öptü. "Kendimi durduramıyorum bazen, biliyorsun... Hem bunca beni zorlayan düşüncenin ardından gevşemem için belki biraz masaj yapmak istersin bana... Daha kızımın yanına gideceğim."
Zeynep'in dudaklarına o güzel tebessümü yerleşirken kıyamayarak ellerini kocasının göğsüne götürdü ve şefkatle konuştu. "Tabii ki isterim, hadi dön arkanı."
Kerem ona gülümseyip uzandı ve derin bir öpücük bıraktı dudaklarına. Ardından hemen ağrıyan bedenini yatakta yüz üstü çevirdi. Zeynep ise pozisyonunu değiştirdikten sonra ellerini kocasının gerilmiş olan omuzlarına yerleştirdi. Kerem bu sürenin içinde gözlerini kapatıp kendini rahatlamaya bıraktı...
Zeynep kocasının omuzuna, beline öpücük bıraktıktan sonra ellerini bedeninden ayırmadan kendisine dönmesini bekledi. Kerem ona yüzündeki rahatlayan ifade ile döndüğünde onun kendisini çekmesi ile gülerek kolları arasına uzandı. Kerem karısını sıkı sıkı sararken gözlerine aşkla baktı, dudaklarını burnunun ucunu öptü. Karısını her an daha çok özlüyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
YENİ BİR HAYAT (TAMAMLANDI)
FanficKendi hayatını kızının üzerine adamış bir kadın... Hayatındaki en büyük şans olan o adam... Adam bir bataklıktı. Her gün farkında olmadan o bataklıkta bir hazine aradı! Hazine mucizelere gebeydi!