44

3.4K 247 223
                                    

🌌

Bucky Barnes, düşüncelerinin mantıksızlığını anlayıp sevdiği kadını böylesine saçma bir düşünce doğrultusunda üzmeye hâkkı olmadı kanısına vararak özür dilemiş ve onu sıkıca kucaklayarak her şeyi düzelteceğine dair söz vermişti. Tabii bu hareketi Leda'nın öfkesinden kurtulmasına pek yardımcı olmamıştı çünkü gitmekten bahsetmesi kadını derinden etkilemişti. Bundan dolayı fazlasıyla pişmandı. Yine de zihninin derinliklerinde hâlâ Leda'yı hâk etmediğini ve onların iyiliği için uzaklaşması gerektiğini düşünüyordu. Tanrı biliyor ya; Bucky de şu an berbat hâldeydi. Aslında Avengers kulesinde bulunan her üye berbat hâldeydi ve tüm bunlara sebep olan orospu çocuğunun kimliğini bulmak için John Kebsan'ın bağlandığı Proje 66D6'nın yanında duruyorlardı.

"Bu belgelere bakılır ise..." diyen Vision, Bucky'nin bulduğu dosyaları masaya geri bırakırken Leda'nın yanında duran Wanda'nın arkasına ilerledi. "Yaklaşık altı senelik bir çalışma içerisinde olduklarını söyleyebilirim."

"Hangi orospu çocuğu bizim için bu kadar hazırlık yapar ki?" diye çıkıştı, Clint.

"Son olanlardan sonra bu hazırlığın bizim için olmadığını anlamalıydın." dedi, Wanda. "Hepsi Leda için."

"Elbette, hepsi benim için." İcatının kendisine sunduğu komplike, Riemann hipotezi ile ilgili, bulmacayı cevaplanırmakta olan Leda stres atmak adına alaycı tavrını kuşandı. "Başrolü kimseye kaptırmam. Hem Leda Stark'a karşı savaşmak daha havalı. İnsanların özgeçmişini renklendiriyorum. Bana karşı savaştıklarını söyleyerek böbürleniyorlardır."

Ekip Leda'nın ne yaptığını anlayarak sessiz kalırken Bucky huzursuzca kıpırdanıyordu çünkü onun duygularını gizleme çabasından memnun değildi. Duygularını gizlemesinin, bazı şeyleri içine atmasının sonu hiçbir zaman iyi bitmemişti. Hele de bulunduğu durumda bu fazlasıyla risk almasına sebep oluyordu fakat Bucky bunu şimdi dile getiremezdi. Gün içinde yaşanan onca şeyden ve üzerinden elli iki dakika geçen tartışmalarının ardından bu konuyu Leda'ya açma cesaretini gösteremiyordu.

"Herneyse, makine hazır."

Diyerek Proje 66D6'dan uzaklaşarak çalışma masasına ilerledi. Yaklaşık bir ay önce Dummy'nin parçalarını yenilemişti ve eski parçalar hâlâ buradaydı. Tony kaldırmamıştı, Leda ise Avengers kulesindeki çalışma katında çalışmak yerine Stark kulesini tercih ettiği için dikkat etmemişti. İçlerinden birini alıp kalçalarını masaya yasladı. Aslında şu an John Kebsan'ın söyleyecekleri umrunda bile değildi. Odasına gidip uyumak ve uzun süre uyanmamak istiyordu. Zaten bu adamın sadece bir aracı olduğunu, büyük ihtimalle işin arkasındaki asıl orospu çocuğunu tanımadığını düşünüyordu. Yine de elle tutulur birkaç bilgiye ulaşma umuduyla aldığı parçayı adama fırlattı.

Başına isabet eden demir parçasıyla sıçrayan John Kebsan korkuyla etrafına baktı. Bağlı olduğunu fark ederken göz göze geldiği ilk kişi Leda olmuştu.

"Güneş doğdu. Kuşların ötme vakti. Seni dinliyoruz."

"Siz- Ne? Neredeyim ben?"

"Kanalların gün ortasında ekrana koyacak program bulamadıkları için oynatmak zorunda kaldıkları klişe pembe dizilerdeki işlevsiz karakter repliğini canlandırdığın için teşekkür ederim. Umarım makineyi çalıştırdığımda da aynı rezilliği tekrarlamazsın."

"Benden hiçbir şey öğrenemezsiniz." Kendisine biraz olsun gelen Kebsan bağlı olan kollarını çekiştirip oturuşunu düzeltti. "Asla konuşmam."

Gözlerini sıkıldığından dolayı deviren Leda, Friday'e makineyi çalıştırması için emir verdiğinde John Kebsan'ın yüz ifadesi dondu ve bir robot kadar duygusuz bir görüşüne büründü.

Barnes | My Precious Gem 🌌Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin