Barnes | My Precious Gem 🌌

57

🌌

[56. bölümden bir ay sonra]

"Benim düğünüm daha güzeldi."

Başını yukarı kaldırarak tanrıdan sabır dileyen Peter Parker-Stark bir saniye olsun susmak nedir bilmeyen Deadpool kostümünün üzerine takım elbise giymiş arkadaşına döndü.

"Sen evlenmedin ki, Wade."

"Elbette evlendim! True Believers: The Wedding Of Deadpool Vol.11 sayısında. Tüm Marvel evreni oradaydı. Sen de öyle, örümceğim. İlk sıralardaydın."

"Böyle bir şey olmadı."

"Aah." Hülyalı bir sesle inleyen Wade, Peter'ın anlam veremediği bir yere el salladı. "Keşke onu çizgi romanlarda ve animasyonlarda olduğu gibi dördüncü duvarı yıkmış şekilde yazsaydın. Eğlenceli olurdu. Hatta şurada SpideyPool tartışması yaparak kelime sayısını arttırırdık. Ya da- bir dakika, burada senin sözün geçtiğine göre beni eski hâlime çevirebilirsin. Ne yakışıklı bir adamdım var ya. Filmi izlemişsindir zaten. Bir el atsan?"

"Kiminle konuşuyorsun?"

"Hareket çekmen hiç hoş değil." El salladığı yere bu sefer orta parmağını kaldıran Wade omuz silkti. "Kiminle konuştuğumu söylesem bile anlamayacaksın, örümceğim. Boşver. Önemsiz biri."

Laf söyleyerek zafer kazandığını sanan Wade takım elbisesinin papyonunu düzeltirken karşısına çıkan duvara sertçe çarpıp yeri boyladı.

"Ağh-ıh. Buraya analı bacılı bir küfür yakışırdı ama karşıyız." Başını tutarak ayaklanırken sızlanmayı sürdürüyor. "Ayrıca bu centilmenlik dışı, görmek istemediğimiz hareketler."

"Bu kadar saçmalık yeter. Bucky'nin yanına gitmeliyiz."

Bucky'nin yanına gidecek olmak kendisini keyiflendirmiş gibi garip bir ses tonuyla güldü. Önünde duvar olmadığına emin olarak hızlanırken yine aynı yere bakıyordu.

"Herifin ikinci adını da yanlış yazmıştın, değil mi?" Abartılı şekilde alkışladı. "Buchanan'ı nasıl Buckhanan olarak yazabildiğini anlamıyorum. Hepsini şimdi düzeltmiş olsanda eski okuyucular unutur mu sandın?!"

Wade, psikoloğa görünmesiyle ilgili tavsiye veren Peter'ı umursamadan konuşmaya devam ediyordu ama en az onun kadar çok konuşan biri daha vardı.

"Milyonlarca yıl önce dünyaya düşmüş Vibranium'dan güçlü bir elementin laboratuvar ortamında yaratılması mantıklı değil! Biri meteor olarak uzaydan düştü ama diğeri insanlar tarafından birleşim olarak bulundu. S-"

"İnsanlar, diye kast ettiğin kişiler biziz. İki Stark!" Görüş açısını kısıtlayan altın sarısı tutamı kulağının arkasına itti. "Hem Wakanda'ya geldiğim zaman bunu uzun uzun tartıştık. Yenilgiyi kabul et, bebeğim."

"Bast aşkına-"

"Tanrı aşkına, birazdan evlilik töreni başlayacak ve sizin tartıştığınız konuya bakın!"

Wanda'nın sızlanmasıyla birbirlerine bakan Leda ve Shuri omuz silkti. Bilim insanlarının her daim tartışmak için zamanı olur, mekânın hiçbir önemi yok. Leda bu gerçeği onunla paylaşmak için dudaklarını araladı ancak Laura Barton karşısına dikilip ayağa kalkmasını rica ettiğinde dakikalar önce rahatsız olduğundan dolayı sildiği rujun dokusuyla kurumuş dudaklarını kapatmak zorunda kaldı.

Laura, Leda'yı kendi etrafında döndürüp memnun kaldığını belli eden bir gülümsemeyle genç kadının kollarını sıvazlayarak karnının gelinlik içerisinde belli olmadığını söyledi. Bu ayrıntı Leda'nın açısından önem taşımıyordu. Zaten karnının belli olup olmaması bir şeyi değiştirir miydi?